şarkı sözü amaçsızca bir gece çıkagelir. ya da bir sabahın buğulu camın kenarında oturan bir çocuğun mırıldandığı şarkıdan esinlenir. şarkı sözü yazmak içten gelir. şarkı sözü yaşanmışlıklar, sevgi, aşk, gerçek, yalan ve doğrulara bürünmüştür. gerisini siz tamamlayın.
yine gergin gecelerim
bir kadehin daha ortasında
penceremden izliyorum yalnızlığı
elvedanın sonrasında
güvercinler uçuşuyor sabahın ufkunda
benimse sararmış perdelerim sigaranın dumanında
basit bir şarkı çalarken radyoda
fırlatıyorum izmaritler çarpıyor duvarlara
keşke diyorum biraz benzin ve ispirtoyla
eşlik edebilseydim günümün aydınlığına.
Hayatta en çok yapmak istediğim şeylerden ikisi; şarkı sözü yazabilmek ve beste yapmak. Ciddiyetten çok uzak olduğundan mi bilmiyorum bir türlü o moda giremiyorum. Yıllardır aklımda ama en fazla iki dk zorluyorum. Bakıyorum bir şey çıkmayınca da o anlık düşünmekten vazgeçiyorum ama bu sevdadan vazgeçemiyorum. Söz yazarlarını inceliyorum. Kimisi basit gelirken kimisi de başyapıt. Basit yazanlar zaten kendini kanıtlamış insanlar. Onlar normal günlük whatsapp konuşmalarını verseler birilerine güzel bir besteyle seslendirenin hatrina da olsa dinlenir ama piyasada hiç olmayan birinin yazdığı sözlerin değerlendirilmesi için ortalamanın üstünde yazması lazim. Güzel yazanlara bakıyorum. Mesela sezen aksu. Diyorum ki içinde sezen aksu olmak gibi bir cevher var. Sezen aksu'yu kendinde bulmussan zaten yazmak için de her türlü motivasyonu bulursun.
Biraz da yazılabilecek bütün güzel sözlerin yazıldığı hissi de yazmayı engelliyor. Artık yazılacak bir şeyin kalmadığını dusunuyorsun. Sonra bakıyorsun bir tane daha çıkıyor. Bu benim neden aklıma gelmedi diyorsun. Biriyle yazışırken bile o anki kafayla karşıya bir mesaj atacağın sırada yazdığın mesajda kullandığın cümle çok hoşuna gidiyor ve atmaktan vazgeçip bir yere not alıyorsun. Ziyan olmasın diye. Bilsen o yetenek olmadığını vazgecersin belki ama dizeler yarım yamalak akla gelince hep arafta kalıyor insan.