dün saat akşam 10 civarında ümraniye'de silahlı saldırıya uğramıştır. kendisi ağır yaralı olarak çapa tıp fakültesi'nde tedavi ediliyor, olay sırasında yanındao lan hayri ersoy (turkuaz dış ticaret'in ceo'su) vefat etmiştir.
yazarı fakir baykurt olan kitap. zaten bir köyden yetisme olan fakir baykurt, bu kitapta yine köy romancılığını dile getiriyor.
ha ayrıca, okuldaki edebiyat dersinde zorla istenilen kitap. özellikle hapoli* daha bi ısrarla isteniyo. "hocacığım, yok işte kitap, büttüüüüüüün istanbul'u aradım taradım yok" deseniz de yemiyorlar.
evil's i yes to find a shore,
a beach that doesn't quiver anymore,
where we can crush some plants to paint my walls,
and i won't try to fight in the weekend wars
was i? i was to lazy to bathe
or paint or write or try to make a change.
now i can shoot a gun to kill my lunch
and i don't have to love or think too much
instant battle plans written on the sidewalk
mental mystics in a twisted metal car
tried to amplify the sound of light and love
christ is cursed of faders and maders
might even take a knife to split a hair
or even scare the children off my lawn
giving us time to make the makeshift bombs
every mess invested was a score
we couldn't use computers anymore
it's difficult to win unless you're bored,
and you might have to plan for the weekend wars
try to break my heart i'll drive to arizona.
it might take 100 years to grow an arm
i'll sit and listen to the sound of sand and cold
twisted diamond heart, i'm the weekend warrior
my predictions are the only things i have
i can amplify the sound and light and love
i'm a curse and i'm a sound,
when i open up my mouth,
there's a reason i don't win,
i don't know how to begin
harper collins, bir yayıncılık şirketi olan "News Corporation"a ait bir yayınevidir. kitapları ülkemizde nadir bulunur. kökü, 1819'da william collins tarafından kurulmasına dayanır.
--spoiler--
ABD'de internetten müzik dosyası indirdiği ve paylaştığı için telif hakları yasasını ihlal ettiğine karar verilen bir üniversite öğrencisi, 4 plak şirketine 675 bin dolar ödemeye mahkum edildi
--spoiler--
dün balık seçmeye giderken yemek yemekten vazgeçirendir. böyle kutulu bi şeyde servis edilir filan. hele kollarının tadına doyulmazmış. TABi ÖNCE TADINA BAKMA CESARETi LAZIM.
Ölümlülerin sıkıcı hayatından gına getiren sevgili dostlarımız! işte karşınızda abartılı, sonsuz, harika, leziz, ölümüne komedi, yüksek, genç ve aşık bir terane!
Vampir olmak, Jody'nin seçimi değildir. Fakat ara sokaktaki bir çöp konteynerinin altında, yanık bir el, ağrıyan bir boyun, insanüstü bir güç ve Nosferatu'ya özgü bir susuzlukla uyandığında, anlar ki, karar çoktan verilmiştir.
Sabah dokuz-akşam beş tarzı bir yaşamdan gecenin sinsi sonsuzluğuna yapacağı geçiş hiç kolay olmayacaktır. Fakat işte tam da bu noktada, C. Thomas Flood (dostlar arasında, Tommy) devreye girer. Yazar olmak isteyen Indiana'lı Tommy, San Francisco'daki bir süpermarkette, gece vardiyasında çalışıp hindi-bowlingi oynamakta ve geleceğin Kerouac'ı olacağı anı beklemektedir. Derken, güzeller güzeli, ölümsüz bir kızıl afet kapıdan içeri girer.
Ve Tommy'nin hayatını -sonraki hayatını da– genç adamın hayal bile edemeyeceği bir şekilde değiştirmek üzere işe koyulur.
--spoiler--
It gets harder every day, but I can't seem to shake the pain
i'm trying to find the words to say, please say
it's written all over my face, I can't
Function the same when you're not here
i'm calling your name and no one's there
And I hope one day you'll see nobody has it easy,
I still can't believe you found somebody knew
But I wish you the best, I guess.
'cause everybody knows, that nobody really knows
How to make it work, or how to ease the hurt
we've heard it all before, that everybody knows
How to make it right, I wish we gave it one more try
One more try
One more try
'Cause everybody knows, but nobody really knows
I don't care what the people say
They brought it all in anyway
Baby don't fill up your head with he-said, she-said
It seems like you just don't know
The radio?s on, you tuning me out,
i'm trying to speak, you're turning me down
And I hope one day you'll see nobody has it easy,
I still can't believe you found somebody knew
But I wish you the best, I guess.
'cause everybody knows, that nobody really knows
How to make it work, or how to ease the hurt
we've heard it all before, that everybody knows
How to make it right, I wish we gave it one more try
One more try
One more try
One more try
'cause everybody knows, but nobody really knows
Oh I wish you?d understand
Oh, just an ordinary man
Listen we?d have known
Everybody knows, but nobody really knows
And I know one day you'll see, nobody has it easy
I still can't believe you found somebody knew
I wish you the best, I guess.
'cause everybody knows, that nobody really knows
How to make it work, or how to ease the hurt
we've heard it all before, that everybody knows
How to make it right, I wish we gave it one more try
One more try
One more try
One more try
'cause everybody knows, but nobody really knows.
edit: eksileyen sıkı bi john legend düşmanı heralde. beni de john zannetti.
(ara: akıl fikir)
nestle nin ürettiği mineralli su şeysidir. kilo verdirici bir özelliğe sahipmiş. fiyatı ile * dudak uçuklattırmaya adaydır*. ilk içildiğinde kuyu suyu tadı vermesiyle önyargı oluşturmayınız, zamanla alışıyor insan*.
sozlerini tutamayan da olsa, umudumu yitirmeyecegim yazar kisisidir.
bir de toshiba'ya ettigi kufurlere eslik ettigimdir.
muge anlinin gozleri araba fari gibi, ben saba tumer'le iletiselim istiyorum. *
sözlükte başlığının henüz açılmadığını ögrünce dumurdan dumura koştuğum, mükemmel ötesi bir manchester orchestra parçası. sözlerini de yazayım, tam olsun:
when the dark flood came
we wrapped ourselves inside a dirty blanket
citing different opinions
on whether we should move
when the houses came
they ate up everyone like they were fishes
saying, "come on, come on
its the end of the world"
and then i saw your face
you're turning skin into a dirty secret
i watched the beauties, watched the fire
and the fire burn the beauty in their eyes
when i took the blame
we layed in ruins trying to quote your phrase
we're yelling, "someone's got the answers,
but i'd rather think there's nothing to be found"
if you knew i was dying would it change you?
so when you see me falling backwards down the wall that says i'm still alive,
don't be cautious when i'm cautiously approaching on the other side
everybody has their reasons, that's the reason we're all going to die
because if seeing is believing,
then believe that we have lost our eyes
when i fly solo, i fly so high
don't touch me now.
we all deserve something..
bir de oturup ağlanası şarkılar statüsündedir, bayrak sallayandır.
birçok telefon için nafile yapılan ancak kimi telefonlar için de sonucunda mutlu olunan olay. nadide telefonunuzun şarjı gerek mesaj beklerken, gerek müzik dinlerken bitebilir. bataryayı çıkarmayın, sim kartı gene hiç ellemeyin, işe yaramıyor. gideceksin, paşa paşa şarja takacaksın, kardeş. başka türlü açılmıyor..
