desteklenmesi gereken zirvedir. gerçi tek bir gün değil, her gün birşeyler yapmamız gerekir. bu vatan ve vatan için canını vermiş şehitlerimizi saygıyla anıyoruz. *
dtp'nin kapatılma kararı üzerine daha coşkulu geçecek zirvedir. lakin bu yürüyüşte bu kararı protesto edecek bazı dtp yandaşı provakatörlerde çıkabilir. herşeye hazırlıklı olmak lazım.
provake olaylarının olması düşünülmeyen yürüyüştür. parti çatısı altında olmadığından, parti bayrakları olmadığından doğrudan türk bayrağına saldırmaya da kimsenin gücü yetmeyeceğinden o yönüyle sakin geçeceğine inandığım zirvedir.
bayrağını kapıp gelecek kekoların binlerce kişi tarafından linç edileceği zirvedir. o bayrak şanlıdır, itin çakalın elinde olmaz. ayrıca katılma şansım olsa, zirveleri sevmeyen biri olarak bile gideceğim zirvedir,yürüyüştür. kanımızdaki alkol,yine içiyoruz, eğlence ayağına yatağa çıkışta karı atacaz zirvelerine gösterilen ilginin 10 katı gösterilmesi gerekir.
katılım oranının neden bu kadar düşük kaldığı ciddi anlamda düşündürmektedir.
ve yanlış hatırlamıyorsam, hafızam beni yanıltmıyorsa ilk miting zirvesidir.
olmayan duaları kutsayacağıma, olan ve emperyalizmin iplerini saldığını gördüğüm kurtçukların zirvelere salyalarımı akıtırım, hatta yolda Mardinli midyeciye söverim diyenlerin katılabilme ihtimalini gördüğüm zirve. Ayrıca ırkçılığa, milliyetçiliğe ve emperyalizme karşı olmak bir ulusu bir ulustan üstün tutmak iddiasıysa, ki ifade sahibine ait olsun, efenim, entryler ölmez sözlük bölünmez...
televizyon'dan takip edebildiğim kadarıyla, mhp'nin gövde gösterisine dönüşmüş yürüyüş. cumhuriyet mitingleri nasıl ki chp'nin, şehitlerde mhp'nin rant "kavram"ları içerisinde.
bunların dışında bazıları diyor ki, şöyle yürüyeceğiz, gelmeyen şöyledir böyledir, koyun sürüsü değiliz gösterelim, amerikancı değiliz, vs...
posee iyi arkadaşımdır. iyi adamdır. severim, ararsa başım üstüne, yardımına gelirim... zirveye çağırdı beni de. ben de dedim ki "ben gelmem, cünkü bu iş rant, çıkar savaşı..". hayatı boyunca bir kere gülümsememiş gargamel tipli birinin başkanı olduğu partinin mitingine dönüşecek bir yürüyüşe hiç gelmem.. aynı şey chp, dtp, tkp, akp falan filan içinde geçerli...
herkes diyor ki ""e ne yapalım işler böyle yürüyor. ya işte devlet bahçeli değişse mhp çok iyi yerlere gelir, aslında biz milliyetçiler iyi çocuklarız da arkadaş çevremiz kötü, vs.. ""
aynı şey solcular, sosyalistler, komünistler falan için de geçerli. "deniz baykal bir değişmedi ya, mustafa sarıgül geseydi tüh.. o bu değil de baykal 112 yaşındaymış dkjsakldjsal" geyikleri yapıyorsunuz...
yahu gitmeyin mitinge!!! 100 tane partiliye konuşsun 2. kere kalabiliyor mu orada?
deniz baykal?!? günde 781244156654 kere kulağı çınlıyor ama hala orada neden? hala alanlara adam topluyor!!
gitmeyin dostlarım, gitmeyin arkadaşlarım!!
türkiye'nin şu gün içinde bulunduğu durum itibariyle, yapılabilecek en güzel toplu davranış, hükümet karşıtı apolitik harekettir. yani politik ve siyasi oyunların içine girmeden, sivil toplum kuruluşlarının etrafında, yalıtılmış bir topluluk olarak, egolarımızdan sıyrılıp, ülkeyi ve milleti kaos'a sürükleyen hükümete karşı olmalıdır.
şahsi ve subjektif görüş ve düşücelerimdir. kimseyi kırmak, kızdırmak, sinirlendirmek için yazılmamıştır. içinde bulunduğumuz dünyada, sistemi değiştirmek için öncelikle sistemin bir parçası olup kamufle olmak gerekmektedir. öyle bir yere gelmelisiniz ki, sistem sizi anladığı anda bütün vücuda yayılmış bir tümör gibi olmalısınız.
tanım: mhp mitingine sözlükten katılım sağlamak için adı değiştirilen ve zirve süsü verilen mitingdir.
en başta ölenlere rahmet ve yakınlarına sabır dilemek insanlık görevimdir. lakin bunu asker oldukları için değil insan oldukları için bir görev olarak kabul ederim.
böyle birşeydir işte yapay şeyler üzerinden siyaset yapmak: bir insanın asker olup vatanına hizmet etmesi (!) yetmez; öldükten sonra hizmeti devam eder bu ucuz siyasetçilere göre. o'nun cenazesi toprağa verilmeden propagandalara alet edilir. halbuki onun anasının duyduğu acı hiç kimsenin umrumda değildir çünkü önemli olan vatandır. gerekirse nicelere daha ölmelidir vatan için ama bunu söylesenler şunu bilmezler: içinde insan olmayan vatan hiçbirşeye yaramaz. bu gidişle insan kalmayacak kan üzerinden siyaset yapılmaya devam edilirse.
not: terör, vatanımızı parçalayacak diye kendimizi paralıyoruz. 2-3 gün önce bursa'da maden ocağında 19 kişi patlama sonu öldü. kelimenin gerçek anlamıyla bu insanlar teröre kurban gitti hem de daha örgütlü bir teröre: kapitalizmin terörüne kurban gittiler. bir bardak suda fırtına koparan duyarlı vatanseverler neden bu olaya karşı meydanlara çıkmıyorlar? bunların üzerinde üniforma olsaydı meydanlar daha kalabalık olacaktı. artık vicdanımızın ve insanlığımızın ölçütü üniforma giymek mi oldu?
evet 3-4 kişide olsak, yağmuru ve ankara ayazını kıçımızda da hissetsek, tek yürek tek bilek olup tepkimizi koyduğumuz zirve olmuştur. hiçbir şey bizi yıldıramamıştır. organizatör arkadaşım iktidarsiz jigolo'nun ise ani sürpriziyle hayal kırıklığı yaratmıştır. hazırlık atlama sınavı ve amerikan futbolu sevdasına gönül koyma diyerek zirveye katılımdan 15-20 dakika sonra veda etmiştir. dediği gibi gönül koymam ama bozulduğumu kendisi de farketmiştir zaten. mitingi uzunca bir süre beni yalnız bırakmayan jackieboy nikli duyarlı arkadaşla takip etmişimdir. daha sonra katılan cok gicik yaa, xargn ve gothic evil ise takdirlerimi kazanmıştır.
katılımdaki tek kız olan tuba06'ya ise teşekkür edip, duyarlılığı için saygılarımı sunarım. o soğukta titreye titreye şarkılara eşlik edip, al bayrağı dalgalandırmıştır. özetle bize gelicem gelicem kesin deyip aramaya bile tenezzül etmeyenleri, mhp'yi bahane ederek uykuyu tercih edenleri ve sözlükteki toplumsal bilincin seviyesini gösteren olay olmuştur. anlaşıldı ki; kız düşürmek, içki içip kakara kikiri yapmak dışında zirveye pek katılım olmuyormuş.
zirveden bir gün öncesine kadar bizim de şehitler için yürüyoruz diye bildiğimiz bir mitingdi bugünkü. hatta sivil toplum platformlarından, gaziler vavkfının maillerinden de böyle bir haber gelmişti. fakat izin konusunda sıkıntılar yaşanmış ve bu şekle çevirilmişti durum.
mhp ile uzaktan yakından ilgisi olmayan biriyim. ortak noktamız milliyetçiliktir diyebilirim sadece. bir de geçen seçimde mansur yavaş'a oy verdim o kadar. ama gittim gördüm neyin ne olduğunu.
orada aklıma bir sürü şey geldi...
bu insanların çoğu daha önce neredeydi? çoğunun cumhuriyet mitinglerine katıldığını biliyorum, ama ondan sonra tandoğan'da bir sürü miting oldu neredeydi bu insanlar?
particilik geldi aklıma sonra ülkenin bu ahlde olmasının en büyük nedeni. sonra çıkar çatışmaları ve daha da kötüsü benim fikrim seninkinden üstün, sen benden farklı düşünüyorsun vb...
önceki gece öğrenmiştim ben de orada miting düzeleme yetksini mhp'nin aldığını ama dostlara söz verdik gidelim dedim. kardeşimi askere uğurladıkta sonra gittim hem de.
ne olrudu senin gibi düşünmeyen biriyle aynı ortamda bulununca? sakalımın tipi giydiğim mont vb aslında orada hayli de dikkat çektim. yüzüme dik dik bakanlar bile oldu.
az kalmam gerekti çünkü öğlen bir arkadaşımı daha askere uğurlayacaktım, öyle duygusal birgündü bgün işte...
partiye adam toplama vb gibi düşünceler de yazılmış buraya mitingle olmaz vb düşünceler de ...
partiye kimse zorla adam sokamaz herkesin bildiği gibi, kimseye de dayak zoruyla gel diyen olmadı.
mitinglere, yürüyüş düzenlemeye protesto etmeye karşı çıkanlar da olmuş. peki soruyorum ben haklı isyanımı nasıl dile getireyim* elime silah alıp dağa mı çıkayım rpg 7 ile meclis'i mi vurayım?
seçimde hertürlü ibneliğin döndüğünü herkes biliyorken ben isyanımı bunlar haricinde nasıl dile getireyim?
ses çıkmayınca azınlık sandılar baksanıza.türkiye'Nin başkentinde; o başkentin göbeğinde, yüksel caddesinde türk bayrağı ile gezmek tehlikeliymiş arkadaşlar bunu diyen de emniyet görevlisi!
sizler oturun sıcak koltuklarınızda, sandalyelerinin tepesine tüneyin. kümese girecek el birgün kesiverir önünüzdeki ekranda hayat diye yaşadığınız şeyi...
