Kanıma dokunuyor.
En zor zamanımızda dahi Kıbrıs'a çıkan bu devletin itibarının ABD'ye gereken yanıtın verilmyerek düşürülmesi zoruma gidiyor. Kendi vatandaşı figanı gam içindeyken araplara gönderilen yardımlar zoruma gidiyor. Sözde ermeni soykırımına sizler camilere insanları doldurup yaktınız diye cevap verilememesi zoruma gidiyor.
Türk'üm demenin ırkçılık olarak görülmesi ve elden geldiğince kaldırılmaya çalışılması kanıma dokunuyor.
Doğru düşünmemi etkileyen şeyler neler? Neden her şeyi berbat ediyorum? Yeterince olgun değil miyim? Neden güzel yaşayamıyorum? Zayıf bir kişiliğe mi sahibim? Zihnim bu kadar depresifken o felsefi kitapları nasıl okuyacağım? başarısız mı olacağım? Depresyonum mu nüksediyor? Psikiyatriste mi gitsem?
bir yazsa varya dünyanın en mutlu adamı olurum. biliyorum başka biri yok o da yalnız. gel dese varya istediği zaman istediği yere dünyanın öbür ucuna koşa koşa gelirim. sorun ne ise o sorunu çözmek için yardımcı olurum. ailesi ile tanışırım. babasının elini öperim. bana anlatmadığı bir takım sorunları var biliyorum ama el birliği ile üstesinden geliriz. maddi manevi her konuda yardım ederim. ben bu dünyada bir tek onu sevdim. her şeyi yaparım onun için.
ne kadar değiştiğimi.. sanırım şu son iki ayda tanıyamadığım birine dönüştüm, kendimi tanıyamıyorum. bugün bunu çok düşündüm, beni ne bu kadar değiştirebildi? son bir yılımı düşündüm. ne kadar olmamam gereken biri olduğumu düşündüm.. aslında iyi ki değişmişim. eskisi gibi bazı şeylere hevesim olmasa da, yorulsam da iyi ki değişmişim. bazen acımasız biri olmak gerekiyor sanırım. çünkü bazı şeylere karşı kim ne derse desin acımasız ve umursamaz olduğunda mutlu oluyor insan. ben de bunu gördüm. eskisinden daha dürüstüm mesela, çünkü tem tersi olmamın hiçbir faydası yoktu bana. bu yüzden bunu değiştirdim, iyi ki de değiştirmişim. eskisinden daha güçlüyüm ben. kendi kendime yetebilmeyi öğrendim, mutlu olmak için sadece kendime ihtiyacımın olduğunu öğrendim. unutmayı da öğrendim. beni üzen şeyleri silebiliyorum, bunlara bağımlı değilim tam anlamıyla özgürüm artık. eskiye göre daha mantıklıyım, yapmam gerekenlerin daha çok farkındayım..
Bir arkadaşın bileklerini kestiğini ve yoğun bakımda olduğunu duydum. Arkadaşım ağlayarak anlattı. Çok naif biriymiş nasıl intihar edebilir diye ağladı. Daha 17 yaşındaymış. Arkadaşım rüyasında babasının onu uçurumdan attığını görmüş. Kız Gece 4'te arkadaşımı aramış ve intihar etmiş. Acaba telefonu boşvermeseydi ve açsaydı şimdi neler olurdu. acaba başka kimleri aradı. Ne konuştu. Ne düşündü. kimse mi psikolojik problemini fark etmedi.
Yine kırgınlıklarımı ve öfkemi sözlüğe yazmayı düşünüyordum ama şimdi bir süreliğine gitmeyi düşünüyorum. Kankilerim yazarsa diye not düşüyorum. Sevgiler...
Boynum tutulur mu? Kuaför de ombre yaptırıyorum da paketlendim bekliyorum. Boynum tutulacak gibi. Bayram hazırlığı.. öte yandan oğlumu düşünüyorum dişi ağrıyor. şarjım da çok az kaldı.
Ne düşünebileceğimi düşünüyordum.
Geçti gitti...
Şu anda kalmak çok zor...
Zamanın şimdi "şu an" olmadığı bir zaman dilimi yoktur.
Yaşam şimdidir.
Yaşamın şimdi olmadığı bir an asla olmamıştır ve olmayacaktır.
Bunu en iyi çocuklar bilir.
Saatleri öğrettiğim ;
Bir çocuğa saat kaç diye sormuştum.
Söyleyemem demişti.
Saatin kaç olduğunu biliyorsun neden söyleyemiyorsun dedim.
Yelkovanı göstererek; durmadan hareket ediyor dedi ....
Bi Dursa söylerim demişti.
Bende o zaman " şimdi" dediğimde durduğu yeri aklında tut ve söyle dedim...
Tamam dedi...
Söyledi ama yanlış söyledi :)
Saatleri öğrenememiş...