Hayatın anlamını şiirlerde ki o güzel imgeler de bulmaya çalışan erkeklere neden gay yada ılık erkek muamelesi gördüklerini anlamıyorum. Nasıl ki Başka bir erkek bu anlamı arabaları severek buluyorsa diğeride aynı amaçla farklı anlamlar Bulma derdinde..yani sırf birbirimize benzemiyoruz diye başkalarını neden böyle kötü, çirkin yaftalamlara maruz bırakıyoruz. Hepimizin derdi aynı yaşama tutunma derdindeyiz. Birbirimizin hayata karşı ümidini kırmayalım..
üreten insan yazar. yaratıcı insan üretir. insan dediğin hep üretir.insan, edebiyat da üretir başka şey de ancak insan olmanın gereği üretmektir. edebiyat da bunun en güzelidir.
Şiirin konusunu baz alarak farklı yorumlamalar yapmak mümkün fakat kafiye seven bir kafanın yavan olabileceğine pek ihtimal vermem. Ayrıca, teması aşk olan şiirlere de taşağım girsin.
duygularını kaleme alabilen, edebi yönü olan her erkek şiir sever...
kimisi türkülerin sözlerinde bulur kendini kimi edebiyatın içinde...
ama bir şekilde ulaşır şiire...
Siir seven erkegi kadini duyarli oldugunu dusunuyurum ancak bazi yaratiklar siiri misinaya takilmis yem olarak kullanir.Siir seviyor diye karekterli zan eder oysa taniyinca ne pislik oldugunu insanliktan haberi yoktur.
ömrü hayatımda hiç olmadığım, olan erkeğe de tiksintiyle bakmamı sağlamış durumdur.
şiir dediğiniz nane özgüvensiz, zavallı, leş karakterli, gidip bir kızla konuşacak cesareti olmayan sünepelerin yazdığı bir şeydir. bu şair gerizekalılar bakıp bakıp iç geçirdikleri karıların arkasından uzun uzun şiir yazarlar. hakiki erkekler ise o karıları takarlar koluna ortamlara akarlar. bu şair olacak salaklar da başlarını avuçlarlarlar. allah bunların durumuna düşürmesin kimseyi.
erkeklerin şair olması bir zavallılıktır arkadaşlar. şairliğe özenmeyin yoksa hayatınız sikilir.
seni anlamak istemiyorum diyen bir kitabı okumaktan vazgectigimi belirttiğim hiç gönderemiyecegim bir sarı zarflı mektuba, hiç yazmayacağım eksik şiirleri bıraktım.
mutluluk belki üzerinde gezilmemis taze yağan karların görüntüsünü sıcak pencere kenarında korunaklı izlemek diyenlere inat soğuk yüzümü kızartan serpintinin bana şömine ateşini hatırlatmasıydı.
çok şarap icilmis anıların zemininde hayali şarkılar dinlemeye meyilli kulaklara, sevda yutmuş sözcükler söylerken, kuyudan çıkarılan
kocaman ciddi bakışlar kızar,
alıp giden ırmağın ışıltısında
rakıya balığa karışmaktır yaşamak
aşkından bir bardak suda sarhoş olmak
ve inadına boynundaki ter kokusunda kaybolmak
sevgili
umut sende yaşam sende
ne güzeldi hem kalmak kalbinde.