pek iyi niyetli durmayan şevval sam beyanatı. elbette ki başörtü bir tekstil ürünüdür.
fakat şevval sam bunu bir tekstil ürünü olarak görürken bir müslüman bunu bir tekstil ürününden daha fazlası olarak görür. rabbinin emrine riayet etmesi için kullandığı vasıtadır o.
şimdi burada şevval sam inancıyla asla ve asla yargılanamaz. amma ve lakin, durup dururken "bu benim için tekstil ürünüdür" demek, melih gökçek'in atatürk o.ç. provokasyonu ile eşdeğerdir.
sanki gökten zembille mi iniyor bu başörtüsü, tabi ki tekstil ürünüdür. o kutsalsa kilot daha kutsaldır. daha mahrem yerler kapatıyor.
edit: anamm bi de eksiliyolar ha, sizin başörtüler nereden geliyo be. çok merak ettim nolur bi cevap verin. gökten mi iniyo?
yanlı medyanın kes-küçült-karala sloganıyla icraa ettiği eylemdir. ve şevval sam zaten basın açıklamasıyla belirtmiş öyle bir söylemde bulunmadığını. kaldı ki dedi; ne desin mahmut mu desin başörtüsü tahtadan, demirden üretilmediğine göre...
"parça" kelimesine anlam yüklemeden bakılırsa kimsenin hassasını kutsalını falan zedelemeyecek bir söylemdir. söz konusu kelime burada "seni pis fakir garson parçası" tanımlamasındaki parça anlamında değildir. kadın direkt, kendi, gerçek anlamında parça demiş; "tekstil sektörü ürünlerinin bir parçası." kapiş?
twitter'dan copy paste olan ''bezdeki ruhu görecek imanın yoksa bayrakta sana tekstil parçası olarak görünür.'' sözünü sözlükte görmesek iyiydi. sonuçta kendi düşüncelerimizi paylaşıyoruz, değil mi canlar?
neyse. şevval sam son derece haklıdır. başörtüsü, türban adına her ne derseniz, birilerinin siyasette yükselmesine basamak olduğu sürece tekstil parçası olmaktan öteye geçemeyecektir.
bayrakla kıyaslayanlara oha demeyi bir borç bilirim.
Şevval Sam'ın Maraş'ı işgal eden Fransız askerlerini alkışlaması ve desteklemesi gerekir. Fransız askerleri Maraş'ta "Burası artık Türklerin değildir. Fransız memleketinde peçeyle gezilmez" diyerek kadınların peçelerini aşağı indirmiştir. Şevval Sam'a göre bu olay, tekstil parçasının aşağı indirilmesidir. Fransız askerlerinin bu tutumuna karşı çıkan Sütçü imam ve diğer yurtseverler, bir tekstil parçası için Fransız askerlerine karşı gereksiz mücadele başlatmıştır. Bir tekstil parçası sebebiyle modanın kalbi Paris'ten gelen çağdaş asker ve subaylara silah çeken Sütçü imam, tekstil meselesini fazla abartmıştır. Dünyanın hangi ülkesinde işgalci güçlere bir tekstil parçası sebebiyle karşı konulmuştur ki? Sütçü imam ve arkadaşlarının yaptığı barbarlıktır. Bu barbarlık ve vahşet neticesi Maraş, işgalden kurtularak kahraman ünvanı almıştır.
özgürlük yok mu bu ülkede yani? istediğini söyleyebilir, bölücülük yapmıyor ya. nasıl senin başörtü takma özgürlüğün varsa milletin de ona tekstil parçası deme özgürlüğü var. karışma bakalım.
şaşılacak şey. tekstil parçası değil o, gökten indi. yoksa öyle fabrikalarda filan üretilmiyor yani. bir de sanatçı olacak, ne kadar da cahil.
hocam manyak mısınız siz allasen? kadın iki buçuk sayfa konuşuyor içinden bir cümleye takılıp tartışıyorsunuz. allah akıl fikir ihsan eylesin. aslında bir bakıma haklısınız da şu görüntü gösteriyor ki gerçek anlamda bir tekstil parçası değil. kafaları örtmenin yanında zihinleri örtmek, mantığı köreltmek gibi ilginç etkileri de var. bu bağlamda fizik kurallarının açıklayamadığı güçleri olduğuna inanıyorum.
cahil bir kişi söylemidir. üzerinde durmaya değmez. bazılarına bişey anlatamazsın, anca toprağın altında uygulamalı öğrenecek bazı şeyleri ne diyelim. yormayalım kendimizi.
bunu müslüman bir ülkede söylemesi tamamen tahrik amaçlı. ne düşündüğü bizi ilgilendirmiyor. isterse tuvalet kağıdı benzetmesi yapsın. amaç ortada ve sinir bozucu.
gerek bayrak gerekse baş örtüsü 'mana' aleminde kutsaldır.. en nihayetinde tekstil ürünüdür. fakat olaylara verdiğimiz tepkiler olayın kendi etkisi değil o olayı algılama şeklimizdir ki hangi açıdan baktığımızla değişir.. şevval sam'ın da hangi anlamda bu sözü söylemiş olduğuna bakmak gerek. lafının başını sonunu da dinlemek gerek. fakat insanların kutsalların da kötü söz söylemek ayıptır. hatta islam dinide başkalarının kutsallarını saldırıyı yasaklamıştır. özetle: davranışlarımızı olay değil olayı algılama şeklimiz belirler. bu söze katılan da olabilir katılmayan da. en doğrusunu şevval bilir ne demek istediğini.
gereksiz ve saygısızca konuşma olmuş. bez parçası diyecekmiş herhalde, ağzına kadar gelmiş sonra vazgeçip tekstile döndürmüş olsa gerek lafı, zira "parçası" kısmı edilmiş.
yeteri kadar yazılmış, ama sen birilerinin önemsediği başörtüye bu şekilde bakarsan başkası da bayrağa ya da sancağa "tekstil parçası" der. hepsi de neticede gerçekten tekstil parçalarıdır, ama onları önemli kılan onlara atfedilen simgedir. yoksa bayrak polyester olduğu, sancak pamuk olduğu, başörtüsü de akrilik olduğu için değerli değildirler. sen söylersen başkası da söyler, işin boku çıkar.