sene 2004. hazırlık okuyorum. izmirden istanbula gidecem arkadaşlarımın yanına sömestr tatilinde.
bir çılgınlık yapıp ulusoyla gitmiştim. uçakla aynı paraydı. ama şu anda ben öyle otobüs yolculuğ yapamam arkadaş.
über kaliteli neoplan starlinerdı, hayatımda ilk defa bir otobüste koltuklarda kitap okuma ışığı, kulaklık takılabilen 9 kanallı radyo, 3 koltukta 1 tavanda lcd ekran falan vardı. sıcak yemek verilmişti şimdiki thy de yurtdışına giderken verilenden. kafa yastıkları battaniyeler falan. ulan ne yolculuktu. bitsin istemedim. çok zengin hissetmiştim kendimi be.
En az altı saat sürecek yola gidip de otobüste uyuyamayanlar için rezil olacak yolculuk türüdür. Ayrıca ilk bir saatinde müzik ve sözlüğü bir arada götürerek telefonun şarjını bitirdikten sonra geri kalan dokuz saat için kendi cehennemimi kurmayı düşündüğüm yolculuk türüdür. Ulusoy iyi yolculuklar diler.
Bayramda ortaya çıkan kaza bilançolarını gördükten sonra bu akşam diken üstünde yapacağım yolculuktur.
Yola çıkmadan 2 tane çakıp uyuyarak gitmeyi planlıyordum vazgeçtim.
içinde şoför ve muavin olarak çalışanların tükendiği alandır. kullanan dırdır etse de bize hizmet sunanların da hatırlanması gereklidir. zor iştir. ayrıca sık seyahat eden bir grup vardır. onların da işi zordur.
yorucudur ama bir o kadar da eğlenceli. özellikle tek başına bir yolculuğa çıktıysan ve otobüsle gidiyorsan ve özellikle derdin varsa saatlerce enine boyuna düşünmek için vaktin olur, kafanı dinlersin, bir süreliğine de olsa hayattan uzaklaşırmışsın gibi gelir.. hele birde tüm bunları erkenden bitirip uyuma faslına geçince işte şehirler arası yolculuğun o yorgunluğuna değdiği an gelmiştir artık.
Her seferde birbirinden habersiz enaz 4 yolcu sting'in desert rose'una klip çekiyor ve bununla doğru orantılı bir muavin enaz 11 yolcuya camdaki kafa yağından dolayı küfür ediyor.
en son yolcuğu düşünecek olursak yaklaşık 10 çocuk,2aile bir cümbüş halindeydiler. son ses olmasına rağmen hiç bir şey onlara engel olamadı ve sadece bitsin istedim.
uzun seyahatleri sevmeme rağmen her defasında ''kaza olur mu acaba'' korkusuyla çıktığım yolculuktur. yolculuk amacıma da bağlı olarak endişeyle karışık mutluluk verir.
otobüs ile yapılan yolculuk, gece yapılacak yolculuktur. otobüs'de gece uyuması, mola yerinde kalkıp dışarı çıkmak, belki bir bardak çay içmek çok güzel bir duygudur; hele yanında oturan insan samimi ve sıcak kanlı biri ise yolculuk daha çekilir bir hal alır.
uçak ile yapılan yolculuk, yolculuk sayılmaz. zira kalktığınla indiğin bir olur. acil işi olanlar dışında tercih sebebi değildir. yanında oturan kişinin suratını bir daha hiç hatırlamazsın. ayrıca bagajının akıbetini düşünmekten kendini alamazsın.
tren ile yapılan yolculuk, tercih edilebilir. şahsım adına sevmediğim bir yolculuk tipidir. yorumsuzdur...
gemi ile yapılan yolculuk, harikadır, mavi yolculuktur, unutulmazdır, tercih sebebidir ve daha birçok artı yönleri mevcuttur.
geceyse keyifle yapılan yolculuktur. firma ayırt ederim. 2+1 blue bus ile gidiyorsanız yolculuğunuz şahane geçer. bilete o kadar para verdiğin halde dağıtılan kek ve meyve sularını büyük bir jest olarak görme durumu vardır. klimayı çalıştırmazlarsa ve mevsim yazsa vay haline demektir.
