şükrü paşa

entry13 galeri3
    1.
  1. beşiktaş'ın ikinci kulüp başkanı. 1908 - 1911 yılları arasında görev yapmıştır.
    1 ...
  2. 2.
  3. balkan savaşında osman paşa ikinci bir plevne destanı yazan paşamızdır.

    istanbul dan gelen emirle edirneyi kırk gün kadar savunması istenmiştir.o ise elindeki bütün eksik imkanlara rağmen edirne yi 9 ay balkanlılara karşı kahramanca savmuştur.

    şükrü paşa nın sayısı az olsa da emrindeki askerlerde silah ve cephane sıkıntısı başlarda pek olmamasına rağmen, at ve kurbağ eti,süpürge tohumundan yapılan ekmekten elinde başka yiyecek maddesi yoktu. buna rağmen edirne yi kahramanca 9 ay savunmuştur.ancak 9 ay sonra merkezden hiçbir yardım ve destek gelmeyeceği anlaşıldığı zaman edirne gibi ata emanetlerinin bulunduğu bir toprağa hiçbir zarar gelmemesi koşuluyla acı ve zor da olsa teslim olmak zorunda kalmıştır

    şükrü paşa nın düşman ordularına karşı aylarca süren bu kahramanca mukavemeti avrupanın her yerinde büyük saygı ve hayranlıkla karşılanmıştır.çünkü bulunduğu koşullar da bu şekilde bir mukavemet dünya tarihinde enderdir.ancak bu şekilde bir mukavemet gücü,zekası ve imanı bizler için olağan dışı değildir.
    çünkü şükrü paşa erzurumlu bir alperendir, ve türk ün ata töresiyle yuğrulmuştur!

    "düşman,hatları geçtikten sonra ölürsem kendimi şehit kabul etmiyorum!
    beni mezara koymayın etimi itler kuşlar çeke çeke yesinler!
    fakat müdafaa hattımız bozulmadan şehit olursam,kefenim lifim sabunum çantamdadır.
    beni bu mahle gömeceksiniz ve gelen nesiller üzerime bir abide dikeceklerdir"

    şükrü paşa 1912.

    evet abidesi dikilmiştir,onu kastettiği abide kendisi için bir şehitlik anıtı değildir elbet,onun kastettiği abide bağımsız ve türk'ün olan edirnedir,onun mezarına bizler tarafından dikilecek olan bir mezar taşı bile bizim gelecekte de orada olacağımıza inancını ona gösterecek olan bir kanıt olacaktır.

    bu kanıtı da ona göstermişizdir.onun adına yakışır şekilde türkün olan edirne'de 1600 m2lik büyük bir anıt dikmişizdir

    işte o anıttan birkaç görüntü ve bilgi
    http://vdb.gib.gov.tr/edirnevdb/kultur/anitlar.html
    http://www.beykent.k12.tr...mavi_sukrupasa/index.html

    mekanı uçmaktır,ruhu da şaddır!

    ruhunun şad olduğundan emin olduğumuz şükrü paşanın bütün bu kahramanlıklarına karşın türk ün ata töresiyle yuğrulmamış bir paşa vardır ki aynı savaşta yani balkan savaşında selanik vardar cephesinde 40000 kişilik türk ordusunu yunana teslim eden tahsin paşadır.

    kılıç arslan öldü sanma, yaşıyor bizde!
    attila nın ateşi var içimizde!
    kanije nin gazileri daha dipdiri!
    sınırdadır plevne nin kırkbir askeri!
    edirne de şükrü paşa bekliyor nöbet!
    dumlupınar denen şeyi bilirsin elbet!
    şehitlerden elli milyon bekçisi olan
    aşılmaz bir kayadır bu ebedi vatan!
    5 ...
  4. 3.
  5. Edirne Müdafaası'nı yapan, Osmanlı imparatorluğu'nun son ciddi paşalarındandır. dahi bir kumandandır. Balkan Savaşları'nın ortasında cephe cephe gezinip siyaset yapan (bkz: Talat Paşa)gibi bir cahili(ilber Ortaylı'da bu sıfatı kullanıyor) cepheden kovacak kadar da akıllıydı. Çünkü Talat Paşa o dönem malum orduiçi siyaset yüzünden yaşanan büyük Balkan Bozgunu'nun baş aktörlerindendir. Şükrü Paşa'nın bunu bizzat yerinde tahlil ederek hareket etmesi zekasının bir diğer göstergesidir.
    3 ...
  6. 4.
  7. balkan savaşları sırasında edirne başkomutanıdır.

    kazım karabekir kurmay başkanlığını yapmaktadır.

    edirne ye giderseniz şayet gidin görün..

    1912 yılında ki vasiyeti şöyledir:

    "düşman,hatları geçtikten sonra ölürsem kendimi şehit kabul etmiyorum!
    beni mezara koymayın etimi itler kuşlar çeke çeke yesinler!
    fakat müdafaa hattımız bozulmadan şehit olursam,kefenim lifim sabunum çantamdadır.
    beni bu mahle gömeceksiniz ve gelen nesiller üzerime bir abide dikeceklerdir"
    1 ...
  8. 5.
  9. Pek kimse tarafından bilinmesede osmanlı'nın önemli işler yapmış paşalarından biridir. Edirne de esir alındıktan sonra bir bulgar askeri her esir gibi şükrü paşa'nın silahını almak ister bulgar komutanı buna izin vermez ve şükrü paşanın silahı alınmaz.
    1 ...
  10. 6.
  11. edirnede sınıra yakın bir yerde bulunan anıta ismini vermiş şahıstır. (bkz: şükrü paşa anıtı)
    0 ...
  12. 7.
  13. 36 yaşında azmi sayesinde tuğgeneralliğe kadar yükselen, edirne direncini askerleri ile 155 güne çıkaran, harbiyede matematik ve beden eğitimi dersleri verecek kadar birikimli, çocuk yaşta hafız olacak kadar imanlı, vatansever paşadır.
    2 ...
  14. 8.
  15. hürriyetteki ''Tarihte fotoşop'' başlıklı habere göre.. tarih araştırmacısı-yayıncı atilla oral'ın araştırması sonucu fotoşop kurbanı olmuş paşamız..

    edirnenin işgali sırasında kılıncını bulgar kralına teslim ettiği iddia edilen fotoğraf bobiler terkmiş, ve bulgar hükümeti bunu yıllarca büyük bir başarıymış gibi sergilemiş. kartpostal bile yapmış.

    link: http://www.hurriyet.com.t...ed&utm_medium=twitter

    fotoğraf: https://galeri.uludagsozluk.com/r/350664/+
    0 ...
  16. 9.
  17. balkan harbi sırasında hükümet in 60 gün dayanın takviye getireceğiz demesine rağmen yaklaşık 6 ay edirne yi kahramanca savunmuş dadaş paşamızdır.
    --spoiler--
    "düşman,hatları geçtikten sonra ölürsem kendimi şehit kabul etmiyorum!
    beni mezara koymayın etimi itler kuşlar çeke çeke yesinler!
    fakat müdafaa hattımız bozulmadan şehit olursam,kefenim lifim sabunum çantamdadır.
    beni bu mahle gömeceksiniz ve gelen nesiller üzerime bir abide dikeceklerdir"
    --spoiler--
    0 ...
  18. 10.
  19. aynı zamanda erzurumda bir semt adıdır.
    2 ...
  20. 11.
  21. Edirneyi canla başla müdafaa eden paşadır.
    2 ...
  22. 12.
  23. Edirne Müdafai olarak bilinen ve bunu hak eden Şükrü Paşa'nın Sofya Esaretinden dönüşü ittihat ve terakki partisi tarafından gizlendiğini hatta bunun için halkta büyük heyecan uyandırır düşüncesi ve kendisine kahraman edası ile hayran kalınacağını tahmin etmelerinden dolayı Bulgaristandan trenle gelen Şükrü Paşa'nın istanbul Muhafızı Cemal Paşa tarafından alındığını ve kendisine halkın linç edeceğini söylemesi üzerine vagonla Sirkeci Garına getirilip kapalı bir fayton vasıtası ile Şişli'deki evine götürülmüştür.

    Dahası istanbul'a geldiği zaman Edirne Kalesini savunduğu günlerde 91 bin küsür kuruşluk bir parayı Edirne Mal Sandığından aldığı ve bunu kendi menfaati için kullandığı gerekçesi ile emekliye sevk edilip tazminat alınmaya başlandığını ve 5 Haziran 1916'da Paşa ölmesinden sonra bile tahsil edildiğini ancak 1921'de Paşanın bu parayı kendi menfaati için kullanmadığı anlaşıldığı için tahsilattan vaz geçilmiştir. Sonuç olarak Paşanın mezarı istanbul Merkez Efendi Mezarığında olmasına rağmen 24 Temmuz 1998'de Edirne'ye nakledilmiş ve adı ile özdeşleşen bu şehirde ebedi istirahatına çekilmiştir.
    1 ...
  24. 13.
© 2025 uludağ sözlük