otobüsün yarım saat çay ve ihtiyaç molası için durduğu, yolcularının azının ayaklanmaya başladığı, çocuğunun ise uyanmaya çalıştığı ve yarım yamalak kulağını tırmalayan ve sersemlik halinde sinir bozucu seslerin sahibi olan bebektir.
arka koltukta oturuyorsam, kanka olacağım bebektir.
eğlenme isteği duyan bebektir.
sağ işaret parmağını dokundurmadan alın ve burun arasında yukarı - aşağı - sağ - sol yönlerinde oynat yeter.
aşırı şaşı göz kaymasından yorulur ve uyur.
dostlar hemen kızmayın, çok acı bir durum. çocuğun annesi babası dayısı da istemiyo öyle olsun. çok utanç verici bir şey lan. millet böyle sana bakıyor, sen gerim gerim geriliyorsun. susmuyor da cırtlak cırtlak, ağlak ağlak. hele bir de aylardan temmuz iisee biirr başkkaaaa... otobüste insanlar...öhöm...neyse abi cidden ya çok fena. ne diyodum bi de temmuz muydu ağustos muydu yaz ayıydı işte. zaten sıcak sıçmış ağzıma. bir de o bebeyle uğraştık. son dakikada hareket halinde yetiştiğimiz ve sıkışacağımız minübüse binmeden önce, otobüsten inerken de kusarak bize güze bi final yaşattı. ama bu final aynı zamanda bir başlangıçtı. asıl iş minübüste koptu. daha sıkış, daha sıcak, daha yakın. daha fazla, daha yakından bakışlar.
ah ulan ah...
suçlamayın oğlum anneleri babaları. susmuyor meretler. söylemiyorlar da dertleri nedir. dövsen de dövülmüyor ki kardeşim.
el kadar çocuk...
bebek hani anlarım ağlarlarda eşek kadar çocuk anne anne diye bas bas zırlıyor. Aç ağzını yemek vericem deyip o an sicicam ağzına veletin yeter 8 saattir!