bir kurşun yağmuru başlar,arkası gizli dağların yamacından.
nöbet türkülerine düşer her damlası.
kemik kırılır, yara açılır,kamuflaj delinir,türkü susar.
kimisi yardım ister,kimi mühimmat.bazısı kurşun ister,bazısı yaşamak.
son dualara eşlik eder,cızırtılı telsiz sesleri.
hasretini çektiğin çilingir sofrasının kadeh tokuşturmaları,
sevgilinin o mübarek varlığı,kırılan dersler,pişmanlıklar,en içten attığın kahkaha gelir aklına.
annen gelir en çok aklına...
en çok siperde bilirsin kıymetini,çocukluğun sıkışınca düşmanlıkların arasına.
düşüncelerin bitmesin yakın,hissedersin senin için gelen o kurşunu.
gözlerini kapatır,karşılarsın hep karşıladığın gibi zorluğu.
türkü susar,kamuflaj delinir,boynu bükük kalır vuslat hayalleri.
anne ağlar, anne susar...
sırtından çıkar, oğluna saplanır kurşun.
eşyalar gönderilir özlenilen yere,
ve hep onun sevgilisine saplanır o son kurşun.
türkü susar,ve bir çocuk yetim kalır uzaklarda.
ama bir türkü söyler yine, babası gibi,babasızlık düşünce aklına.
Yalnızlık içeren yazılar yazasım var. Çünkü o aslan yürekli şehitlerimiz her ne kadar yalnız olmasalarda ahiret-i mahşerde, bir ömür yalnız kalacaklardır aileleri. Ruhunuz şad olsun.
her yiten giden kişinin ailesinin ocağına düşen büyük ateşin sebebidir şehit, devletin bekasını korumak üzere verilen candır.
ben orta okula giderken her gün kocatepe camisinin önünde kortej arabası olurdu ,yan yana al bayrağa sarılı tabutlar ,bir cocuğun anlamlandırmasının zor olduğu görüntüler, o günlerden bu günlere 20 yıl geçmiş değişen tek şey şu anda o tabutların orda olmasına sebebiyet veren şerefsizlerin mecliste oluşları. haa evet birde o zamanlar yakalanamamış olan baş kavatın şu an imralıda besleniyor olması. durmak yok yola devam nasıl olsa sizin evinize ateş düşmüyor.
sorarım kaçınızın umrunda dün kalleşçe öldürülen 3 ŞEHiDiMiZ? ve sonra buraya yazılan onca yazıdan sonra artık bizlerde uyandırdığı sıradanlık hissi galiba kaybediyoruz dedirten bir başlık.
hani insan için eşref-i mahlukat deriz ya işte şehitler de insanların en şereflileridir ve hiç kimse bir şehit kadar cesur olamamıştır. yüreği kocaman insanlardır onlar. ve bizler, şehitlerimizin mutluluğu, huzuru için canlarını feda ettikleri insanlar olarak onlara şükran ve minnet borçlu olduğumuzu asla unutmamalıyız. uğruna canından vazgeçecek kadar sevdikleri vatanlarına, kutsal emanetlerine sahip çıkmalıyız.
"Sehit öldürüldügünde, sizden birinin pirenin isirmasindan duydugu rahatsizlik kadar rahatsizlik duyar." (Tirmizi, Nesai ve Darimi rivayet etmistir.) şehitlerin ölüm anı acısıdır bu. dinsel ve bilimseller derler ki; ölüm acısı dünyada yaşayabileceğiniz en fazla acıdan bile daha korkunçtur. gerisini siz düşünün. ne mutlu şehitlere ki; pire ısırığı gibi hissediyorlar.
şehitlik arzusu... (!)
Sehl ibnu Hanif (r.a.)'den Resulullah (s.a.s.)'in söyle dedigi rivayet edilir: "Allah Teala'dan samimiyetle sehadeti talep eden kimse yataginda ölse de Allah onu sehitler makamina ulastiracak." (Ebu Davud, Müslim, Tirmizi, Nesai ve Ibnu Mace)
Peygamber Efendimiz (s.a.v.) buyuruyor ki; Boğularak ölen şehiddir. Yanarak ölen şehiddir. Gurbette ölen şehiddir. Yılan gibi bir haşeratın sokup zehirlemesinden dolayı ölen şehittir. (ramuzül-el hadis te boğularak şehit olanın, kul hakkının affedileceği yazılıdır. eğer öyle ise, hakkı olanında bir şekilde hakkını alacağı şüphesizdir. ( ramuzül-el hadiste gurbette canını verirken, çevresinde tanımadığı insanlara bakarken ölen kişi için, kul hakkı haricinde tüm günahlarının döküleceği yazılıdır. )
Karın sancısından ölen şehiddir. Çöken evin altında kalan şehiddir. Damdan düşüp ayağı veya boynu kırılarak ölen şehiddir. Üzerine taş yuvarlanarak ölen şehiddir. Canını korurken öldürülen şehiddir. Malını korurken öldürülen şehiddir. Din kardeşini savunurken ölen şehiddir. Komşusunu savunma uğrunda öldürülen şehiddir. iyiliği emredip kötülükten sakındırırken ölen şehiddir. Hadis (ibn-i Asakir)
özellikle şehit olmak ile ilgili bir hadis söylemek istiyorum. kaynak ramuz-el hadis kitabındadır.
"iç illetinden ölen şehittir." buyurmuştur peygamberimiz. iç illeti sanıyorum; kanser, verem gibi hastalıkları kapsıyor.
haşr suresinin son 3 ayetini sabah okuyup, akşama kadar olan süre içinde ölürse, o kişi şehittir. akşam okuyup sabaha kadar ölürse, durum gene aynıdır.
bir başka hadis...
Allah yolunda ölmenin dışında şehidlik yedi nevidir: Alllah yolunda ölen şehiddir. Taundan ölen şehiddir. Denizde boğulan şehiddir. Zatül cenb sahibi şehiddir. iç illetinden ölen şehiddir. Yangında ölen şehiddir. Yıkıntı altında kalan da şehiddir. Doğum esnasında ölen kadın da gene şehiddir.
Ravi: Hz. Câbir ibni atik (r.a.) (zatül cenb akciğerin su toplaması ile olan öldürücü bir hastalıktır.)
ayrıca abdestli öleninde şehit olduğu rivayet edilir.
bu hadislerden anlaşılıyor ki; allah yolunda savaşarak can vermedende şehitlik makamına erişilebilinir. ancak bunlara karşın bazı insanlar, "o zaman kendimizi camdan atalık, denize atalım, hergün 4 paket sigara içelim kanser olalım ve ölelim şehit olalım" gibi sözlerle baklavaya sirke dökmeye çabalıyorlar. güzel kardeşim! sen intihardan bahsediyorsun. intihar etmenin, ölme çeşitliliği ile alakası yok. intihar, intihar demektir. başka bir konu ise; günümüzde şehitlik kavramı, tamamen resmiyetleşmiş ve siyasi bir araç halinde kullanılmaktadır. üstüne üstün, hükmünü bazı kişiler ve kurumlar vermektedir. askerde intihar eden bir gencin, ailesine şehit diye söylenildiğini kendi gözlerimle gördüm, kulaklarımla duydum. pkk'nın "şehit gerilla" demeside tamamen siyasi bir düzenden başka bir şey değildir. zira zerdüşt ve ateist olduklarından şehit olmaları zaten mümkün değildir. şehitlik tamamen allahın verebileceği bir hükümdür.
şehit denince akla hemen askerlik gelsede yalnızca askerler değil, toprağı için ter dökne emek harcayan, allahın birliğğne inanan herkes allah katında şehiddir hiç şüphesiz.
"şahit" demektir.yani allah ın şahit olması.ölünce* şehadeti üzerinde taşıyan, çok yüksek mertebesi olan kişilerdir. memleketi savunurken ölen şehittir.allah için bir iş yaparken ölen* dahi şehittir.
artık gerçek anlamından kaydığı için çeşitlenen ve önüne gelene rahatlıklaa verilen sadece bir ünvan. demokrasi şehidi yok devrim şehidi, her halde yakında belki sözlük şehidi de çıkar;kim bilir belki burdaki yazar kardeşlerimizden biri olur bu sözlük şehidi.her şey bir yana; gerçek şehitlere ve şahitlere bin selam olsun.