Bakara sûresi 255'de ise "Allah'ın izin verdiğinden başkası şefaat edemez" der.
Yani Allahın izin verdikleri şefaat edebilir. Yani kiyamet gününde ahirette bizim için dua edebilir rica edebilir yalvarabilir aracılık edebilir anlamında.
Yani yine Allahtan bağışlanmayı dileriz ama peygamberden şefaat istemeninde bi zararı olmaz. Çünkü o peygamber günahsız temiz. Bizim gibi değil. Anlıyor musun hani.
kimin haddi ki Allah'ın izni olmaksızın huzurı kibriyada şefaat edebilsin,
Bu ayet allahın izni olmadan kimse şefaat edemez anlamına geliyorsa, allahın izni olduğunda şefaat edebilir anlamını taşıyor demektir.
Yani yaratıcı kimse şefaat edemez diyerek katı bir kural koymamış, benim izin vermediklerim şefaat edemez demiştir.
bu şirk sözü, dinimize sokulan bidatlardan birisidir. hristiyanlardan etkilenme neticesidir. onlar hani isa'yı bir nevi allah gibi düşünüp bazen allah yerine "isa bize yardım et" diyor ya, o şekil.
şefaat konusunu türkiye de kim ne derse desin en iyi açıklayan insan abdülaziz bayındırdır. mehmet okuyan ve bayraktar bayraklı da kendisi ile aynı görüştedir. şefaat başlığında videolarını paylaştım.
şefaat ya resulallah demek bildiğin şirktir lan nesini tartışıcaz bunun.
9:80 ayetinde peygambere, onlar için 70 kere bağışlanma dilesen bile allah onları bağışlamayacaktır ayetinin tamamını bağlamı içinde okuyun lütfen.
hala daha tutturmuşsunuz, yok peygamber şefaat eder, yok alim eder falan fıstık.
şirk koşmayı bırakın artık. şefaatle alakalı youtube da mehmet okuyanın videolarını izleyin, öğrenirsiniz ne olduğunu.
adn cennetleri ne demek onu öğrenin önce.