güzel bir tarihi film izleyeceğiz 13 martta. son zamanlarda böyle tarih filmi izlememiştim. sultan alparslan rolüne de (bkz: cengiz coşkun) efsane yakışmış.
Sadece perakende alanında değil, her sektörden her firmaya örnek olması gereken bir davranış. Normalde 100 liraya satılan bir şeyi black friday olayına 99 liraya almaktan daha hayırlı bir iş. OXXO olduğundan en azından daha kaliteli bir şey almış olursunuz.
Adam gibi adam be. Gençleri de sevindirdi ayaküstü. Zaten halkın içine ne zaman karışsa kesinlikle oraya bir mutluluk getiriyor adam. Bu yüzden nur akıyor diyorlar yüzünden.
Karalamayı seviyordur. Saygısı olsa bunu rahat rahat dile getirmez. Çünkü karşısındaki ülkesinin son başbakanı, bugüne kadar sürüyle sağlam işe imzasını bırakmış bir insan. Onun sayesinde bu ülke de refah düzeyi arttı. Seni düşünen birine saygın olsa sevmediğini dile getirmezsin.
YAVUZ SULTAN SELiM KÖPRÜSÜ
iZMiT KÖRFEZ GEÇiŞ KÖPRÜSÜ(OSMANGAZi KÖPRÜSÜ)
AVRASYA TÜNELi
BOLU DAĞI TÜNELi
MARMARAY
KONYA-ESKiŞEHiR YHT PROJESi
KONYA-KARAMAN HIZLI TREN PROJESi
BURSA-BiLECiK HIZLI TREN PROJESi
ANKARA-ESKiŞEHiR-iSTANBUL YHT PROJESi
ANKARA - iZMiR YHT PROJESi
DENiZCiLiK
2003 yılında 37 adet tersane varken, bu sayı 93'e çıkartıldı.
ben bu diziyi biriktirip biriktirip seyrediyodum, yedinci sezonun da ilk bikac bolumunu seyredip birakmistim biriktriyodum yine. simdi normalde 20 kusur bolum olacagi ilan edilen yedinci sezonun 13uncu bolumu ciktiktan sonra ben bi sure bekledim suphelenmeden, cunku iki veya uc haftada bir bolum yayinlamalari falan olmadik sey degildi.
ya kitap orijinalde fan fictionmis da karakterleri cakmaymis da bdsm'in b'sinden haberi yokmus da, ben onu bunu bilmem. aslinda guzel guzel alinir okunur erotik erotik, ama uslup kotu be. cok kotu haci. ikinci kitabin ortalarindan itibaren artik cumlelerin sonunu okumadan biliyodum yani. hatta olayin gidisatindan (ki hep ayni yere gidiyo) bi sonraki cumleyi kelimesi kelimesine tahmin edebiliyodum. habire habire adam kadinin sacini kulaginin arkasina atiyo, dudagini isirmasin diye cenesini elliyo gozleri ates saciyo yuzu karariyo sonra utangac utangac gulumsuyo ve habire habire bu uc bes sey uc bes sayfada bir tekrar ediyo oeeh dedim yav.
bunyemdeki cildirtici etkisinin haddi hesabi yok. ornegin su anda, tezimin bilimum uzun paragraflarinin icinde rastgele yerlere "underline this sentence if you really are reading, and write the total number of sentences such as this on the cover (eger gercekten okuyorsaniz bu cumlenin altini ciziniz ve bunun gibi cumlelerin toplam sayisini kapaga yaziniz)." yazmak istiyorum. yuksek lisans yapmayanlara sasirtici gelebilir bu durum, ama okumuyorlar tezi biliyor musunuz?
simdi londra ya, yagmurlu ya, ama aylardan da haziran ya, bir guzel baharlik kiyafetlerimi bavula yerlestirip ustume de ince bir yagmurluk cekerek ve kendimle akilli secimlerimden oturu gurur duyarak gittim ben bu sehre. sonra 9 gun boyunca gotum dondu, ayaklarim buz tuttu, burnumda sarkitlar olustu falan. hele o stonehenge'de, yemin ederim paltom eldivenim olsa neden var demezdim.
anlaşılan o ki türk soluna dair eleştirilerini özne belirterek yapması gerekiyormuş. mesela, türk solu tarihindeki kırk küsür parti, altmış küsür örgüt, iki yüz küsür derginin adını tek tek saymalı.
gazeteden de bu tür kişileri tanımak pek mümkün olmuyor. türkler olarak başka bir etnisite'nin herhangi bir talebini direkt "bölücülük" olarak algıladığımız için o kimliğini önceleyip siyaset yapanları da sadece "bölücü" olarak tanıyoruz. bu yüzden, mesela orhan doğan'la sırrı sakık arasında bir fark var mı, varsa nedir, hiç bilmiyorum.