koskoca dunya uzerinde tek bir tane dahi bulunmayan insan tipidir.
neden mi?
cunku seriat in anlami allah in emir ve yasaklari yani islamin genel hukumler butunudur. yani islam ile ilgili her sey seriattir ve islam seriati her seyiyle allah kaynaklidir.
devlet yonetimi de bunun icindedir. bir musluman icin bunun disinda bir yonetim sistemi dusunulemez.
cekridege, yumurtaya, tohuma can veren allah *, biz insanlari cennetine ulastirabilmek icin peygamberler (allah hepsinden razi olsun) ve onlarin araciligi ile de din-i islami defalarca gondermistir.
kucuk uygulama farklari haric tum peygamberler ve kitaplarla gelen tek din islam dinidir.
yine bunun disinda bir fikre sahip bir insanin musluman oldugunu iddia etmesi gulunc olmaktan oteye gidemez.
tarikat ise yol demektir.
ne yoludur bu yol?
bu yol her saniye eksiksiz olarak alip verebildigimiz nefesten baslayarak, her gun yiyip ictigimiz sayisiz nimetlere, ana ve babamizin sevgisine, canimizi hic dusunmeden verebilecegimiz cocuklarimizin tek bir gulumsemesine bakip da ne kadar sukur ve hamd etsek yine de yetersiz kaldigini bize bildiren ve bunun sonucunda da allah'in istedigi gibi bir kul olmak icin yine onun mesajlarini getiren peygamberlerinin ve velilerinin cizdigi yoldur.
kisaca seriat, hak'ka ve hakikata ermek icin tek yoldur.(yani tarik dir)
yolun sonundakine ulasabilmek icin yola girmek zaruridir. yan yollardan giderek ayni mubarek noktaya ulasabilecegi iddiasinda olanlar kendilerini oyalamaktan baska bir is yapmamaktadirlar.
seriat ama hangi seriat gibi bir soruyu sorabilmek icin ise ya kim oldugunun farkinda olmamak ya da ahmak olmak gerekmektedir. su anda dunya uzerinde tamamen seriat-i islamiyye ile yonetilen bir ulke bulunmamaktadir. sii iran ve vehhabi arabistan in seriat diye bahsettigi kurallar butununun tamami islamin seriatina paralel ve uygun degildir, cok sayida allah'in emretmedigi ceza, yasak, haram barindirmakta, allah'in haram kildigi cok seyi helal kilmaktadir.
ehl-i sunnet ve'l cemaat islami yani seriati tek hak seriattir ve devlet-i islamiyye-i osmaniyye de 300 seneden uzun bir sure mukemmele yakin olarak uygulanmis, yuce allah da muslumanlari basaridan basariya kosturmus, cok buyuk topraklar, huzur ve ilim vermistir.
her ne zaman ki ic ve dis mihraklarin ortak hareket etmesi ile osmanlilar allah'in seriatinden cikmistir o zaman hakimiyet yerine acziyet, huzur yerine korku, ilim yerine de taklitcilik gelmistir.
biz turk ve musluman gencler olarak kim oldugumuzu, ne icin yasadigimizi ve tum sahip olduklarimizi bize kimin ve neden bahsettigini bilmek zorunlulugunda olan insanlariz.
hazreti muhammed sallalahu aleyhi vesellemin vefatidan beri varini yogunu allah'in hak dinine inananlari yollarindan cevirmek icin cabalayan kufur milletlerini dostumuz, birinci dunya savasi sirasinda en az bizim kadar hatali olsalar da allah'tan baska guvenebilecekleri kimseleri kalmadigindan denize duserken yilana sarilmis arap kardeslerimizi dusmanimiz bilmemiz durumunda daha bastan yoldan cikmis, yolun sonundaki buyuk mukafatlardan gittikce uzaklasir hale gelmis oluruz.
seriat bir muslumanin isteyebilecegi tek yonetim bicimidir ve seriat ile ilgili negatif bir fikre sahip olunarak musluman olunamaz.
1431. hicri senenin basinda oldugumuz bu gunde yuce allah'tan daha iyi yonetilmeyi hakedecek bir ummet dilemek, bunun icin dua etmek her samimi muslumanin gorevidir. cunku hadis-i serifte resulullahin soyledigi gibi topluluklara hakettikleri gibi yoneticiler gonderilir.
biz de once oyle bir topluluk olmaliyiz ki, allah'in emir ve yasaklarini her bir birey olarak uygulamali birbirimize de tavsiyelerde bulunmaliyiz. bu da insan yapisi ceza ve medeni kanunlari ile degil olsa olsa allah'in seriati ile mumkundur. bunu basarabildigimiz zaman allah bize hakettigimiz gibi yoneticiler gonderecektir.
kim allah'ın indirdiği ayetlere göre hüküm vermez ise onlar kafirlerin ta kendileridirler."
(bkz: maide suresi, 44)
din ve inançlar insanın kalbinde meydana gelen bir olaydır. şeriat sistemi ile demokrasiyi elden alıp katı kurallarla bir ülkeyi yönetmek oldukça gericiliktir. zaten cumhuriyet yönetimi olan bir ülkede de kişi istediği gibi dinine, inançlarına vs vs. yaşayabilir.
şeriatın bir rejim değil sadece kur'an-ı kerimde ki kurallar veyahut yasaklar bütünü olduğunu bilmeyen müslümandır. Örnek olarak Afganistan ve talabaniyi ele alalım. Bir zamanların afganistan'ı "erkeklerin sakal bırakmak zorunda olduğu, kadınların burkalara hapsedildiği ve yalnız başına sokağa çıkamadığı, kadınlara okuma yazma öğretmenin yasaklandığı" yerdi. Şimdi bu şeriatla mı alakalı? Yoksa talabani rejimi ile mi alakalı? tekrar ediyorum şeriat bir rejim değildir. Kulun allah karşısında ki yerine getirmekle mükellef olduğu kurallar, yapmaması gereken yasaklardan ibarettir. Şeriat tamamen kişisel bir iman ve ahlak mizacıdır. Şeriat'ın bir rejim olduğu saçmalığı ise yine anti islam veyahut ateist kesim tarafından telafuz edilmektedir. işin aslını bilen müslümanların bu tür safsatalarla zaten işi gücü yoktur. Sonuna kadar Cumhuriyet çocuğuyum, sonuna kadar da şeriatçıyım. var mı ötesi?
benimdir efenim. zamanın gereklerine göre şeriatın devlet yönetiminde görevi ve yeri yoktur benim gözümde. ancak şeriatın ne olduğunu tam olarak öğrenmekte fayda var. şeriat kesinlikle iranın bugün uyguladığı şey değildir. islam dini için "kuran, hadis, icma ve kıyas" olmak üzere 4 kısmı vardır. bir mevzu hakkında eğer kuran -ı kerimde bir sonuç var ise o kullanılır. yoksa peygamber efendimizin hadislerine bakılır, orda da yoksa bu konuda diğer büyüklerin verdiği kararlara, en son ise kendi kararına bakılır.
mesela en basitinden iranda kadınların kafalarını kapatması zorunlu. dinde ise kesinlikle zorlama yok. bu durumda iranda şeriat olmadığı anlaşılmakta. sapla samanı karıştırmamak lazım.
kendi adıma istenmeyen şeriat değildir, günümüzde şeriat adı altında yönetilen ülkelerdeki veya ülkemizdeki islamdan bihaber fanatiklerin istediği dine sonradan eklenen saçma sapan kurallardır. eğer bahsedilen şeriat peygamber efendimiz zamanındaki adaletse, birebir kuran hükümleriyse başım gözüm üstüne.
saygı falan duyulacak müslüman değildir. çünkü müslüman değildir. hiçbir müslüman insan yasalarını allah'ın yasalarından üstün göremez. türkiye'deki müslüman sayısı da, en fazla türkiye'deki şeriat isteyen insan sayısı kadardır.
şeriat kanunları da kuran-hadis-icma-kıyas yoluyla belirlenir ve mütevatir meselelerde kişi "bu yasa kötüdür" diyemez, eğer müslümansa. müslüman bir kadın "kadın tek başına yolculuk edebilir" diyemez kafasına göre, şeriat siker adamı, "recm yoktur islamda" diyemez bir müslüman, "9 yaşındaki kızla evlenilmez" diyemez bir müslüman. kendi kafanızdan konuşamazsınız.
şeriat böyle bi şey, ister beğen ister beğenme, ama beğenmiyorsan müslümanım diyemezsin.
Şeriat istememek, Allah'ın yasalarını yok saymak demek değildir. Mevcut insani yasaların, dini yasaları ya da ayetleri -artık adına her ne derseniz-, ortadan kaldırmadığı gibi, onları daha da ağırlaştırmamaktadır. Örneğin, şeriata göre kadının miras payı 1/4 iken, insansal yasal bu payı ortadan kaldırmamakta, aksine kadına daha geniş hak tanımaktadır. Şeriat kadına miras payı verilmesini emreder ve bunun azami ölçüsünü belirler. insansal yasanın bu payı arttırmasının şeriata aykırı olduğunu söylemek ya da dinsel hükümleri yok saydığını söylemek gülünç olacaktır. Diğer bir örnek, kısastır... Herhangi bir cürüm işleyenin, cürüm işlenen kişi tarafından aynı şekilde cezalandırmaya hakkı olduğu dinsel hükümdür. Burada yatan düşünce ve emir cürüm işleyenin cezalandırılacağıdır. insansal yasa cürüm işleyenin cezalandırılmasını ortadan kaldırmamakta, tam aksine cezanın yaptırımını düzenlemektedir.
Ben şeriat hükümlerine göre hakkımı aramak istiyorum diyebilirsiniz; ancak insansal yasa Allah'ın emirlerini hiçe sayıyor demek, ne akla ne de mantığa sığar...
edit: kimoldugunubilirsinsen'in uyarısı üzerine, kadına verilen pay 1/3'müş efendim...
türkiye'de idam yokken şeriat hükümlerince bir kişinin katlinin vacip sayıldığı birçok durum vardır. hal böyleyken şeriate göre katli vacip kişiyi devlet öldürmüyorsa, bir müslümanın bundan huzursuzluk duymaması mümkün değildir. kalkıp sen öldürsen yine mevcut yasalara göre suç işlemiş olacaksın. yani şeriat hükmünü yerine getirdiğin için suçlu olacaksın. hala nasıl "mevcut yasalar şeriat yasalarını yok sayıyor demek mantığa aykırıdır" denebilir ki?
Din kulla allah arasinda yasanan bir seydir. Toplumlarin yonetim sekilleri vardir, farkli orf ve ananeleri vardir.
Bu toreler her yerde farklilik gosterirse ki din yonetimi dediginiz buna el verir, o zaman adaletsizlik, basi bozukluk baslar.
Evrensel hukuk ve bu hukuga bagli olarak da toplumlarin kendi kaderlerini tayin etmeleri en temel haklaridir.
Misalen laikligin temel oldugunu dusunen insanlar genel icraatlari ve ideolojileri sebebiyle ak parti'yi sevmezler. Ben de ekonomik politikalari disinda sevmem acikcasi.
Yalniz sevilmeseler de halkin kendisinin sectigi bir olusumdur ve halki kendi sectigi olsumun yonetmesin, islami veya katolik vs. Bir mutlak monarsi yonetiminden cok cok daha iyidir.
Seriat dedigimiz hukuk bicimi dunyaya geldigi zaman belli bir kitleye, belli sartlar altinda geldi.
Bugun dunya cok baska bir yer, isler cok cok fazla degisti.
En basitinden hicbir musluman kendi is hayatinda ben faizsiz is yapiyorum diyemez. Diyelim yapiyor olsun, onun aldigi odeme de nihayetinde birinin aldigi faizden gelir, odemeden gelir. Bu ekonomik bir zincirdir ve kapitalizmde dogaldir.
O zaman faiz haramdir diye bir sey bugun yok. Bu kadar basit bir sey bu.
Para konusuyorsak arz ve talep ustunden yurur konu. Ve insanlar hayatlarini devam ettirmek icin sadece dua edemezler, sadece sukredemezler. Ayakta kalmak icin baska seyler de yapmak zorundalar.
Din bugunu goremedigi icin bu anlayisla ogut vermez, o gunun sartlarina gore biseyler ister. Insanlar da nihayetinde isine geldikleri kadar dine katlanirlar. Ne kadar din de olsa...
Dunya degisiyor. Degisimini hic durdurmuyor.
Dinde islahat veya reform diye bir seyi insan elinden cikiyorsa kabul edemem. O baska bir sey.
Bi reform olacaksa mantik olarak bunu allah'in yapmasi gerekir cunku biz kitabin ondan geldigini dusunuyoruz.
Hee gelmiyorsa da yapilacak bir sey yok. Bugun sartlar baska turlu. Hayat gunden gune pahalilasiyor.
Bir cocuk okutmanin maliyeti 40 50 bin lirayi bulmus.
Bunlar kolay seyler degil.
Kisacasi seriat bugunu kaldirabilecek bir sey degil.
açık ve net cahil müslüman' dır. çünkü şeriatı red etmek ve hor görmek insanı dinden çıkartır. malesef türkiye müslümanlarınında bir çoğu bundan bihaberdir.
kimsenin kafasına göre katli vacip hükmü verdiği yok. okuduğunu anlamakta zorlanan müslümanlara alışkınız, ama anlamadığı cümle üzerinden ahkam kesecek kadar aptallaşmaları kabul edilemez.
islama göre katli vacip cezalar vardır dendi sadece. bunların hangi suçlara ait olduğu söylenmedi. islamda ölüm cezası var, mevcut yasalarda yok. yani mevcut yasalar islam'ın katli vacip gördüğü bir suçluyu öldürmüyor. bu suçun ne olduğunu konuşmuyoruz, böyle suçlar vardır. böyle bir suçu işlemiş kişiyi, devlet öldürmüyor, yani şeriat hükmünü yok sayıyor. bu hükmü gerçekleştirse biri, mevcut yasalar onu suçlu buluyor. şeriat hükmünü uygulamadığı gibi, uygulayanı cezalandırıyor mevcut sistem.
bir müslümanın bu durumu kabullenmesi, ancak cahilliğiyle ya da aptallığıyla açıklanabilir.
şeriat şeriat diyen cahiller, şeriat "şartlar" demektir. bir şey hakkında konuşuyorsanız doğru kelimeler kullanın. bahsettiğiniz şeyin adı islam hukukudur. şeriat mason medyasının bir zamanlar insanları korkutmak için kullandığı bir kelimedir. gereksizdir.
Istemiyorum. Insanların kendi fikirlerine göre şekillendirdikleri düşünceyi niÇin kabul edelim. Şeriat kurallarıyla yasamak isteyen varsa iran a gitsin. Şeriat istemiyorum diye müslümanlıktan Çıkmıyorum. Aklınız varsa biraz duşunun lütfen.