Gelecekten haberler veren biriymiş, ölmüş, allah ameline göre muamele eylesin
Neml suresinin 65. Ayetinde der ki;
“Göklerde ve yerde gaybı Allah'tan başka kimse bilemez"
prens charles'ın müslüman olduğunu iddia etmiş merhum.
reha muhtar ile şu diyaloğu meşhurdur
--spoiler--
r.m: prens charles'ın müslüman olduğu doğru mu ?
ş.n.k: doğru. hatta adını ''hüseyin'' koyduk.
r.m : bunula ilgili kanıtınız var mı peki ?
ş.n.k: var ama söylemem.
r.m: o zaman inandırıcılığını kaybedersiniz.
ş.n.k: sen müslüman mısın peki ?
r.m: tabi ki de.
ş.n.k: o niye müslüman olmasın o zaman ? oruç, namaz, hac, zekat gibi ibadetlerin çok azını gerçekleştirmişsindir. yanlış düşünmüyorum değil mi ?
r.m: doğru düşünüyorsunuz.
ş.n.k: işte sen ne kadar müslümansan, p.charles da o kadar müslüman.
r.m : anlamadım.
ş.n.k: anlayan anladı.
--spoiler--
bir sözüne hak vermiştim.* kızıl ordu o kadar mağrur idi ki eğer gökyüzü düşse onu süngülerimizle tutarız diyorlardı. ama o ordu tek mermi atılmadan darmadağın oldu*.
tasavvufçuları herkes anlayamaz. mürit, mürşidinin karşısında iki büklüm de olur, havada uçarak takla da atar. tasavvufun olayı budur zaten, mürşidini severek ona bağlanmak, ardından onunla bir olup hakk'a yürümek. şeyh nazım kıbrısî'yi fazla bilmem. bildiğim tek bir şey varsa, o da merhumun herkese güler yüzlü bir insan olduğuydu. hep gülerdi. 'gülen adam' denirdi onun için. nur yüzlü bir ihtiyardı.
son devrin çakma şeyhlerinden. Allah rahmet eylesin diyenler muhtemelen iyi bi halt olduğunu düşünerekten öyle diyordur. Bu adamın fethullah gülen'den farkı yoktu. sadece onun kadar etkili değildi. Allah böyle saptırıcılardan arındırsın islamı.
şimdi ben müslümanım ölenin arkasından konuşmak inancıma ters diyeceğim ama bu zat ölmüş insanların arkasından o kadar konuştu ki bende iki çift laf edeceğim. hiç üzülmedim ölümüne.