ergenlik dönemlerinde hayatın sıradan sıkıcı akışından bunalıp kendimize marjinal, entelektüel falan bir şeyler ararken uğradığımız durakların ufaklarındandı. büyüyünce geçti. "bir şey olacak"mış. ne olacak .mına koyim? çok derinmiş gibi laflar falan.
dedikleri zor anlaşılan filmdeki gibi normalde de altyazılı olabilse keşke dediğim altıkırkbeş'in genel yayın yönetmeni aynı zamanda şu an da ruj lekesi nde mükemmel şarkılar çalmaktadır.
bugün ege üniversitesi'ndeki söyleşileri mükemmeldi. akşam üzeri karşılaşıp yaptığımız muhabbet ve benim ''arrideverci'' lafıma gülerek ''sana da'' demesi müthiş keyifliydi.