omurilikten çıkan boynun her iki yanında yer alan üst ekstremitenin motor ve sensoriyel fonksiyonunu sağlayan, periferik sinir ağıdır.
c5-t1 spinal sinir köklerinden oluşur.
. brakial pleksus yaralanmaları, yeni doğanlarda ve çocuklarda görülen, hayat boyu süren çok uzun süre takip ve rehabilitasyon gerektiren bir sakatlanmadır. brakial pleksus yaralanmaları bir sinir zedelenmesidir. bu yaralanmaların çoğu doğum sırasında omuz ve boyunda ki sıkışmalardan kaynaklanmaktadır.
düzensiz fiziksel aktivitenin olduğu yada hiç olmadığı yaşam tarzıdır. bu tür insanlar halk dilinde tembel ve sersem olarak anılır. bunlar bilgisayar başından kalmayan video oyunları oynayan dışarı hiç çıkmayan kilolu arkadaşlarımızdan başkası değildir.
thera-band elastik bantlarının gücü, kasları gererek güçlendirdiği ,hareketliliği ve işlevselliği arttırdığı; eklem ağrılarını azalttığı bilimsel olarak kanıtlanmıştır. 8 farklı rengi vardır ve her rengin farklı dirençleri vardır.
shin splint, sporcu hastalığı olan koşucu bacağı veya medial tibial hastalığı olarak adlandırılır. hastalığın öyküsü uygun olmayan aşırı sert zeminlerde spor yapmaktır. yanlış ayakkabı seçimi, koşu tekniğinde yanlış uygulamalar ve ayaktaki anatomik bozukluklardan kaynaklanabilir. bu hastalık kemik zarının iltihabi ile karakterizedir. daha çok koşarak spor yapan kişilerde fazla olduğu için sporcu bacağı olarak adlandırılır. fizik muayenede tanısı koyulan hastalar spor müsabakalarına ara vermeli istirahat etmelidirler, cerrahi müdahale gerektirmez. tedavi süreci 2 hafta ile 2 ay arasında değişir ve yavaş bir rehabilitasyon programı izlenir.
bu hastalığı bulunan takipçilerimiz için önerilerimiz.
1) koşmak yürümek için sert zemin zor ve inişli zeminler yerine daha yumuşak zeminler (toprak, çim) tercih edilmeli
2) yarışma başlamadan egzersizlerle kaslar ısınmalı
3) ayakkabı tercihinde ayak bileğini destekleyici rahat ayakkabılar tercih edilmeli
ben bir fizyoterapist olarak kendimi doktor zannetmiyorum : ) böyle bir hisse neden ihtiyaç duyayım doktor kendini fzt zannetsin : ) bu tamamen ftr hekiminin odasında muayene edip tanıyı koymasından sonra fizyoterapist tarafından tedavi edilmesinden dolayı hasta tarafından zannedilir. mesleğini seven her fizyoterapist olarak hastayı kesip biçmeden yada antibiyotikler yazıp ellerine reçete verip göndermeden hastalarla birebir konuşup hastalıklarımızı ellerimizle tedavi ediyoruz. : ) canını yakmadan tedavisini ilmik ilmik işleyip hastalıklarına şifa hareket kısıtlığı olan hatta ayakta duramayan kapıdan tekerlekli sandalye ile gelip aynı kapıdan yürüterek gönderiyoruz. bunlar aylarca harcadığımız emekle oluyor. karşılığı hastamızın bir hayır duası o gülümsemesi mutlu olması .bundan daha güzel ve saygın bir meslek olabilir mi .
