Faşist saldırıya kurban gitmiş bir Kürt vatandaşımızdır. saldırıya bakılırsa polis&ülkücü işbirliği var buda ister istemez "kahrolsun faşizm" dedirtiyor... başımız sağ olsun.
pisi pisine ölmüş gencecik bir çocuk...
sanırım altan erkekliydi, bir tiyatro oyununda şöyle bir laf etmişti; yaşamak tek marifetiniz, biraz özen gösteriniz...
eh be ülkemin güzel gençleri, ne zaman anlayacaksınız yaşamanın, nefes alabiliyor olmanın kıymetini..
neyin uğruna tüketiyorsunuz güzelim zamanları, vatan, millet, faşizm, sosyalizm, ülkücülük, devrimcilik...
bıraksaydın ya şerzan kardeşim, hayatı ıskaladın farkında değilsin...
bak bugün öğrendim batmanlıymışsın, bilirsin batmanın kavurucu sıcağını, bilirsinde öldün be kardeşim...
artık bir yaz akşamında diyarbakır caddesine elinde karpuz çekirdeğiyle turlayamayacaksın, yorulduğunda endüstrinin önünde banklarda oturamayacaksın, sanat sokağında oturup gelen geçen kızları kesemeyeceksin, sevgilini koluna takıp madoya gidemeyeceksin, academy'e gidip arkadaşlarınla batak çeviremeyeceksin, esentepe de piknik yapamayacaksın...
kısacası olmayacaksın, ardından bir sürü sik kafalı çıkacak ortaya, kimisi oh oldu geberdi piçdiyecek, kimisi kahrolsun faşizm kalıbına sığınıp devrim şehidi ilan edecek seni..
oysa kimse bilmeyecek, ekmek su'dan önce bir tutam sevgiye ihtiyacımız var, neyimiz var ki neyi paylaşamıyoruz..
öbür tarafta göreceksin şerzan tanrı sevgidir...
bu ülkede ırksal ayrım yapılmıyor diyen ülke realitesinden uzak kişilerin yüzüne vurulan bir tokatdır bu kardeşimizin haince katli.bu ülkede devrimci demokrat ve yurtsever gruplar ezilen halklara bir mesajdır resmi ideolojiden verilen ya asimile olursun ya bizden olursun yada seni öldürürüz diye devletin polisi de bu sözün uygulayıcısıdır kurşunuyla, gazıyla ama bilmezler biz bir ölür bin doğarız biz halkız.
türkiye'ye tekrardan polis-asker ve ülkücü parelelliğini/ bağını/ diyalogunu/ işbirliğini gösteren üzüntü veren ölüm. ogün samast'ın yanındaki kahraman polis bakışlarını unutamıyorum. gene nöbetteki uykunun cezası olarak elde patlayan el bombalarını, ceylan önkolları da unutamıyorum. bu,ilk ölüm değil. son olacak gibi de durmuyor. top, devlette! suçlu, devlet! faşizan tavırların içselleştirlimesi suç! devletin adilliğine inanmayan beyinler nasıl travma yaşamasın? bunun yanıtını versinler önce. sonra adaletten bahsedebiliriz belki.
birisi daha gitti. devletin kurşunlarıyla. çözüm çözümsüzlük zincirine hapsolmuş. bürokratlar yerini garantileme derdine düşmüş. ölen ölmüş şekliyle. ne de olsa balık hafızalıyızdır ya. unuturuz demi. kapatalım bu ölümlerin üzerini. düşündürmeyelim kimseyi.
ülkenin en huzurlu şehrinde huzur namına bişey bırakmayan sürü içinden sadece bir koyundu bu. ayrıca onlara karşı çıkanlar da faşist değil yurdum insanıdır. benim bayrağıma vatanıma küfreden kişi kahraman oluyorsa yurdum insanı da faşist oluyor. medyanın bu kadar yanlı olduğu başka hiçbir olay görmedim duymadım. vatan savunmak bayrak savunmak faşistlik olduysa vay halimize..
vefatından önce kendisi hakkında bi şeyler yazmıştım; buyrun (bkz: #8058551) ..
hayata elveda demiş gencecik bir fidanın arkasından bir yandan çokça şeyler söylemek geliyor insanın içinden... bolca süslü kelimeler kullanarak söylenmiş anlam ifade etmesi beklenen iç içe geçmiş kelimeler yığını. kürt olması ya da türk olmaması yaşadığınız acıyı etkiliyor mu bilemiyorum. etnik köken kavramına bağlığınız insanlığınızı alıp götürmüş gibi geliyor zaman zaman. insanlığınızın kayıp gitmesine mi daha fazla üzülmeli yoksa gencecik bir yiğidin yaşamdan kayıp gitmesine mi, seçim yapmakta zorlanıyorum.
ölüm; klasik bi tabirle bir son değil, başlangıçtır. bizim için ayrı bir acının, hüznün, kederin; kendisi için sonsuzluğun; sizler için de kaybetmekten bıkmadığınız insanlığınızın ayrı bir başlangıcı. kendisi hakkında yazılacak "belki"ler biraz olsun söylenilmeyi bekleyen tümceleri yürek dışına itebilir. belki özlüyordu, belki verilmiş sözü vardı, belki belki belki ... ama acıyı ve hüznü ne "belki"ler ne de kelimeler ile ifade edebilirsiniz. üzülürsünüz en fazla kendinizce, ama dökemezsiniz kelimelere. ben dökemiyorum.
faşizmin aramızdan aldığı kocaman bir değer. umarım son olur bu ölüm lakin şerzan olmaya gönüllü binlerce yiğidimiz daha var. hiç kimse faşizm çığırtkanlığı yapmasın.
hepimiz kürtüz, hepimiz şerzanız edebiyatı yapmayı bir kenara bırakıp ölümü üzerine ezberden yorum yapmayı kesmemiz gereken gençtir. türkiyenin hemen her ilinde varolan kürtlere bir şey olmuyor da birkaç kişinin ismi niye dilinize pelesenk oluyor anlamıyorum.
gençmiş, fidanmış, hayalleri varmış, babası şunu demiş, bunu demiş iyi güzel de, kimse de oturduğu yerde kurşunlanmaz. kürt diye öldürülmüşmüş. kürtlüğü alnında mı yazıyordu. ortalıkta ben kürtüm diye dolaşıp ayrımcılığın alasını yapanlarınki faşistlik değil mi. iyi be kendi memleketimizde kendimizi azınlık durumuna düşürüne kadar zor edin, devam edin gençler.
tabiidir ki bir gencin ölmesi yürek yakıcıdır.
lakin hemen malum sol ve kürtçü güruhun bu gencin cenazesi üzerinden propaganda yapması benim canımı sıkan konudur.
bu güruhlara artık akıllı olun deme zamanı çoktan gelmiş ve geçmektedir.
yeter artık solcular komünistler kürtçüler bıktık sizin bu martavallarınızdan deme zamanıdır.
faşist değilim ülkücülerden nefret ederim liberalleri öldüresim gelir. ben sadece atatürkçüyüm o yüce insanın çok güvendiği türk gençlerindenim.
madem kürt diye öldürüldü neden sadece o öldüde diğer ikisi sağ bana bunu açıklayınız.
neymiş berfin coğrafyasıymış . senelerce coğrafya dersi gördüm böyle bir coğrafi terim hatırlamıyorum. 2000 şerzan hakkaride uyarı mitingi yapmış. siz kime düşmansıız ulan kepazeler diyesim geliyor hepsine. bunu savunanları tek tek karşıma oturtup dertlerini dinlemeyi hepsine hatalarını anlatmayı diliyorum allahtan. geç olmadan hatalarınızdan arınıp ulu önder gazi mustafa kemal atatürk'ün bize emanet ettiği bu vatana sahip çıkalım arkadaşlar hep beraber. sizin gibi düşünen insanlar yüzünden kusura bakmayın ama o istiklal ve çanakkale şehitliklerinde yatan dedelerimizin kemikleri sızlamaktadır.
ne mutlu türküm diyene.
eksileyebilirsiniz benim açımdan hiç bir sakınca yoktur. ama lütfen yazdıklarımı okuyup bir kere düşününüz.
üzerinden sevgisizlik naraları, vay efendim faşistlik argümanları üretiliyor. sanki şahıs elinde çiçeklerle ölmüş gibi, her zaman ki gibi.
şahıs; taşlı sopalı bıçaklı kavgada vuruldu. neden? yoldan geçtiği için mi? neden? otobüste otururken serap eser gibi bir molotof kokteyli ile mi öldü ? hayır.
bir kızı zorla alıkoymak, bir kız ile zor kullanarak beraber olmak isteyen pkk yandaşı güruha karşı koyan ülkücü ve kemalist gençleri sindirmek isteyen gruba ateş açıldı, şerzan öldü.
başkası da ölebilirdi. ama orada ölecek olanların hiç birisi aynen şerzan gibi masum değildi. şerzan da değil.
ama serap eser masumdu. pkk tarafından kurşuna dizilen öğretmenler, doktorlar masumdu. kapkaç kurbanları, tinerci çocuklar tarafından öldürülenler masumdu.
şerzan değildi.
şerzan aradığını buldu. "demokrasi" ve "insan hakları" gibi üst üste giydiği maskeler serseri kurşun karşısında korumadı, öldü.
organları da kimseye hayat vermedi. kimse organlarını falan bağışlamadı.
polemiğe gerek yok. hayatta herkes aradığını bulur. sen bir genç kızı zor ile "kaldırıp" , "kapatmaya" çalışacaksın; kimse sana "gık"ını çıkartmayacak.
orası "dağ başı" veya "güneydoğu" değil. 12 yaşındaki kızlara parasını verip (başlık parası) tecavüz edebileceğiniz bir yer değil. "muğla". yani türklerin yaşadığı bir şehir. yani haksızlığa karşı durulan bir şehir. yani kabile, feodal düzenle ensest evlilikleri adet edinmişlerin doğal gördüğü "kız kaçırma", "kız kapatma" gibi olayların hiddetle karşılandığı bir şehir.
siirt değil.
daha evvel görmedik mi aynı senaryoyu? kimsenin üniversitesinde olmuyor mu zorla sahip olunmak istenen kızlar? görülmüyor mu zannediyorsunuz dağdan inmeliğiniz?
sonra?
birisi öldü.
neden?
birisi nefsine hakim olamadı, kızın tekine tecavüz etme isteği duydu diye.
kız istemiyor? kaçırılır, zorla alı konur. mantık bu.
o sizin feodal bakış açınız. türkler öyle yapmaz. kusura bakmayın. öyle yapmaya çalışana da tepki koyar gene kusura bakmayın. kimse sizin kardeşlik yalanlarınız yemiyor artık. herkes görüyor ne olduğunuzu.
şerzan ölmüş.
ibret olur da şehir de dağ geleneği sürdürmeyi kesersiniz belki.
alt kimliği üzerinden salya sümük ağlanılan kişi.
herkes ölen kürt genci şeklinde yazmış, çizmiş. bir allahın kulu da çıkıp dememiş ki "ölen tc vatandaşı" ya da "ölen vatandaşımız"...
neden?
işte bu kürdün öldürülme sebebi bu noktada ortaya daha bariz bir şekilde çıkıyor.
darısı diğer kürtçülerin, bölücülerin başına...
okulda resmi pankart yapılıp bütün orospu çocuklarının toplaşıp muğla faşizme mezar olacak diye bağırma sebepleri. bütün suçu faşitlere yıkma çabasında olan bir grup insancık. olay karıya kıza laf atmayla başlanan bir şey olsabirisi öldürülmezdi emin olun. bu olayların hepsi planlanmış şeyler.
Sevgili Batmanlılar, Nejla Hanım, Ömer Bey,
Şerzan ın güzel kardeşleri, başınız sağ olsun. Bugün 19 Mayıs Gençlik Bayramı, Bayram günü bir çocuğumuzu daha öldürdük... Baran Dursun, Fatih Cem inci, Çağdaş Gemik, Feyzullah Efe, Emrah Gezer gibi Şerzan Kurt u da kaybettik.
Gülen gözleriyle Şerzan misafirimizdi, onu koruyamadık bağışlamayın bizi....
Sevgili Şerzan, ne hayat ne bahar,
Ne Bayram.
Gurbet yüzler bıraktık biz sana,
Zalimlerin kurgusudur bu...
Gökten üç elma düşmez siz çocukların başına.
Susmanızı istedik...
Susturduk öldürerek,
Konuşamaz ölü çocuklar, ne Kürtçe ne de Türkçe.
Bugün bayram
Suskun kederler, yüzümüzde.
Unut bizi Şerzan...
1 Mayıs ta anacağız biz seni akasya zamanı,
Erguvanlar arasında kalacak yüzün,
Biz seni unutmayacağız Şerzan...
Seni vuran eşitsizliği ortadan kaldıramadık, düşmanlığı yok edemedik.
Seni koruyamadık Şerzan,
Muğla da orgeneral Muğlalı caddesinde 34. kurşunu düşürdük omuzlarına, seni pusulardan koruyamadık Şerzan.
Affetme bizi. Direndin yine ölüme. Bizi utandırmak için bayram gününü seçtin.
Sonra da organlarını bağışladın. Organların bir Kürtü mü, bir Türküü mü, bir Ermeniyi mi, bir polisi, bir öğretmeni mi kurtaracak hesap etmedin. Seni düşman gören sokaklarda...
Utandırdın bizi Şerzan...
Biz Türk anneler, Kürt anneler utanmak istemiyoruz artık.
Kardeş kavgasını bitirmek istiyoruz.
Şerzan ı duymak istiyoruz..." *
Sur Belediyesi tarafından anısına mahalleler ve köyler arası futbol turnuvası düzenlenen devrimci, yiğit genç. Sur Belediyespor bünyesinde düzenlenen etkinlik 9 Haziran Çarşamba günü başlayacaktır.
bazılarının ortalığı karıştırmak için kullandığı gençtir. mesela bu başlık altında ilk entry lere bakın ve son entry lere bakın. durumu çok iyi anlayacaksınız. işte bu derece şerefli insanlar var, ölü vücutlar üzerinden ses duyurmaya çalışacak kadar. bu derece namuslu insanlarsınız.
olayı farklı gösterip sesini duyurmaya çalışan baykuş ırkı mensuplarının aksine şu entry yi okumakta fayda var;
Işıklar içinde uyu güzel gözlüm benim. Gencecik bir fidanken sana da kıydı bu düzen. Yüreğinin güzelliği, nice canlarda yaşayacak o yürek bu dünyada çarpacak, sen rahat ol. Bizlerle ve arkadaşlarınla olacaksın, Ne güzel sen de adını Devrim tarihine böyle yazdırdın işte. uğurlar olsun hewalım.
