sahilde bir bankta oturmak, yanı başımda bir çınar ağacı ,esen rüzgarla gelen hafif yosun kokusu ,martıların uzakta gelen çığlıkları ve sarıldığım sevgilim.
finlandiya veya yeni zelanda. vize işlemlerimi ve uçak biletlerimi halledebilecek olan bir gönüllü varsa bana ulaşsın allanıseviyorsa*. şayet,işlemler yarın sabaha tamam diyecek olursa, hemen şimdi bavulları hazırlayabilirim. öncelikli tercih: yeni zelanda.*
çilek bahçesi olsun... Su kaynağı yerine krem şantiler... Yol boyu yürüyelim... karşımıza bir anda bi şelale çıksın... o da ne ? bir çikolata şelalesi ! bir köprüyle karşılaşalım, köptü rulo kattan yapılmış olsun. Sonunda nutella ile boyanmış gofret evimdeyim... kağıt helva arası-vanilyalı dondurmadan yapılmış koltuğuma uzanıp akide şekerinden yapılmış kumandanın, bonibon tuşları aracılığıyla zaping yapmak... ve o evde yalnız ve is'li olmak. sanırım şu an olmak istediğim yer pek de imkansız değil.
"lan şurda olsam mutlu olurdum" diye hayaller kurmayacağım yer. insan hep olmadığı yerde olunca mutlu olacağını zannediyor. kendimizi avutuyoruz halbuki.