aslında islamiyetle yakın uzak ilgisi olmayan risale-i nur metinlerini kutsal kitap yerine okuyup, islamiyet öncesi dinlerde de yeralan namazı taklit ederek ve islamiyetten kopyalanmış bazı adetleri uygulayarak müslüman olduklarını zannetme yanılgısıdır. türklerin mensup olduğu hanefiliğin aksine şafii'likten daha derin motiflerle esinlenilmiştir. basit bir örnek vermek gerekirse şafii mezhebi'ne gore bir erkeğe herhangi bir kadın elinin değmesi abdesti bozarken bu durum hanefi mezhebinde kendisine nikâh düşmeyen herhangi bir kadının kendine değmesinde bir sorun teşkil etmeyeceğini söyler. ancak genede nur metinlerinde alıntılanan ayetler (ki metinlerin yüzde birini bile oluşturmaz allah kelâmı bu külliyatta) üzerine getirilen lafzi yorumlar şafii'likle bile karşılaştırılamayacak kadar ilkeldir. ayrıca neredeyse peygamber yerine koydukları nurslu deli sait'in zırvaları da akla uygunluk kriterini ön planda tutan islamiyet'den tamamen kopuk cahilce zırvalardır. örnek vermek gerekirse ;
O (Allah) ki, Güneş'i bir ışık(foton) kaynağı, Ay'ı ise nur(aydınlık-yansıma) kıldı. Seneleri ve 'hesabı' bilesiniz diye, (Ay'a) menziller(duraklar) takdir etti. Allah, bunları ancak hak ile yarattı. (Allah), anlayan bir kavim(topluluk) için ayetlerini, bu şekilde açıklar.
akla yatkın ve devrin insanının anlayacağı kadar da bilimsel.
nur külliyatında güneş :
"güneşin ısı ve ışık vermesi için ne kadar gazyağı ve ne kadar odun kömür gerekir? işte düşünün onu yapan allah'tır"
--spoiler--
ayrıca nur metinlerinde aslında kur'an-ı kerim'in hiçbir yerinde geçmeyen onlarca yöresel adet ve töre, laf kalabalığına getirilerek ve ne acıdır ki hatta bazen "meal" gibi nakledilerek müslümanlık karalanmaktadır.
günümüz dünyasında insanların dinle ilgili konuları sanki kendileri anlamaktan acizmiş gibi onun bunun uydurduğu fetvalarla kulaktan dolma yaşamaları sonucu her söylenene de inanmaları garabeti ortaya çıkmaktadır. işte at izinin it izine karıştığı bu ortamda şakirtler de kendilerine müslüman süsü verebilmektedirler. etnik bir motifin uyduruk dini argümanlarla kutsallaştırılmaya çalışıldığı milliyetçi bir ideolojinin, bazısı kandırılmış, bazısı da bilinçli mensuplarıdır şakirtler ve imanları islam'a değil bir coğrafyanın yerel kültürünün kutsanmasınadır.
said nursi yi peygamber yerine koyan şakirtlerin kendini müslüman zannetmesi durumudur.
bakara süresi 78-79.ayet: içlerinde ümmi olanlar da vardır ki kitap ı bilmezler sadece hayal ve kuruntu bilirler. onlar sadece sanıya saplanırlar. yazıklar olsun o kişilere ki, kendi elleriyle kitap ı kendi elleriyle yazarlar da sonra onunla basit bir karşılık satın alsınlar diye, işte bu, allah katındadır derler. vay haline onların ellerinin yazdıkları yüzünden! vay haline onların kazanıp durdukları şeyler yüzünden.
şakirtlerin hiçbirinin gerçek islam ile bağı yoktur. hepsinin sapkın dinleri sikilesidir.islamın dejenerasyonu ile zehirlenen dimağların bugün çoğunlukta olması sebebiyle müslüman toplumlar ve devletler çöküş sürecindedirler. dünyaya, bilime, insanlığa tek bir katkıları yoktur. bu sebeple haçlı fanatikler bunları katletmek için meşru bir sebep elde etmişlerdir. olan bu güzel islama olmuştur.
obsesif bir durum arzetmeye başlayan yanılsama. halbuse baksalar yezidi metinlere kürt sait denen dallamanın müslümanlık diye kakaladığı çoğu şeyin nerden aparma olduğunu anlarlardı... müslümanlık kim bunlar kim...