cevabı çok zor olmayan sorudur. belli güçlerin fenerbahçe üzerinde etki kurmak istemesinden dolayı ortaya atılmış yaygaradır. çeşitli ihaleler ve parasal sorunlardan dolayı gelinen noktada fenerbahçe ye verilecek en güzel ceza yalnızlaştırmak olduğunu düşünen taraflar her türlü basın ve hukuk araçlarını kullanıp bir linç kampanyası başlattı. dikkatinizi çekmek isterim gezi parkı döneminde tekrar patlak veren soruşturmada eylemlere kitlesel destekte bulunan fenerbahçe ve beşiktaş kulüplerinin adı geçmiş ve diğer takımlar temize çıkmıştır. yaratmaya çalışılan gündem değişikliği bu dönemde tutmamış aksine eğer karar onansaydı ters tepki alacaktı bundan dolayıdır ki üstü örtüldü ertelendi. kapalı kapılar ardında oynanan tiyatrolar artık tutmuyor da diyebiliriz.
özellikle 2011-2012 sezonu olmak üzere, maçlardan önce çıkan haberlerle, maçlardan önce alınan veya alınması öngörülen kararlarla takım üzerinde psikolojik baskı uygulanıp başarısız olması sağlanmıştır. bilindiği üzere şike olayı tamamen dinleme şikesidir. gerçekleşmiş herhangi bir olay ya da suç yoktur. herşeyden önemlisi delil yoktur, herhangi bir para transferi yoktur, kulübün hesaplarında bi usulsüzlük yoktur. örnek vermek gerekirse ben x bir şahsiyeti arayıp "şu maçta ne yapsak acaba? y takımı gitmiş bu kadar para vermiş biz de mi versek" dediğim anda ben olayı gerçekleştirmiş sayılıyorum. bunun suç sayılması da 6222 no lu kanunla birlikte gerçekleşti. o kanun çıkarken de Fenerbahçe lehine olduğu iddia edilmişti, o yasaya gs itiraz etmişti ve ilk kez de gs yararlanmıştı ( fatih terim in cezasının ertelenip Kadıköy e çıkması ). olay tamamen telefon konuşmalarının suç sayılmasından kaynaklanıyor. bu sebeplerden dolayıdır davada başka takımların ceza almasının gündemde olmaması. baktığın zaman şike birileriyle yapılır, bir takımla ya da teknik direktörle veya başkanla. velhasıl kelam olayın uzatılması da psikolojik baskıdır. aziz yıldırım ın çıkıp açık açık konuşamamasının sebebi de Yargıtayın kararı bir türlü açıklamamasıdır.
