Bir gün biri gelip de 70 yıllık gazeteci Şemsi Sılkım, taşımaktan gurur duyduğu Türkiye Gazeteciler Cemiyeti rozetini fırlatıp attı deseler, " rüyadır o rüya " der, kendine gelmesi için sağlam bir çimdik atardım bu haberi getirene!
Ama aynen öyle oldu; TGC'nin, iktidar cephesinden Yeniçağ'a dönük olarak uygulanan ambargolara sessiz kalması, muhalif gazetelerin uğradığı haksızlıklar karşısında görev savmak kavlinden çıkardığı cılız sese karşın, yandaşlara " gözünün üstünde kaşın var " dense kükrer olması üzerine yazdığım yazılardan konuşuyorduk. Bir anda ayağa fırladı, " olmaz böyle şey " dedi ve yakasındaki rozeti çıkarıp attı.
...
Sılkım'ın bugün " Nasıl böyle değişebilir, onun gibi biri Başbakan'dan nasıl bu kadar korkabilir ... " diye tepki gösterdiği TGC Başkanı Erinç'i ne çok sevdiğini bilseniz, o rozeti fırlatmasının basit, anlık bir öfkenin eseri olamayacağını, yaşadığı hayal kırıklığının boyutunu daha iyi anlardınız.