israil tarafından saldırıya uğrar ve topraklarını kaybederlerdi. sonra bize suriye'liler değil de bunlar göçerdi. biz de iyi niyetimize alırdık ancak içlerinde gerçekten sıkıntılı insan sayısı fazla. bir ırktan(milletten) bu derece sıkıntı çekip bu derece metanetli kalabilen başka bir ülke bilmiyorum. halen faşist, ırkçı derler.
Doğuda komşumuz amerika veya ıngiltere olurdu.sonra kürtler siyah ve beyaz kürtler olarak mücadele ederdi.sonra manda yönetimine karşı mücadele ederlerdi.sonra ülkede kurulan krallığa karşı mücadele ederlerdi.her halikurda türkiye zararlı çıkardı.yaşanan örnekler için bakınız ırak,iran,suriye,mısır,libya,tunus.epey tanıdık geliyor.
Güneydoğu'da Suudi Arabistan tarzı bir Kürdistan olurdu
Bunlar da aşiret kavgaları,kan davaları, çocuk gelinler,berdel, beşik kertmeleri ile o hayalini kurdukları bokistan'a kavuşurlardı
Ayriyeten kürtçülerle omuz omuza takılan sosyalist ve feministleri çok güzel günler bekliyor olurdu sosyalistleri kafir diye öldürür bağ benim belletirim,am benim dilletirim diyen feministlerin bağını da bu dinci tayfa belleyecekti amını da dinci tayfa dilleyecekti
Hoş şimdi kekoların durumu çok mu farklı değil türk Hizbullahı olarak bilinen örgüt Diyarbakır merkezlidir ve Kürt Hizbullahı olarak da geçer hala aşiret, aşiret konfederasyonu,tarikat ve cemaat üretimi gırla daha düne kadar tavuk kümeslerinde tecavüz edilip öldürülen kızların isimsiz mezarları vardı güneydoğu da töre cinayeti bilmem ne tipik klasik bir Ortadoğu toplumu işte biz de zamanında bunların yoğun olduğu yerleri almayıp veya alıp bunları adam akıllı eğitemediğimiz için tipik bir Ortadoğu ülkesiyiz hala menzil,halveti bilmem ne bir sürü tarikat üretiyorlar Atatürk ilke ve inkılaplarıyla gelişmiş bir türk ulus devleti olmak varken sırf bunları eğitmeyen zamanın yönetimi yüzünden bir din devletinde yaşıyoruz coğrafya kaderdir derler yalan amk coğrafya kederdir kederlidir, coğrafya ızdıraptır birkaç kilometre daha ötede Bulgaristan'da doğmuş olsaydım ne bu kekolarla karşılaşmıştık hem de Avrupa Birliği üyesiydik
Son olarak sizi Irak'tan ülkeye doldurup bu medeniyetsizliği ülkeye yaymanıza sebep olan siyasileri sikiyim.
şeyh said kıyamının başarılı olması mevzu bahis değildi. zira, hadiseler tamamen devletin kontrolünde ve şeyh said'in en yakınında bulunan askeri istihbarata mennsup kişilerce kışkırtılmıştı. şeyh said'in niyetinin islam'ı hakim kılmak ve dinsiz siyasetin, zararlarını bertaraf etmekti . ancak, yanındakilerin tümünün bu niyette olduğunu söylemek güçtü. bu ayaklanma cumhuriyet hükumetinin kendi başarısızlık ve acizliklerini örtmede bir perde olarak kullaanılmıştır. zira m kemal ve ismet, 1925 öncesinden beri, kazım paşa'yı, kerkük konusunda sıkıştırmaktaydı. paşa'nın hatıralarında yazdığına göre, m kemal, bunu kendisinin askeri ve siyasi kariyerini bitirmek amacıyla yapıyordu. zira, ordunun durumu istiklal harbi'nden de kötüydü. şeyh said, hadisesi, kuzey ırak konusunda ingiltere'ye karşı bir hareket (ilhak gibi) yapmasına imkan olmayan cumhuriyet hükumetine tarih önünde bir bahane vermiş, daha doğrusu, rejim, yandaşlarına, kerkük ve musul'u alacaktır ama şeyh said meselesi bizi oyaladı propagandası yapmıştır.