" Âtıf Hoca, ingiliz mandasını savunan ingiliz Muhipler Cemiyeti'nin üyesi ve Teâlî-i islâm Cemiyeti cemiyetinin de başkanı idi, bu cemiyet tarafından hazırlanan ve Yunan uçakları tarafından Anadolu'ya atılarak dağıtılan Milli Mücadele karşıtı bir beyannamesi (fetva) sebebiyle yargılanmıştır.[6] Ancak, muhtemelen Tahir'ül Mevlevi ve Âtıf Hoca dışındaki cemiyet üyeleri tarafından imzalanarak Anadolu'ya dağıtılan ve istiklal Savaşı'nı yürüten Kuvayı Milliyeciler için çok ağır ifade ve ithamlarla dolu bu bildiri sonrasında da Âtıf Hoca'nın cemiyet başkanlığında devam etmesi istiklal Mahkemeleri'nde suçlu bulunması için yeterli görülmüştür.[7]"
okuduğunu değil de duyduğunu olduğu gibi aktaran yazar beyanı.
beyni örümceklenmiş kesin ama.
laan önce bir araştır neymiş bir bak ya. sonra yaz ne yazıyorsan. neyin ne olduğunu bilmeden kulaktan dolma yapıştırma buraya.
aslında sizlere öğretilen de bu.
sorgulama, araştırma felan işte.
ahh ahh yazık!
istiklal mahkemelerinin "halka açık" diktelerine bakanlar ; "sanığın infazına akabinde jürinin dinlenmesine..." ifadelerine rağmen halen bu infaz kurullarının haklı yargı kurumu olduğuna iman ediyorlarsa şüphesiz ki maldırlar !
dikta rejiminde olabilecek bir durum. hep ters tepmiştir ama. eğer yok edemediysen dikkat et daha güçlü gelir. zaten bütün korkuları da bu daha güçlü geliyorlar..
Biz Atillayız, siz önümüzde köpek gibi diz çöken papa
Biz Kürşadız, siz Çin imparatoru
Biz Alparslanız, siz kahpe diyojen
Biz Cengiz Han'iz, siz kırbaçlanan Arap
Biz Timuruz, siz fillerimiz altında ezilen zavallı Ermeni
Biz Mustafa Kemaliz, siz ipimizin ucunda merhamet dileyen iskipli atıf...
Olmayan, olmuşsa da gayet haklı ve yerinde olan astırma olayı.
Dedem şapka takmadığı için asılmış olsa laf etmem hak etmiş derim. O şapkayı takacaksın. Neticede 9 yaşındaki kızıma hâllenebilir miyim diye soran insansın sen, şapka iyilik sana aslında.
Bir de üstüne yeni zelanda demokrasisiyle mi taktıracaktı o şapkayı sana?
Devletin yolladığı silahları haberlere çıkaran kişileri kahraman ilan edenlerce vatan hainliği ile suçlanan kişi. Büyük devletlerin hepsi küçük devletlerdeki savaşları yönlendirmek için, taraf tutup yardım eder. Bu ortaya çıkarılınca, dinciler kötü, aaa bak silah yardımı yapmışlar dersin. Kendi devletinin gizli sırlarını açığa çıkaran adamları, savcıları, gazetecileri devlet düşmanlığından dolayı idam etmek ne kadar doğruysa, bu adamı idam etmekte o kadar doğru.
Nerede kaldı sizin düşünce özgürlüğünüz, gezi ruhunuz, iki yüzlü kemalistler sizi. Adam kendi fikrini savunmuş diye idam edilmiş. O zaman şu anda yüzde ellinin seçtiği adama hakaret etmekte suçtur ve karşılığında ne bulduysanız haketmişsiniz demektir. Çünkü halkın iradesinin, kurulu düzenin düşmanısınız demek oluyor bu.
Çağdaşlıktır, ılerıcilıktır, bilgi çağıdır, özgürlüktür! Üç deli ali yi hatırlatır. Varmı öyle m. Kemal gibi bir dehaya karşı gelmek. En son versiyonlarını 28 şubat döneminde gördük.
Bi bok bilmeden yazanları gördükçe kendim utanıyorum, sokayım o yazıları yazdıran gereksiz özgüveninize diyorum.
En ufak bir şey görünce hemen "Atatürk içiyordu", "şu kişiyi şapka giymedi diye astılar", "dinciydim diye ebemize atladılar" demek ve geçerli bir bahane sunamamak, kulaktan dolma bilgiler yazmak çok basit.
Az bile yapmışlardır. Şimdi ülkeyi bölmeye kastedenlere sesiniz çıkmıyor değil mi. Şu anki verdiğimiz şehitlerin hepsinin kanı hükümetin ve sessiz kalan sizlerin eline de bulaştı, ülkeyi bu noktaya getirip de piçlerin sesinin bu kadar çıkmasındaki en büyük pay sahibi de sizlersiniz.
O zamanlar ise cezası buydu işte. Şöyleymiş böyleymiş demeye gerek yok. Şimdiki poşu takıp dağa çıkanlar, o zamanki cübbe giyip sarık takanlardı. Tarihi götünüz yediği kadar araştırma gafleti ile değil de adam gibi tam araştırın.
Ayrıca paralelci diye fişleyip kendi kafalarına göre adam kayıranlar, kendi elemanı olmadığı için milletin ekmeğiyle oynayanlar gayet normal geliyor şimdi herkese.
Medeniyetten anladığı ne ilim ne irfan olmayan boş tenekelerin sadece şeklen sadece şapkayla eldivenle tayyörle asri medeniyetler seviyesine göz dikme hadsizliğinden neşet etmiş vahşettir. Vahşetlerinden sadece biridir.
Sonra bunların mirasyedileri daha liseden yeni mezun, 18 yaşında gencecik okuma aşkı ile yanıp tutuşan genç kadınların, kotu üstüne tuniği ile, bir gevşek şalından korrktular da götleri tirtir titredi de bu köklü mü köklü güçlü cumhuriyetlerini yıkacaklarını sandılar, okulları yasakladılar, kamusal alan diye bir gerizekalılık uydurdular da çalışmalarını yasakladılar.
Ay bu millet unutur mu bunu. Yazarken bile midem bulandı. Hala riyakarca özgürlük diyorsunuz.
Ve hala utanmıyorlar da şu vahşetle bile iftihar ediyorlar, yazıklar olsun kalıbınıza sıçim sizin, papucumun medenileri,
Milenyum ucubeleri, azalarak bitin,
Bak gördün mü şimdi ne oldu, farkında mısın 100sene bile dayanamadın. O kadar çürük o kadar boşsunuz çünkü,