islam öncesi bir putun ismi olan allah’ın çöl teröristi bedeviler’i yola getirmek için sözde indirdiği ve aslında iktidarını pekiştirmek isteyen muhammed’in uydurduğu acımasız ve insan düşmanı kurallar bütünü...
Reis bi el atsa da şeriat düzeni geri gelse evet islam şeriatına karşı gelen islama karşıdır bu vesile ile düpedüz dinsizlik olan laikliği protesto ediyorum.
uygulanması için 1400 yıllık araştırmaların yetmediği ilkel kabile kanunlarıdır.
hala "araştırılsa" diyorlar ya!... lan bu ne? 1400 yıl içinde başarıyla tamamlanmayan araştırma kalmadı, aya roket attık, marsta robotlar halay çekiyor hala "araştırılsa" diyorlar! kuantum fiziği bile bir noktaya kadar aydınlatıldı, şeriat neymiş ki hala daha araştırma gerektiriyor?
neyi araştıracağız? araştıran araştırmış işte; afganistan'da, suudi'de, pakistan'da filan uygulanıyor. çok beğeniyorsanız silktir olup gidin...
Sözcüğün kökenlerine sarf-ı nazar edilirse Arap dehâsının kendini kelimelerde gösterdiği görülür. ırmak, nehir gibi bir suya çıkan yol demekmiş. islâm için su en kutsal şeydir. Sayısız âyette gökten indirilen su ve onunla yeryüzünün dirilmesi örnek verilmesi, abdest almak gibi şey ve bu kelimenin kökeni suyun islâm için çok değerli bir kaynak olduğunu gösteriyor. islam sanatında çeşmelerin ve hamamların gelişmesi boşuna değil 1926'a kadar uygulanıyordu
Eğer peygamber veyahut 4 halife dönemindeki gibi uygulanacaksa başımla beraber ama şu anki şekliyle islamla zerre ilgi ve alakası olmayan bir yönetim şekli.
kadınların kendilerini ikinci sınıf insan statüsüne koyan, babası kocası olmadan bir halt yapma hakkı bulunmayan, gökten inildiği sanılan kitabın allahın emri diye dayatılan bu sistemin gelmesi için büyük çaba sarfetmesi ayrıca ironik gelir bana.
her ne kadar temelde allah'ın kanunları olsa da
uygulamada zenginlerin, iktidar sahiplerinin, güçlülerin
mazlum halkın sırtına indirdiği kırbaçtan öte gidememiştir.
bence amacına uygun olduğu tek dönem peygamber dönemi, belki 4 halife dönemidir.
şeriat, 'dindar'zenginler için dinsizlik; fakir halk için din olgusu olan yerlerde uygulanamaz, uygulansa bile ebu lehebin elinde olan kırbaçtan farksız olur.
sonra da güç ve para sahibi ebu sufyanlara geçer iktidar olarak.
ve şeriat, ebu sufyan soyunun elinden, onların gibilerin elinden - ali oğullarının ve masum olan gariban halkın sırtına iner.
tarihte olmadı mı?
nice masum, hakikat arayan alim, hakkını arayan cesur, ekmek isteyen yoksul
hatta ve hatta ebuzer el gıfari, peygamber soyu hatta, şerri hükümlerle susturulup ezilmedi mi?
yukarıda biri de yazmış, yer ve gök arası allahınsa allahın hükmünün geçmesi gerekmez mi diye.
şerri mahkemelerde yargılanıp, işkencelerle etleri parçalanan ebu hanife
allahın hükmü ile mi yargılandı sence?
ya da şeriat döneminde zengin olan şu mervan hani, abdullah yada allahın hükmü ile mi zengin oldular yoksa başka halifenin akrabası kontenjanından mı?
eee o halde allahın hükmünü uygulayan taliban, el kaide filan cok güzel?
aaa onlar gerçek islam değil dimi? çok pardon.
bundan böyle şeriatın sağlıklı olarak uygulanabileceği tek yer insanın kalbidir.
yer ve gök arası allahın mülküdür, gelin o halde kalbinizi, kendinizi allahın kanunları ile yönetin.
sevmeyi ve merhameti kendisine farz kılmış olan yüce allahın kanunları ile.
kısaca ışiddir. burada tatlı su müslümleri atıp tutuyor ama ciddi anlamda hiçbir dönemede islam başa geldiğinde ışid tarzından başka bir düşünce getirmemiştir. suudi arabistan, iran, şu an hem sunni açısından hem de şia açısından bir rol modelken bunu görmeyip halen daha onlar gerçek islam diyenler var ya siz de aynı şeyi yaşarken onlar da size gerçek islam bu değil değip aynı şeyi yaşayacak.
yani şeriat gelince biri çıkıp da edip yüksel, yaşar nuri, ihsan eliaçık, caner taslaman gibi mantığı temele almayacak.cübbeli, ebubekir sıifil, nihat hatipoğlu, abdüaziz bayındır ve binlerce yıllık gelen geleneği hedef alacak ve bu öylesine köklü ki çoğu şey zaten tartışılmadan, akla mantığa uygunluğuna bakılmadan geçecek.
bugün islamda recm yok kuranda geçmiyor diyenler yarın ilk taşı atmak için sıraya girecek. bu örneği sadece mantığı anlatmak için veriyorum.
yani ülkeyi yönetenlerin suud kafasından veya molla kafasından bir farkı kalmayacak. şeriatın ne olduğu gerek okuyan için teoride gerek pratikte gören insanlar umarım bunu anlarlar.
ya lutfen su seriatin hirsizlik cezasini olsun alalim. ya kac market gezdim ayni zincirin subeleri. yok kardeşim tester parfum yok. atip gidiyorlarmiş. ceplerine. bebek arabasi yikanmis kurumaya birakilan hali. arabada birakilan esyalar. hep caliyorlar. istanbuldaki arkadasim 1 milyoncuya gitmis. adamlar paranoyak olmus diyor. oyuncak bolumune bak arka tarafa bak bilmem ne diye panik halde bagiriyorlarmis. musteriler gezerken. fazla degil. 2 o..c.. elini kesin bitsin su hirsizlik. ya kulagimla duydum 7 kisilik üniversite ögrencisi grupdan bir kisi dondurma dolabina yaklasti. diger kisi kamerayi farkedince gel gel kamera var diye bagirdi. bunlar üniversite ögrencisi bunlar gibilerinden okumuş olsa nolur anne baba olsa nolur?. aşşaglik pislikler.
Devlet burokrasisi hakkinda kapsamli bir cozum sunmaz. Sunamaz.
Eger Kuran'daki ogretilerden yola cikilarak, mantikli ve kapsamli bir devlet yonetim stratejisi olusturulabilece; ayni stratejiye insan akli kullanilarak, tartisilarak da ulasilabilir.
Eger devlet burokrasisindeki herhangi bir konu, Kuran'da gecmiyor ise ya da muglak ise ( orn miras paylasimi ) , o halde basvurulacak sey yine insan akli ve medeni bir tartisma zemini olacaktir. Aksi durumda devlet yonetimi "dogma" lara baglanmis olur ki, devleti geri goturen sey de budur.
Tartisilamayan, degistirilemeyen, yoruma ve carpitilmaya acik yasa, yasa degildir.
Bu sebeple hic bir din, devlet yonetimi icin esas alinamaz. Esas olan akildir.
Demokrasi super bir yonetim bicimi degil ama seriat hic degil. Zaten seriat devlet yonetiminin degil, hukuk sisteminin alternatifidir olsa olsa; o da vasat bir alternatiftir en iyi uygulandigi durumda dahi.
erkeklere genelde işlemeyen
kadınlara işleyen hede.
savaş ganimeti diye onca kadını cariye diye alabiliyorsun.
bunu azledebiliyor
yada başkasına satabiliyorsun
yani kadın mal oluyor bende mal olmayı kabul etmiyorum kendim içinde dünyanın herhangi bir yerinde ki bir kadın içinde
(bkz: neden deist olunur)
hangi allah ın yer gök, doğu batı dışında yön bilmeyen düz dünyacı allah ın mı?
puhaha.
senin dinin bu olabilir ancak bu ülkenin dini bu değildir. sen allah a inanıyorsun onun dediği doğru diyorsun diye bu dini referans alarak başkalarının yaşam alanını kendi dininin hak verdiği ölçüde değiştiremezsin.
sorun burada. ben yıllarca laiklik taraftarlarına bunu anlatıyorum.
bir taraf allah böyle istiyor ben bunu yapmak zorundayım değip cihat altında insan öldürmeye soyunuyor bir tarafta laiklik altında inançlara özgürlük veriyoruz diyor.
niye veriyoruz acaba?
daha fazla güçlenip allah adına yönetimi alıp sana o yönetim altında bir it kadar değer vermesinler diye mi?
buradan laiklik taraftarlarına soruyorum, din ve inanç özgürlüğünü savunup bir yanda ışidci, el kaideci, siyasal islamcı militan veya sempatizanlarla nasıl baş etmeyi düşünüyorsunuz?
eğer biz tecavüz yasak desek fikir özgürlüğü altında bunu savunanlara izin verip bu düşünceyi önlemesek yarın bir gün bu insanları neyle ve nasıl önleyeceğiz?
mantıklı cevabı olan varsa altta yazsın ben bi tur atıp dönüp okuyacağım sonra.
gelmesi gerekendir. akıl denilen organla yönetilen devlet aslında tam anlamıyla akıl idaresiyle asla yönetilemez. çünkü akıl kavramından kasıt %0 hatadır. fakat insan ve ürünleri hatalarla doludur. akıl da insan gibi kusurludur. ve mutlak bir sınırı vardır. ilahi kanunların kaynağı bellidir. ve onu ortaya koyan düşüncenin kaynağı akıl ve ilmin asıl sahibidir.
kısasa kısas olan hüküm şekli. padişahın biri yanlışlıkla bir papazın elini kestirmiş. bunun haksız yere olduğunu öğrenince papaza kendi elinin kesilmesini teklif etmiş fakat papaz padişahı affetmiş.
