1933 was a bad year
81 (hoş sohbet)
onuncu nesil silik 3 takipçi 29.60 ulupuan
entryleri
oylamalar
medya
takip

    bir insan niye ateist olur

    44.
  1. ''allah'ı göremediği için olabilir mi genç adam?'' diye cevaplanabilecek olan sorudur.
    1 ...
  2. acsi

    1.
  3. latince'de ''gibi'', ''sanki'' anlamlarına gelen kelime.
    0 ...
  4. allahsiz kitapsiz cahil kadin

    463.
  5. kendisiyle olan minik sohbetimizde bana güzel tavsiyelerde bulunmuş, iyi insan.
    0 ...
  6. zorla gidilen yerler

    24.
  7. ekmek almak için gidilen bakkal, fırın.
    0 ...
  8. cümlede ama varsa bir önceki yargının hükmü yoktur

    18.
  9. +beni seviyor musun?
    -hayır ama ayrılmayalım.
    +amadan öncesi önemsiz ne olsa aşkım *
    -evet hadi sevişelim.
    2 ...
  10. sözlük yazarlarının küfürleri

    12.
  11. ''5 sikten bir orospu çocuğu nasıl çıkarın cevabısın.'' uzun ama sağlam bir küfürdür.
    2 ...
  12. duymaktan nefret edilen sorular

    21.
  13. evi arayan babamın ''nerdesin?'' sorusu. her zaman yapar ve her zaman ''sence?'' derim.
    2 ...
  14. evlenmeden olmaz diyen erkek

    260.
  15. kızı etkilemek için böyle bir laf eden erkektir.
    2 ...
  16. çocukken olmak istenilen ve büyüyünce olunan

    104.
  17. çocukken: arkeolog.
    orta okul: tarihçi.
    lise: sosyolog.
    üniversite: sosyoloji bölümü terk.

    şimdi: vasıfsız eleman.

    hala arkeologları kıskanırım. her çocuk polis, doktor, öğretmen olmak isterken, sen ''arkeolog olacağım ben'' dersen böyle olur işte.
    1 ...
  18. jack london

    73.
  19. kitap yazarak çok para kazanan yazarların atasıdır. kitaplarını bu kadar sattıran da şüphesiz ki samimiyetidir. duygularını bu kadar iyi kağıda dökebilen başka bir yazar belki de gelmez. betimlediği bir duyguyu ilk önce kendi hissediyor, sonra kağıda döküyordur sanki. bu dediğimi anlamak için martin eden ve doğu yakasını okumak yeterli olacaktır.

    özellikle doğu yakasını yazabilmek için, fakirlerin arasına karışıp, onlar gibi yaşaması, bu adamın nasıl bir psikopat olduğunun göstergesidir.
    2 ...
  20. aleksandr sergeyevic puşkin

    39.
  21. rusların şinasisi gibi bir şeydir. dostoyevski'ye göre bir peygamberdir.
    1 ...
  22. nefi

    70.
  23. ''derdim nice bir sînede pinhân ederim ben
    bir âh ile bu âlemi vîrân ederim ben''

    demiş, beni benden almış büyük şair.
    3 ...
  24. içki hakkında ki en güzel yazı

    12.
  25. Benden Muhammet Mustafa' ya saygı ve selam:
    Deyin ki, hoş görünürse, bir şey soracak Hayyam:
    Neden Yüce Efendimizin buyruklarında
    Ekşi ayran helal da güzelim şarap haram?
    3 ...
  26. çay tiryakisi

    21.
  27. günde 3-4 litre içerek sahip olduğum ünvan. bardak sayısını siz düşünün artık.
    0 ...
  28. cübbeli ahmet vs yaşar nuri

    11.
  29. televizyonda görülüp görülebilecek en büyük islam bilgini cübbelidir. zeki de bir adam olduğu için bilgileri arasında oradan oraya zıplıyor ve hiçbir soruyu da yanıtsız bırakmıyor. önemli olan da bilgiden çok, onu kullanabilme kabiliyetidir zaten. cübbeli'de bu var. yaşar nuri ise cübbeli'ye göre gayet sığ bilgileriyle ve saçma yorumlarıyla konuşuyor. islam hakkında bilgisi olmayan insanları etkileyebilir, ama cübbeliyle bir tartışma programında karşılaşırsa, bu onun sonu olur.
    1 ...
  30. osmanlı devleti nin yaptığı en büyük hata

    696.
  31. kanuni'den sonra şehzadelerin sancaklara gönderilmesinin yasaklanması. böylece şehzadeler halkı tanımayan, hiç yöneticilik tecrubesi olmayan kişiler olarak padişahlık yapmışlardır.

    ikinci bir büyük hata da, seferlerini hep doğuya doğru yapması. bu durum doğunun gelişimini engellerken, batıyı da rahat bırakıp gelişmesine sebebiyet verdi.

    fatih'ten başka batıya sefer yapma niyetinde olan hiçbir padişah olmadı. kanuni de dahil olmak üzere hepsinin amacı doğuyu ele geçirmek oldu. halbuki islam birliğini barışla sağlama gayreti güdülseydi şu an arap alfabesiyle yazıyor olabilirdik.
    0 ...
  32. ben bu yazıyı sana yazdım

    18275.
  33. uzun saçlarını kısaltan erkeğin ilk sözleri

    70.
  34. filmlerdeki elmalı turta dan ülkemizde bulamamak

    2.
  35. hep eksikliğini yaşadığım şeydir. neden sabahları ahududulu marmelat yiyemiyoruz ki? veya öğlenleri kahve ve donat? böyle dünya olmaz olsun.
    1 ...
  36. sigarayı bırakmanın yolları

    11.
  37. işaret ve orta parmağınızın arasını açın.
    5 ...
  38. sigara bitti derken paketten bir tane daha çıkması

    18.
  39. iki kat hüzün yaşatır. sigaranın bitmesine zaten üzülmüşsünüzdür. bir tane daha olduğunu görürsünüz ve yine üzülürsünüz, çünkü bu sefer sondur ve başka bir sürpriz olmayacaktır.
    0 ...
  40. esrar

    381.
  41. yasaklanmasının akla, mantığa ve özgürlüğe aykırı olduğu ot. fas'ta içileni makbuldür.
    3 ...
  42. rüyayla gerçeği karıştırmak

    1.
  43. son zamanlarda sık sık başıma gelen hadise. psikolojide bir karşılığı olup olmadığını bilmiyorum. bilen varsa aydınlatabilir.

    çok fazla ve çok karışık rüyalar görüyorum. uyandığımda bunun rüya olduğunu bilmeme rağmen, gün içerisinde veya ertesi günlerde olayların rüyada mı gerçekleştiği, yoksa geçmişteki anılarımdan biri mi olduğu kısmına karar veremiyorum. örneğin; rüyamda beni yılan soktuğunu görmüştüm. daha sonra bunu rüyamda gördüğümü unutup, çocukken gerçekten de yılan tarafından sokulduğumu zannettim. rüyamda yılanın beni soktuğu sırada annem de yanımdaydı. anneme ''beni yılanın soktuğu günü hatırlıyor musun?'' diye sorduğumda öyle bir şeyin hiçbir zaman olmadığını söyledi. yani beni yılan filan sokmamıştı. sonra bu anımın nereden geldiğini hatırlamaya çalıştım. rüyada gördüğümü net olarak hatırlamasam da, başka bir mantıklı açıklaması olamazdı. yani kafamın içinde böyle bir anı varsa, ya yaşamışımdır ya da rüyada görmüşümdür öyle değil mi? böyle o kadar çok anı birikti ki aklımda, hangisi gerçek hangisi rüya artık kestiremez oldum. anılarımda eğer başka biri de varsa onlara teyid ettiriyorum; fakat yalnız başıma olduğum anılardan hiçbir zaman emin olamıyorum.
    5 ...
  44. kimse sınırlarımızı ihlal cüretini gösteremeyecek

    4.
  45. ''incirlikte amerikan üssün var, hala sınırlardan bahsediyorsun be davutoğlu'' diye cevaplanası söz.
    8 ...
  46. tolga gariboğlu

    83.
  47. tekme tokat dövmek istediğim kişi. böyle sokakta filan görsem, gömerim kafayı burnuna hiç acımadan. o kadar sinir oluyorum ki bu adamın tipine, sesine, el kol hareketlerine anlatamam. çocukken de sevmezdim.
    1 ...
  48. ben bu yazıyı başbakana yazdım

    53.
  49. Nasıl kıydın suat kılıça? Hiç vicdanın sızlamadı mı?
    4 ...
  50. ilk buluşmada sandalyeden düşmek

    4.
  51. Yaşadığım hadise. Sandalyedeyken düzgünce oturamadığımdan, sandalyenin iki bacağı üzerinde durmak adetimdir. Sandalye de sağlam olmayınca köpek boku gibi yere yapışmıştım.
    1 ...
  52. otobüste ikram sırası gelene kadar kafayı çevirmek

    11.
  53. ''senin ikram edeceğin sikik şeylere ihtiyacım yok'' deme şeklidir bir nevi.
    0 ...
  54. sözlük yazarlarının anıları

    53.
  55. an itibariyle aklıma gelmiş garip bir anımdır.

    3 yıl önce, taksimde bir bara gidip arkadaşlarla içmiştik. çok fazla sarhoş olmuş ve yanımdakiler farkında bile olmadan, ne yaptığımı bilmeyerek dışarı, istiklal caddesine doğru çıkmıştım. istiklal caddesinden, taksim meydanına doğru yürüyordum. gezi parkının aşağısında, artık yeri orada olmayan, ''55 t'' otobüslerinin kalktığı yere doğru bir kaldırıma çöktüm. yanıma bir adam geldi. adam da mı sarhoştu, yoksa deli miydi bilmiyorum ama bana taksimdeki the marmara otelinin sahibi olduğunu söyledi. ben de ''ciddi misin ağğbii vay bee'' falan diyerek, inanmış gibi-ki gerçekten inanmış da olabilirim hatırlamıyorum- heyecanlı heyecanlı onunla konuşmaya devam ettim.

    adam: ''tabii ya ne sandın'' dedi. ''benim böyle göründüğüme bakma, bir zamanlar çok zengindim'' dedi. adam, o oteli elinden zorla aldıklarını, aslında tapusunun onda olduğunu filan iddia ediyordu. ben de bu haksızlığa sinirlenip '' vay orospu çocukları, nasıl yaparlar bunu!'' diye bağırmaya başladım. çok sinirlenmiştim. bu adama otelini geri kazandıracaktım, gerekirse yoluma çıkan herkesi ezer geçerdim bu amaç uğruna.

    ''hadi'' dedim adama, ''kalk gidiyoruz, otelini geri alacağız''

    adam da sevinçle ayağa zıpladı ve the marmara oteline doğru yola koyulduk. kapıdaki görevliye ''adamın otelini çalmaya utanmıyor musunuz?'' diye sordum. beni siklememişti. adam da bir yandan otelin duvarlarını okşuyor ve ''yeniden benim olacaksın'' gibi bir şeyler sayıklıyordu. kapıdaki herif, bavulları alan genç biriydi. bizi pek siklemiyor, sadece gülüyordu. sonra ben '' yüzüme bak '' diye bağırdım ve adamın yakasına yapıştım. kim olduğunu hiç bilemediğim biri gelip bana yumruk attı. yere yığıldım ve kalkamadım. yarı baygın bir şekilde yürüyordum birkaç dakika sonra. bir kolumu omzuna dayamış o adam beni götürüyordu.

    birlikte meydandaki mc donalds'ın oraya gittik. şu yanında thy filan da olan.. orada bir taşın üzerine oturduk. saat bayağı geç olacaktı ki, sokakta kimse yoktu. adam ''bira alıp geleyim ben'' dedi. ben de bira sevmediğimi, sadece kendisine almasını söyledim. herif gittiğinde tek başıma orada oturuyordum.

    derken bir tinerci yanaştı. elinde torba, içine çekip duruyordu. torba bir iniyor, bir şişiyordu. bu görüntüye nedense kahkaha attım. çok komik gelmişti o an için. karşımdakinin beni bıçaklayabileceği ihtimali beni ne korkutuyor ne de düşündürüyordu.

    çocuk: ''para ver'' dedi. ben de ''param yok'' dedim. ''ama bir arkadaşım var, the marmara'nın sahibi. tekele gitti bira almaya. o gelsin, ondan isteriz'' dedim.

    çocuk: ''taşak mı geçiyorsun lan'' dedi. ben de ''hayır dedim'', ''ne taşağı''. ona beklememiz gerektiğini, beklersek göreceğini söyledim. çocuğun da kafası kıyak olduğundan ses etmedi pek. derken çocuk arkadaşlarını gördü ve yanımıza çağırdı. karşımda sayamayacağım kadar çok tinerci vardı artık. olanları onlara da anlattı. liderleri olduğunu sandığım kişi yakama yapıştı ve ''sen kimi sikiyon lan?'' dedi.

    aynı hikayeyi ona da anlattım ama bu daha zekiydi, hatta o an benden daha zekiydi.

    ''sökül paraları, yoksa delik deşik ederim seni burada'' dedi liderleri olan.

    artık alkolün etkisi azalmaya, kafam yerine gelmeye başlamıştı. işin ciddiyetini anlamıştım ve beynim ışık hızında olasılıklar üretiyordu.

    hiçbir ümidim kalmamış, the marmara'nın sahibi de beni yüzüstü bırakmıştı. gerçi gelse de ne yapabilecekti ki? ama o an başka kimseden yardım talep edemezdim. çok çaresizdim.

    tam çocuk bıçağını çıkarıyordu ki,

    ''tüm paramı ona verdim, sizden önce gelip her şeyimi aldı'' diyerek, o yanıma ilk gelen tinerciyi işaret ettim.

    liderleri sinirli bir şekilde, o çocuğun yanına yürüdü ''doğru mu lan? çıkar bakalım paraları'' dedi.

    çocuk ''yalan söylüyor'', ''ben para falan almadım'' dese de, ben daha inandırıcı bir yalancıydım. o çocuğu gözümün önünde tekme tokat dövdüler ve parayı istediler. çocuk hala ''yalan söylüyor, yok amına koyayım bende para'' diyordu.

    o kargaşa içinde sallana sallana oradan uzaklaştım. giderken arkamdan bir bıçak yiyeceğim korkusuyla birlikte yürüyordum. neyse ki hiçbir şey olmadı. telefonuma baktım, 50den fazla cevapsız arama vardı. bir sürü de mesaj. arkadaşlarım beni aramış, bulamamışlardı.

    işte bu da böyle bir anımdır.
    5 ...
  56. kafa kesmek bir peygamber sünnetidir

    16777212.
  57. daha fazla entry yükleniyor...
    © 2025 uludağ sözlük