Ankara: şehirin nufusu milletlere bölünse sanacaksiniz ki bm'e üye ülke. Arkadas batıda türklerin azınlık yasadıgı tek yer burası sanirim. Kizilayda dolasirken o degisik insanlari gordukce, noluyo lan nerdeyim ben demekten kendimi ali koyamiyorum cogu zaman.
burdur: eğitim seviyesi yüksek, geneli sıcakkanlı, toprak insanı.
lakin parası olup küçük şehirde yaşıyor olmanın da verdiği ezikliği yaşayan bi kesimi de mevcut.
ankara: kim kime dum duma. herkes çalışıyor. her kesimden insan bulmak mümkün. ankara da ankaralıdan çok çevre illerden insan bulunur zaten. gün içinde bi devirdaime kapılmış gibi yaşarsın.
bursa: kesinlikle Yardımlaşma anlayışı yüksek şehir. lakin arada derede kalmış gibi. eskiyi yeniyle sentezleyememe var. çok yerden göç almış salata gibi şehir. Şehir içi ulaşımı da büyük şehire yakışmayacak nitelikte ama daha iyiye gidiyor gibi.
antalya: leş. bi denizi güzel.
Isparta: her yer gül. adımını at gül sanayi ürünleri. insanları burdur ve antalya ya göre daha kapalıdır. **
urfa : dizilere bolca konu olan sanki sabah akşam sıra gecesi yapıp köfte ve ciğerden başka bişey yemeyen akape tarafından vaatlerle kandırılan peygamberler şehri.
gaziantep : yemeye düşkünler. sabah sabah nohut dürüm , kavurma vs yemeleri gerçekten iğrenç. erkekleri serefsizlik abidesi aynı yolda yürüdükleri ınsanı iki dakikada satarlar. kadınları da evde ocak başı bekler ve haftada bir yemek , üst baş hazırlayıp cezaevine gider. esrar pislik sokaklarında kol gezer. anlamadım adana bir antep iki lanetli şehirler vesselam.