yapılan her greve, her hak aramaya, her direnişe karşı çıkan iktidar kölesi, dar görüşlü, farkındalık yoksunu kişilere yanıt niteliğinde bir sözdür.
memur maaşı, milletvekili maaşının yanından bile geçemez. bu da yetmezmiş gibi dalga geçer gibi zam teklifi... memur hakkını arıyor, zam istiyor. birileri konuşmaya başlıyor:
-asgari ücretle geçinenler ne yapsın? şükredin!
tamam, anlıyorum, asgari ücretle geçinmek hatta çocuk okutmak zorunda kalan belki yüzbinlerce aile var türkiye'de ama pasta çok büyük ve en büyük dilimi oligarşik yönetim grupları ve etkin baskı grupları yiyor. biz bu pastanın kırıntılarını alıyoruz. o yüzden hakkını arıyacaksın! memurlar arayacak! işçiler arayacak! asgari ücretle çalışanlar da var, bu durumda onların maaşını yukarı çekmeye çalışacaksın, daha fazla hak vereceksin!.. unutma ki 'kötüden örnek olmaz!' evet, şükretmeliyiz fakat şartlar daha uygun olmalı, daha eşit olmalı, ülkede kimse "bu ay kirayı nasıl yatıracağız, ay sonunu nasıl getireceğiz" diye düşünmediği zaman şükretmeliyiz.
en son türk hava yolları çalışanları greve gitti. hemen söylenmeye başladılar:
-o kadar para alıyorlar hala greve gidiyorlar!
THY... euroleague, barcelona, manchester united gibi kuruluşların sponsoru... reklam yaparken en iyi şekilde yapıyorlar, gelişiyorlar, dünya çapında ün yapıyorlar, milyarlarca dolar para kazanıyorlar ama işçinin grev hakkını ellerinden almaya çalışıyorlar. hem o kadar büyüksün madem pastanın hepsine göz dikmeyeceksin. çok kazanıyorsan işçine de çok ver.
son olarak işveren geliri ile işçi gelirini bir makas olarak düşünürsek, bu makasın ağzı bu kadar açılmamalıdır. "memurlar çok kazanıyorlar yine de zam istiyorlar" diyeceğine asıl parayı elinde tutanlara seslen! asıl parayı elinde tutanlar memurlar, işçiler değil, sermaye sahipleridir. onlara isyan et!
