kendi annemle yaşadığım ilişkiye benzer bir anne - evlat ilişkisini konu aldığı için beni derinden etkileyen film. tıpkı hubert gibi anlayışsız bir anne tarafından yetiştirildiğim için onun annesine karşı hissettiği kızgınlığı, nefret karışımı sevgiyi bende hissettim. bu yüzden benim için oldukça başarılı bir film.
--spoiler--
şüphesiz ki filmin en güzel repliği ise;
-bugün ölürsem ne yaparsın anne ?
+yarın ölürüm.
bu repliğe kadar hubert 'in annesine sövüp saydım ta ki ''yarın ölürüm'' repliğini duyduktan oğlunu çok seven ama ona yetemeyen bir anne olduğunu anladım.
--spoiler--
4. sezonu ilk üç sezon kadar güzel olmayan dizi.Sanki biraz sıkıcı gibi ama halen daha kendini izlettiriyor orası ayrı.
--spoiler--
Öncelikle 4. sezonun ilk hayal kırıklığı Fiona ve diğerlerinin Ian ' ı hiç arayıp sormamış olmaları birbirlerine bu kadar bağlı olan bir ailede Ian ' ın adının sadece bir kez geçmesi biraz garip olmuş. Açıkçası ben 4. sezonun ilk bölümünde tüm ailenin Ian 'ı arayacağını düşünmüştüm.
--spoiler--
Fragmanlarının kendisinden çok daha güzel olan dizi. Yemin ederim dizinin fragmanlarını izlerken hissettiğim heycanı diziyi izlerken hissetmiyorum. Keşke diziyi bir sezon yapıp senaryoyu adam akıllı yazsalarmış.
çocukluğumun kahramanı olan adam. ilkokul öğretmenim öyle bir anlatmıştı ki bana sırf onun gibi olmak adına arkadaşlarımla oyun oynamamak için kendimi zor tutar kitap okurdum.