şuursuz istekler

    40.
  1. yılın bu mevsimi, özellikle bu mevsimi; dallarında tutunamamış, sararıp da kepaze, rüsva savrulmuş olanlardır. atması gereken yerde atmayan bir kalbin haykırışı kaçaklığı gibi...

    dinginlenmekten aciz bir gitmek isteği peyda içimde. uzak, daha da uzaklara... tek bir veda sözcüğünün yardımına sığınmadan, tek bir çift göze bakmaksızın, hiç kimseye haber vermeksizin. ölmek gibi bir yerde, başının altına topraktan yastık yapmak ve hatta üzerine topraktan yorganı çekmek gibi. "acziyetimiz doğuştan, beceriksizliğimiz muktedir ruhumuza" nihayetinde. olacağı, olmaz yaparız elimizi değdirerek dahi biz insanlar ve sonra bir ömür tüketiriz "neden olmadı?" sorusunun gölgesinde. ki aynaya bakmaksızın, kendimizle dahi gözgöze gelmekten köpekler gibi korkarak...
    3 ...
  2. 2.
  3. hiç çalışmadan zengin olmak.
    çok yiyerek formda kalmak.
    helaya tahtarevalliyle gitmek.
    3 ...
  4. 3.
  5. emeksiz yemek yeme isteği ile şekilleden hayatlarından arta kalan bir kaç tatlı yaşanmışlığı bir çırpıda çıkarıp atabilecek, geri dönüp baktığında elinde kalanın bir hiç olmasına hayıflanmıyacaklardır.

    aldatılmanın verdiği sarhoşlukla hepsinden bir anda kurtulma ihtimalini düşünmesine rağmen tatbike geçmeye çalışmayacak daha fazla aldanmaya yönelecek olandır.

    geleceğinden çalmaya devam edecek bunu bir hayat felsefesi haline getirip geleceğini kredi kartı gibi kullanmanın verdiği hazza kapılıp bu gününden başka bir şey düşünmeyecek olandır.

    incitmeyi isteyecek ve incitecek...

    iflah olmaz isteklerinin kölesi olarak yaşamaya devam edecek. ''bunları isteyemezsin bak doğrusu bu'' diyenlere saldıracak onlarla tartışacak haklı olduğunu zannedecek, otokontrolü olduğuna inanacak ama otokontrole hiç bir zaman sahip olamayacak olandır.

    hazcıdır. hazdan yanadır. hazı farklı yerlerde aramayı düşünmeyendir. alışkanlıklarını sever onlardan kopamaz. en büyük zaaflarından biri alışkanlıkları ile herhangi bir şey mukayese edildiğinde alışkanlıklarından yana olmayı kendine görev bilmektir.

    duygularını sever. hissedemeyince üzülür. mübalağa hastasıdır. her şeyi olduğu gibi duygularını da abartır. hayatı uçlarda yaşadığını sanır. ama uçta yaşayan sadece şuursuz istekleridir.
    3 ...
  6. 10.
  7. dikkat çekendir.

    dikkat çekmeyi istemediği halde dikkat çeken ve aslında dikkat çekmekten de hoşnut olanlardır.

    böylece toplumun sevdiği bir şeyi icra ettiğini zannedip, kendini rahatlatır bir nebze.

    kötü de olsa bak dikkat çekiyor adamların hoşuna gidiyor diyerek; sonucu ''demek ki bir şey var''a bağlamaktır.
    2 ...
  8. 9.
  9. kimi zaman samimiyetin boyutunun değişmesidir. kimi zaman gerçekten dozunun farkına varılamayanlar.

    inceğiz mağaralarında piknikyedik. yani mağarada piknik yapmıyorduk da mekanın adı öyle idi milli parklar bile o ismi vermiş. her insan evladının yaptığı normal bir piknikti. lakin piknik yapılan arkadaşlar insan evladı değillerdi.

    top dereye kaçtı. her zamanki mesele. dereye girmek mümkün değildi. ve bataklıktı derenin kenarı. ama zigon topu almaya ant içmişti. ve topu da derenin üzerinde yakın gibi görünen bir yere konuşlanmıştı. yardım edinde şunu alalım dedi. alamazsın oğlum onu uğraşma gel otur şuraya... tamam ben almaya gidiyorum cevabını verdi ve gitti. çabaladı alamadı. yakındaki yaşlı amcada çabaya müdahil oldu. o zigonu tuttu. zigon kendini aşağı bıraktı topu almaya çalıştı. ama muvaffak olamadılar. nihayetinde amca arkadaşlara seslenelim dedi. zigon seslenme gelmezler dedi. bak şimdi görürsün cevabını aldı. ve amca :

    -arkadaşınız boğuluyo yetişin!
    +bırak ölsün pezemenk.
    -???
    +bunların arkadaşın olduğuna emin misin evlat?
    (zigonun yüzü kızardı.*)
    -koşsanıza çocuk öleceeeeek.
    +ona bi şey olmaz hocu bırak yaaa.
    ++tamam ben geliyorum amca bir bakayım yaa.

    en sonunda top kurtarıldı. bir yere koyuldu. ama bahtsız bedevi modunda yaşıyan zigon biraz sonra bi patlama sesiyle sarsıldı. önce anlam veremedi herkes. sonra topun çok önceden kullanılmış lakin güneşin etkisiyle iyice kızmış kömürlerin üstüne bırakıldığı farkedildi. patlamıştı...
    2 ...
  10. 39.
  11. bu başlığı açtığımda sokaktaki bir çocuk 'özgür bir hayat!' diye bağırdı. sanırım bu açıklama yeterli.
    (bkz: özgür bir hayat)
    2 ...
  12. 7.
  13. 1.
  14. düşünüp tartmadan, artısını eksisini bilmek istemeden, sadece ve sadece ego tatmin etmek için arzulanlar.
    2 ...
  15. 20.
  16. 11.
  17. cinsel ilişkiye korunmasız girip bakire kalabilmek. (kadınlar için)
    ilaç almadan erken boşalmayabilmek. (erkekler için)
    2 ...
© 2025 uludağ sözlük