kült film olurlar, milletin hastalıklı arzularını doyurup, yarım yamalak zevklerini doyururlar. insanlar bu filmlerdeki karakterlere kendilerini benzetmeye pek bir hevesli olur. içlerindeki mana saçma sapan ellerde boşaltılmasa aslında gayet güzel filmlerdir. dediğim gibi, hastalıklı filmlerdir bir kere, bünyeye bile bile hastalık enjekte etmek kadar huzur veren bir şey var mıdır bu yüzyılda? elbette bu yazdıklarım, kalabalık bir şehrin gürültüsünde kendi sesini dahi duyamayan kişiler içindir.
şizofreni 2-3 kişilik değilidir kendi dışında hayali arkadaşlar veya halüsilasyonlar görmektir ve genelde genetiktir .
gizli pencere
akıl oyunları
dissosiyatif kimlik bozukluğu insanın kendi kişiliğin başka isimlerle değiştirmesidir .
kimlik
beyza nın kadınları
dövüş klübü
bunlara örnek olabilir .
disosiyatif kimlik bozukluğu ile şizofreninin kaşırtığı başlık
ankette gördüğümüz çoğu filmin şizofrenlikle alakası olmadığı için düşündürmüştür. sadece ankete katılmak için mi yazıyoruz, sadece götümüzle mi izliyoruz bilemedim şimdi. bildiklerim:
gösterimdeki pek çok türk dizisi bence hepsi şizofreniktirler alın kumandayı elinize akşamları 10dk lığına bir kaç tanesine bakın karakterler kendikendilerini konuşur dururlar hatta bazılarının zihinlerinden geçenler bile fonda duyulur.
