diyarbakır: kirvee
batman: amcaoğlu. tek geçerim. *
batman da birde cümlede, yapılacak olan eylemden önce "kendime" kelmesi bayağı kullanılır.
örn: "kendime çarşıda gezdim." "kendime yemek yedim." "valla kendime hava aldım biraz." "valla kendime seigara içiyorum."
ağrı :taraftan, doğrultudan
anonim : ortak, izinsiz, sahibi belli olmayan eser
aşşa : aşagi
ayam :hava
baca : 1. evlerin çatısındaki duman çıkışı; 2. damların üstündeki düz alan
bayahdan : eskiden, önceden
bazarörtesi : pazartesi
bıldır : geçen sene
bi dene : bir tane
bişüg : pişik
buymah : üşümek
böön : bugün
cümörtesi : cumartesi
dam : 1. evlerin çatısı; 2. hayvanların barındırıldığı yer
davar : küçükbaş hayvan (koyun, koç, kuzu) sürüsü
duvah : gelinlerin üzürine örtülen, ince tül örtü
dünen : dün
düven :tahılları harmanda parçalayan, altı çakmak taşlarıyla kaplı düz araç
emzikli : yeni doğum yapmış kadın
ezen : ezan
fasile : fasülye
fistan : boydan boya giyilan kadın elbisesi
harman : genellikle mahsulün işlendigi yer olan düz alan
heri : ya hu, gayri
gayın : gelinin erkek kardeşi
gelenek : kültür birikiminin neticesi olan her şey
geçüg : geçmiş, bayatlamiş
gısır : 1.türlü malzemelerle hazırlanan bir çeşit pilav 2.çocuğu olmayan
gıvrah : kıvrak; hareketli
goley : kolay
göbek kordonu: yeni doğan çocuktaki göbek uzantısı
göö : ham olan, olgunlaşmamiş
görücü : evlenecek erkek için kız istemeye giden kişi
güccüg : küçük
hurafe : batıl inanç
ibrıh : eskiden kullanılan su kabı
iaşe : geçim için ayrılan para
ilazım : lazım
isdî : istiyor
kırklama : yeni doğan çocuk ve lohusaya ilk kırk günde uygulanan pratikler
kırk basması : iki lohusanın karşılaşması halinde gerçekleşen hadise
kırklık : hayvan kıllarını kesmede kullanılan bir çeşit makas türü
mahanna : makarna
medfun : defnedilen kişi
meh : al, buyur
nazar : bakma, bakış, göz değmesi
nişlin : ne iş yapiyorsun
ohlaç : hamur açiminda kullanilan agaç alet
ura : ora
peşdemal : kadinlarin önlerine bagladiklari dokuma bez
savduç : düğünlerde belli işlerde ön ayak olan kimse
sitil : elle su taşimada kullanilan metal alet
tahu : hediye olarak takılan ziynet eşya
tezeg : hayvan dışkısının tarlalardaki kurumuş hali
yalnuz : yalnız
yatır : evliya kabri
yolluh : düğün öncesinde, tarafların yakınları için aldıkları hediyeler
yunmah : yıkanmak
bunlar bi yana ama en güzeli "bubaağnn soktuğu yere sokiymm hee" babanın soktuğu yere sokayım küfürü et hit küfürdür.