1944 yılı sonrasında amerika da bretton woods toplantısı sonrası kurulması öngörülen imf i meclis kürsülerinde okuyarak bugün bu ülkede her siyasi partinin bu ülke insanlarına en büyük bela olarak gösterdiği imf in ülkemizle ilk olarak tanışmasındaki en öndeki kişilerdendir.
" biz turkuz, turkcuyuz, ve daima turkcu kalacagiz. Bizim icin turkculuk bir kan meselesi oldugu kadar ve laakal o kadar bir vicdan ve kultur meselesidir" diyen Turkiye cumhuriyeti'nin en iyi basbakani.
tek derdi türkiye'nin çıkarı olan, başbakanlık ve dışişleri bakanlığı yapmış zat. ikinci dünya savaşı öncesi diplomatik başarılarıyla savaşa çekilmek istenen türkiye'nin savaş dışı kalmasında büyük rol oynamıştır.
türkiye cumhuriyeti topraklarında görülüp görülebilecek en faşizan uygulamanın altında imzası olan eski başbakan.
nickim altında milliyetçilikle faşizmi karıştırmakla itham edilmişim. tarih ve sosyoloji bilmeyenler için gelsin:
(bkz: varlık vergisi)
(bkz: azınlık hakları)
(bkz: faşizm)
emekli olduktan yıllar sonra gittiğ bir derbi maçta *, kapıdaki görevlinin kendisini tanımayıp iterek içeri girmesine izin vermemesi üzerine, şeref tribününe girme hakkı olduğu halde sorun çıkmaması için, sonraki maçlara bilet alarak gitmeye başlayan, böyle bilet alarak gittiği bir maçın, * girişinde kuyrukta beklerken faruk ılgaz ve süleyman seba tarafından farkedilerek sıradan çıkarılıp şeref tribününe alınan mütevazi kişi.
hakkinda bilinmeyen gerceklerden biri de galatasaray'a ali sami yen stadi'ni kazandirmis olmasidir. basbakan oldugu 1943 yilinda bugun ali sami yen stadi'nin bulundugu yerin Beden Terbiyesi Genel mudurlugu tarafindan satin alinarak Galatasaray'a kiralanmasini sukru saracoglu saglamistir.
donemin galatasaray yoneticilerinin maddi yetersizlikten oturu kiralanan alana stad yapamayacaklarini kendisine bildirmesi uzerine de insaatin is beden terbiyesi genel mudurlugu tarafindan yapilmasini bizzat sukru saracoglu emretmistir. boylece galatasaray kendisinin hukumeti doneminde kasasindan bir kurus cikmadan, 0(sifir) lira karsiliginda stad sahibi olmustur.
bugun fenerbahce stadi'na sukru saracoglu uzerinden salya sumuk cemkirenler once mazilerini iyice etud etmeli, ondan sonra konusmalidirlar.
kendisi stad değildir, bir insandır. ölü adama arkadan tribün muamalesi yaparsan olmaz. kameralarımızı şuraya çeviriyoruz;
(bkz: fenerbahçe şükrü saracoğlu stadı)
devrim ve cumhuriyet sonrası yaptıkları tartışılabilir olan, fakat gerek cumhuriyetin kurulmasında gerekse savaş zamanı ülkesine insanüstü hizmetlerde bulunmuş insan.
izmirmebusu, eski fenerbahçe başkanı ve başbakan.
izmir'li olan saraçoğlu devlet bursu ile belçika'da öğrenim gördüğü yıllarda izmir yunanlılar tarafından işgal edilince, şehirden kaçanların aksine yurtdışından gizlice izmir'e dönmüş, ve yunan işgali altındaki şehrinde kurtuluş için kuvay-ı milliye'yi örgütlemiş, bağımsızlık için çalışmıştır.
1943'te time dergisine kapak olmuştur.
necip fazıl'ın anlatımına göre, başbakanlığı döneminde gazetelere, "allah'tan ve ahlaktan bahsetmek yasaktır" şeklinde genelgeler göndermiş ve eşinin anlatımına göre de, ölürken "allah, allah" diye inlediği büyük acılar içinde, kafasını duvarlara vurarak ölmüştür...
17 mart 1943 günü kurduğu ikinci hükümetin programını okurken:
"Mister Çörçili Adana mülakatlarından sonra daha yakından tanıyarak, daha çok sevmeye başladık. Etrafımızda, Mister Çörçil başta olmak üzere, bütün ingiliz devlet adamlarının bize uzattıkları samimi elleri görüyor ve yine bu devlet adamlarının samimi sözlerini işitiyoruz. Lordlar Kamarası dün yine bu dostluğun yeni bir tezahürüne şahit oldu. ingiliz dostlarımız emin olsunlar ki bize uzatılan elleri samimiyetle sıkıyor, ingiltere’den gelen samimi sözleri de bizim Londra'ya gönderdiğimiz yürekten sözlerin bize akseden sedaları addediyoruz. Çünkü bizim kanaatımıza göre ingiliz - Türk dostluğu yalnız karşılıklı menfaatlerin emrettiği bir dostluk değil, iki memleketin hayatı zaruretlerinin en başında gelen bir ihtiyaçtır.
Arkadaşlar, biliyorsunuz ki ismet inönü'nün devlet reisliğine intihabı haberini Amerika Meclisine bildirdiler. Amerika Meclisi de bu haberi alkış tufanıyla karşıladı.
Şimdi ben de bu yüksek kürsüden sizin namınıza Cumhuriyetçi ve Demokrat Türkiye'nin demokrat ve Cumhuriyetçi Amerika'ya selamlarını, sevgilerini ve saygılarını gönderiyorum."
diyerek ne büyük bir emperyalist adamı olduğunu kanıtlamış, devri diktatör ismet2in türkçü(!?) başbakanı.
aynı semtte iki takım var sa daha çok taraftarı olan takım diğerinin haklarını alır gibi uyduruk bir kanunla moda nın sahasını febe ye peşkeş çeken eski başbakan.
