ne gariptir ki bir çok insan tarafından ayrı bir varlık olarak algılanır. şeytan bazı şeyler için kullanılan sembolik bir kelimedir. aynen yasak elma da olduğu gibi, yasak olan tabii ki elma değil, elma cinselliği işaret eder. yasak elma da adem le havva nın sevişmesini sembolize ediyor.
"şüphesiz gizli toplantıların fısıldaşmaları (kulis), iman edenleri üzüntüye düşürmek için ancak şeytandandır. oysa allah ın izni olmaksızın o, onlara hiçbir şeyle zarar verecek değildir. şu halde mü minler, yalnızca allah a tevekkül etsinler." *
ilk milliyetçi..
'beni ateşten, onu çamurdan yarattın!, ben ondan daha hayırlıyım!' ** sözüyle ümmet olma bilincini yıkmış, allah'ın emrettiği kardeşlik ilkesine ilk başkaldırıyı yapmış ve ilk kibir de onundur.
kibir öz kardeşidir..
unutmadan; dine ve müslümanlara çamur atıp "benim kalbim temiz" söylemini de sık sık tekrar edendir aynı zamanda...
günümüz dünyasında; bir çok parçalara bölünmüş ve bazı insan vücutlarında yerini almış, tek derdi "yaşamak" olan insanlara eziyet ederek güçlenen varlıktır.
Şeytan için yazılmış bir metin geldi bana e postayla. paylaşayım dedim:
*Tanrı yeryüzünü "Lahana, Karnabahar, Ispanak" gibi çeşit çeşit yeşil
ve sarı sebzeyle donattı. "insan" sağlıklı ve uzun hayatlar yaşasın diye.*
*Bunu gören Şeytan McDonald's'ı yarattı. McDonald's ise 99 centlik iki
katlı Cheeseburger' i icat etti. Şeytan insan'a dedi ki; "Yanında
patates, cips ister misin?" Ve insan dedi ki; "Süper boy olsun!"
Böylece insan kiloları almaya başladı.*
*Ve Tanrı sağlıklı yoğurdu yarattı. Kadın onu yesin ve bedenini Adam'ın
beğendiği boyutlarda tutsun diye.*
*Bu sefer Şeytan, yoğurdu dondurdu. Çikolata getirdi, fındık getirdi.
Yoğurdun üzerine konacak parlak renkli şekerler getirip serpti. Ve
Kadın da kiloları almaya başladı.*
*Ve Tanrı dedi ki ; "Şu taze salatamı bir deneyin"*
*Bunun üzerine Şeytan kremalı hazır salata soslarını icat etti, üzerine
salam ve dilimlenmiş peynir parçalarını da ekledi. Sonra tatlı için
dondurmayı çıkardı. Ve insan daha da kilo almaya başladı.*
*Ve Tanrı bu sefer dedi ki ; "Sana sağlıklı sebzeler verdim. Onları
pişiresin diye zeytinyağı da veriyorum"*
*Ve Şeytan, Cracker Barrel'dan tavukla kızarmış biftek getirdi. Öyle
büyüktü ki, kendi ayrı tabağı bile vardı. Ve insan kiloları yüklendi,
kötü kolesterol tavanı delip çıktı.*
*Ve Tanrı, koşu ayakkabılarını yarattı ve insan bu fazla kilolardan
kurtulmaya karar verdi.*
*Ama bu sefer Şeytan, kablolu TV'yi yarattı, uzaktan kumandayı yarattı.
Öyle ki, insan TV1 den TV2 ye giderken bile yerinden kalkmadı.*
*Ve Tanrı patatesi yarattı. Besinle dolu, doğal olarak, yağ düzeyi
düşük, sağlıklı bir sebze olsun istedi.*
*Sonra Şeytan geldi ve patatesin sağlıklı kabuğunu soydu attı.
Nişastalı gövdesini çabuk çabuk kesip, derin tavada katı yağ ile
kızarttı. içine banıp yensin diye de kremayı icat etti. *
*Ve insan uzaktan kumandasına sarıldı, kızartılmış patatesini kremaya banıp
yedi. Yedikçe kolesterole battı. Ve şeytan baktı, iyi olduğunu gördü.
"iyi oldu" dedi...*
*Ve Tanrı içini çekerek baktı, düşündü ve "by-pass" cerrahiyi yarattı...
Bunu gören Şeytan da "Sağlık Sigortası Şirketlerini" getirdi! *
büyük savaşı kaybetmesi üzerine resmi tarihte (kutsal kitaplar) her bi bokun sorumlusu olarak anılmıştır. işin aslı sadece tanrının rakibidir. tanrının kuralları vardır, her şey için bir kullanma kılavuzu üretmiştir. uymayanlar için ise sistematik bir şekilde cezalandırılır. şeytan ise kullanma kılavuzlarını reddeder. ona göre içten gelen bir dürtüyü denetlemek anlamsızdır. kuralsız anlayışı nedeniyle lanetlenmiştir ancak öldürülmemiştir. çünkü bir model ve korkutma aracı olarak tanrının işine gelir yaşaması. cehennem tasvirleri ise yine resmi tarihin söylemidir. işin aslı cennetten pek farklı bir yer değildir. işkence ve zebaniler kazanan komutanın politik aygıtının söylemleridir.