bütün mahalle bakkalları iyilik kaynağıdır çünkü mahalle bakkalı samimidir, içtendir, sevgi doludur, senin benim komşumdur, her daim yüz yüze baktığımız bizi kazıklamayacak adam gibi adamdır. bu insanların olduğu ortamda büyümek bizleri iyi bir insan yapar, bu yüzden mahalle bakkalları iyilik kaynaklarıdır.
siktiğimin köpekleri sizin yüreğiniz yetmez ona, 15 temmuzda karısının ardına saklanan kotklardan burda sayın erdoğana ayar vermeye çalışıyor siz benim ancak yarrağımı yersiniz.
yukarda bir deve şöyle yazmış, siz değilde size oy verenleri sallandırmak lazım ulan deve sen ancak benim şeyimi sallandırırsın aciz ezik seni. içip içip ayyaş ayyaş gezeceğine gidip varandaştan oy isteseydiniz şimdi gelip şu partiye oy verenleri sallandırırıö demekle olmaz o işler.
ifade özgürlüğünün sınırını belirleyen kim? isteyen istediğini yazma, söyleme özgürlüğümü var ? mesela herkes devlet büyüklerine küfür hakaret iftira yağdırırken bunu hanki kapsama almamız gerektiğini kim belirleyecek? yıllardır okurum ekşi sözlük yazarlarının paylaştıklarını son zamanlarda hadlerini aştılar hee benmi bildircem hadleri yok mahkeme herşeyin bir sınırı var , sen benim liderimşe ilgili ifadeni kullanamassın, benim inancıma müdahala edip sözlükte bhba yorum yapamassın ama ven senin liderine istediğim hakareti yapabilirim istediğim başlığı açıp senin dini inancına müdahale ve yorum yapabilirim, ben istediğim gibi giyinirim özgürüm ama sen giyersen gerici olursun bu zamanda başa örtümü bağlanır , yani iki yüzlülük diz boyu. ifade ve düşünce özgürlüğünün savunucuysan önce sen karşındakinin fikir düşüncesind saygılı olacaksın babanın çiftliği değil ülke istediğimi yaparkm söylettim ama sen söyleyemessin yok öle bir dünya.
24 yaşında evlendim erken yaşta, eski eşimle anlaşamıyorduk ilk dönemlerde. bana çocuk olursa her şey yoluna girer deyip beni ikna etti çocuk yapma fikrine, yaptık bir kızımız oldu. onu çok sevdik ama sorunlarımıza çözüm olmadı, ayrılma karı aldık zaten ben çocuk büyümesi için direndim çocuk 3 yaşına gelene kadar. mahkeme çocuğu anneye verince benim kendi içimde sorunlarım şiddetlendi ve depresyona girdim . iş yerindeki problemlerde eklenince işin içinden çıkılmaz bir hal aldı durum . sadece uyuyordum ilaç içip yemek yiyordum sigara 3 pakete çıktı . 1 yıl kadar böyle devam etti. istanbuldaydım ve çok yanlızdım çocuğu sadece hafta sonları alıyordum.
sonra baktım böyle olmayacak radikal bir karar alıp tutunmaya karar verdim. önce sigaradan kurtulmam gerektiği kiloyu kontrol altına almayı ve kendimi iyice yetiştirip çocuğum için olgun biri olarak hayatım düzenlemeyi düşündüm. sigaradan kurtuldum kiloyu sporla hallettim, üni sınavına çalışıp açıktan lisans programına girecek kadar bir puan aldım ve başladım . şuan 3 sınıftayım sigarada içmiyorum alkol kilo ıvır zıvır gereksiz hiç bir şey yok hayatımda , tabi bu süreçte dost ve akraba elemesinide yaptım kim yanımda kim değil iyice sildim fazlalık gereksizleri hayatımdan çıkarttım. 3 yıldır elime el değmedi kadınlardan da uzak durdum bu sırada. şimdi bunca şeye rağmen kazandığım tek şey kızım ana okuluna yazdırdım hafta sonları onu alıp geziyoruz faturalı telefon aldım ve istediği zaman beni arıyor ben istediğimde onu arıyorum . neden yazdım bunları insan hayatında her bok başına gelir üzülür kazanır kaybeder parasız kalır herşey insan için ama asla ama asla vaz geçmeyin yaşamaktan tutunacak bir sebep neden mutlaka vardır , benim sebebim kızım oldu sizinkde vbelki anneniz babanız arkadaşınız dostunuz veya sevgiliniz her kimse artık. nefes alıyorsanız umut her zaman vardır.
yaratılmışların yaradanı sorgulaması sınırlı beyin gücüyle mümkün değildir. afedersiniz ama götünüzdeki boku turamayacak kadar aciz insan tanrı yok diyebiliyor ya bu beni şaşırtıyor . kardeşim deliller var ölümden sonra yaşam var, rüya ölümün kopyası ise bu kopyanın birde gerçeği var ya rüyadan uyanma varsa ölünce dirilmede var rahat olun kesin bilgi.
serdar kılıç ve ekibinin bize doğayı aşık ettiren program, ilk bölümden itibaren izledim , bir bölümğnde balaban müzik aleyi ile hem çaldığı hem ey tarlaların hakimi yardım et bana gibi güzel kırgız türküsünü söylerken gözümden yaş getirmiştir.
şiir değil belki ama şiir gibi sözler derler ya işte ondan.
umut yeniden başlamaktır, hep yeniden başlamak, düşünce yeniden başlamak, kaybedince yeniden başlamak, tökezleyince yeniden başlamaktır. yeni bir gün doğumunda güneşle yeniden Işımaktır. yolun sonundaki ışığı görmektir, rahmet soluğunu hissetmektir. umut güvendir, iyinin galip geleceğine güvenmektir, kötünün bir müddet sürse bile devam etmeyeceğini bilmektir, iyi ile kötü arasındaki savaşta yalnız olmadığını idrak etmektir, gökten gelen meleklerle desteklendiğini hissetmektir, her bir yağmur tanesini elleriyle yeryüzüne indiren meleklerin yardımını hissetmektir. umut peri masallarını inanmaktır, hayallerimizin gerçekleşeceğine güven duymaktır, bir yerlerde hiç gözü yaşarmadan yaşayabileceğimizi tüm kederlerin son bulacağını hissetmektir, sabrın sonunun selamet olduğunu bilmektir, umut düğümleri üfleyenlerden korkmamaktır, cadı kazanlarında kaynatılanlara karanlığın bağrında tasarlananlara tuzak kuranlara aldırış etmemektir, onların yardımcısı şeytansa benim yardımcım rahman diyebilmektir. Allahın bütün düğümleri çözebilercek kudrette olduğunu idrak etmek, onu tuzak kuranların en hayırlısı bilmektir, çözülmez sanılan tüm sorunları Allah'ın Hikmet ve kudret yardımıyla çözebileceğine inanmaktır, umut her zorlukla beraber bir kolaylık olduğunu anlamaktır. Allahın bize taşıyamayacağımız'ı yüklemeyeceğini bilmektir, onu geceyi ve gündüzü çeviren ve döndüren olarak görmektir, her geceyi bir şafak her sıkıntıyı bir ferah her daralmayı bir genişleme izleyecek diyebilmektir. Umut insanın zorluklara dayanıklı olduğunu bilmektir, küçük cismine rağmen her ortama her güçlüğe güç yetirebileceğini hissetmektir, sarp yokuşu tırmanmayı denemektir, tünel karanlıkta olsa sonunda bir ışık sezebilmektir, sebeplerin tümünün üzerinde biz müserribe iman etmektir, sabrını ona yoğunlaştırmak ötesini tasa etmemektir, ne ki yaratılmıştır öyleyse hayırdır diyebilmektedir.
geçen gün bursada bir okul müdürü cinsel organını başka okul müdürleri grubuna atmıştı. küçük bir ihtimal ama belki karısına atarken gruba yanlışlıkla atmıştır diye düşündüm, konu haber siteleri yorumlarını okuyunca bunun sohbet sitelerinde, facebook, instagram, twetter gibi sosyal medyada çok olduğunu hatta kızın biri kendisine instagramdan günde bazen 10 15 kez cinsel organ resmi geldiğini yazınca anladımki bir ahlak çöküntüsü içindeyiz, sevgililer artık böylemi yapıyor bilmiyorum, ben eski eşime mektup yolluyordum en son o devirde kaldım ,eşimden ayrıldıktan sonra bulaşmadım kadınlara ama meğer ben çok uzak kalmışım gündemden iyiki kalmışım, muhtar mahalleninin yüzüne nasıl bakar bilmem ama herşeyin bir sınırı olmalı rezillik diz boyu.
belirsizlik, herşeyin sonunun gelme düşüncesi ve inançlılar için cennet cehennem endişesi olsa gerek, bir akrabamın yaşlı ferdi öldüğünde yıkandıktan sonra ayak baş parmaklarının bağlandığını, mezarına koyulurkrn üstüne tahtalar dizilip üstüne toprak atılmasına şahitlik etmiştim çocuk yaşımda hala o korkuyu yaşarım ölüm denince aklıma ilk o görüntü gelir.
