şah ve sultan

entry66 galeri3
    26.
  1. kitabın sonuna yakışacak ayeti başında veren kitap. "onlar birer ümmetti, gelip geçtiler. onların kazançları onlara, sizin kazancınız size. onların yaptıkları sizden sorulmaz." bakara-141
    1 ...
  2. 27.
  3. iskender pala' nın sürükleyici bir anlatıma sahip tarihi romanı. aslında pek taraflı durduğunu söyleyemem yazarın. şahsen bir okuyucu olarak birini iyi diğerini kötü olarak algılamadım. sonuç olarak tarihi roman sevmeyenlere de kendini sevdirebilecek, kesinlikle sıkmayan, sevgiyi arayan güzel kitaptır.
    4 ...
  4. 28.
  5. bitmesin istedim. her güzel an bitmek zorunda mıydı? yahut bittiği için mi güzeldi bilemedim...
    şah'ın dilinde gurur, sultanda onur, selilde aşk'tı, kambercanda hayat...
    dillere destan güzeldi taç'lı, dillere destan iki yiğitti şah ve sultan.ikisi de küffara kılıç sallamadan müslüman kanı döküp gitti bu diyardan.
    biri anasının, biri babasının ahı ile...

    katre-i matemden sonra yine bir rüzgar estirdi üstad, dilimde divan makamı, dimağımda aşk şarabı tadı bırakarak...
    1 ...
  6. 29.
  7. her bölümünde yapılan "sevgi" tanımları bile okunması için yeten harika kitap.
    3 ...
  8. 30.
  9. bitirene kadar işkence çektiğim bir kitaptır. asıl olay alevilik sunnilik değildir iki taraf da alevidir. aleviliğin mezhepleri arasındaki çatışmadır.
    0 ...
  10. 31.
  11. kitaba başladığımda çok sıkıcı ileriki sayfalarda bu sıkıclık gidecek iskender pala'nın o müthiş sözleri ile karşılaşacağım diye düşünüyordum yanılmış. baştan sona sıkıcı bir kitap. ama alevilik hakkında bilinmeyen bilgiler içeriyor. ayrıca kitabın baş sayfasında bulunan birbirinin tersi olan iki resim bizde yavuz sultan oalrak bilinirken iran'da şah ismail olarak bilinirmiş.
    0 ...
  12. 32.
  13. katre-i matem kadar değil, ama başarılı...
    1 ...
  14. 33.
  15. şah'ı, yeğeni hadım kamber'in; sultanı ise, tekeli hüseyin can'ın -ikiz kardeşi hasan, şah ismail'in has adamı olmasına rağmen yazar kamber'i konuşturmayı tercih etmiştir- ağzından anlatan kitaptır. romanın ilk başlarında şah'a, kendi taraftarları koşulsuz saygı duymaktayken kitabın ortalarına doğru özellikle tebriz'de yaptığı sünni katliamlardan dolayı koşulsuz saygı zedenlenmiş hatta sorgulanmaya başlamıştır. ayrıca kitapta "kızılbaş" kelimesini bu topraklarda yarattığı algının kısa tarihine değinilmektedir. şah ismail, meselesinden önce söz konusu kelime saygınlığın belirtisiyken yaşanan siyasi olaylardan sonra biraz da osmanlı devlet yöneticilerinin siyasi manevralarından olsa gerek "hafif meşrep" anlamına çekilmek istenmiş ve -güner ümit ile mehmet ali erbil örneklerinde olduğu gibi- kısmende başarılı olmuştur. hulasa kızılbaş ve akbaşlar siyasi olaylara kurban edilmek istense de anadolu halkının engin hoş görüsü buna mani olmuştur.
    1 ...
  16. 34.
  17. iskender pala'ya ait olunca eserin altındaki imza zaten önyargılardan arınmış bir şekilde yaklaşılıyor kitaplara, makalelere...
    bir divan edebiyatı profesörünün bu denli iyi de bir tarihçi olabileceğini tahmin edemezdim tabii sorsalar bu kişi iskender pala olsa diye olasılık payı da kesinlikle verirdim.
    yazarın tarihçiliğini gerek kronolojiye hakim oluşu gerek iki ayrı kültürü en iyi şekilde analiz edişi gerekse de karakterlere ancak bir tarihçiye yakışır nesnellikle yaklaşışını görerek öğreniyoruz. saray edebiyatı ve aruz veznine hakim oluşunu da eserine sıkıştırdığı beyitlerden görebiliyoruz. kitabı geç okumuş olmakla birlikte kaybeden sanırım ben oldum kitabı cıktığı ilk gün almalıydım dedim.
    iskender pala hocamız yine konuşturmuş efendim o ne yazsa okunur da; şehzade selim'in sultan oluşu, fetihleri cengaverliği, şah ismail'in devlet adamlığı ve bilhassa sünnilere yaptığı mezalimi, tarih kitaplarının sıkıcı sayfalarından sıyrılıp bir aşk kitabında okumak didaktizmin ve lirizmin doruklarına ulaşıp bir dansı şeklinde sunuluyor.
    kitapta şah ile sultan, saray görevlisi ile lalalar askerler ile sünni ve kızılbaş halkın herbirine eşit fakat okudukca tadı artan oranlarda yer verilmiş, hem bir tarih okuyor, hem bir aşkı derinlerinizde hissediyor hem öyküler ve roman hem de divan eserleri okuyorsunuz.
    yazdıklarımın kifayetsiz kaldıklarını bilmekle birlikte daha ne denir ki efendim...
    okunmalı.
    2 ...
  18. 35.
  19. aşk ve tarih. iskender pala kitabı denilince akla gelen şeyler. aynısı bu kitapta da var. böylesini zor bir konuyu seçerek elini taşın altına koymuş olan yazar, aşk temalı bir anlatım ile başka bir bakış açısı getirmeye çalışmış. fazla zorlanmamış ve bu manada olmamış denilebilir. yine de güzel kitaptır.
    1 ...
  20. 36.
  21. iskender pala'nın yavuz sultan selim ve şah ismail arasında geçen olayları edebi bir dille anlattığı tarihi romandır. tarih kitaplarının sıkıcığından dert yananlara tavsiye edilir.
    3 ...
  22. 37.
  23. mümkün olduğunca tarafsız,objektif yazdım dese de bence kesinlikle taraflı olduğunu düşündüğüm iskender pala'nın kitabı
    1 ...
  24. 38.
  25. --spoiler--
    ...ömer, on yaşında bir çocuğun bütün samimiyet ve ciddiyetiyle fısıldadı:
    "kıyamet gününde hor ve kederli kalkmamaya ant olsun mu bihruze?"
    "bin kere ant olsun?"
    "milyon kere ant olsun!"
    --spoiler--

    her sayfası aşk ve tarih kokan, sadece iskender pala kitabı demenin bile yeterli olduğu eser. okunmalı, okutulmalı.
    1 ...
  26. 39.
  27. kitaba yeni başladım, ilgimi çeken bir konu ve iskender pala nın dilinden okumak keyifli, kızılbaşlıkla ilgili kısımlar ilk bölümlerde ele alınmış, şah ismail in bir şeyh misali nur yüzlü bir kimse olduğu dile getirilmiş ve kendisine inananlara vaat ettikleri güzellikler dile getirilmiş..

    yavuz sultan selim e ise yavuz gibi bir delikanlıydı denilerek giriş yapılmış " biliyorsunuz yavuz eski anlamıyla gaddar kötü manasındadır " bu biraz ironi olarak kaldı bende.

    bakalım kitabın devamında neler olacak..
    0 ...
  28. 40.
  29. kitabın 300. sf sine kadar geldim ve şah ile sultan ın mektuplaşması bitsin istemedim..

    çaldıran savaşı olmamalıydı ve mektupla edebi bir dil ile savaş sürmeli diye geçirdim içimden..

    o ne güzel laf sokmadır birbirlerine..
    0 ...
  30. 41.
  31. dil güzel iskender pala sevenler için. kurgu daha düzelmiş. şöyle ki iskender palanın sıkça muzdarip olduğum o bilgi verme kaygısıyla anlatımı sıkıcı hale getirme sorunu çok yok.

    --spoiler--
    ama gel gelelim kambere. hiç sevmedim seni kamber. çok gönül adamısın, çok duygusalsın. taçlıya muhabbetin hiç hoşuma gitmedi.

    babaydar sen öyle değilsin. keşke daha çok olsaydın romanda. hatta kamberin yerine sen olsaydın en azından taçlıya aşık olmazdın. gene de kamberi bu kadar sevgi konusunda eğiten sen olduğun için biraz suçlusun diye düşünsem de şu kısmı çok beğendim;

    "hakikati sevmek, babacım, sevgilerin en güzelidir. çünkü hakikat mutlak güzellikten doğar ve bütün güzeller o'nun güzelliğinden bir ilham taşıdıkları için sevilirler. hakikati ayırt etmeyi bilirsen sevgiliye karşı sevgide ortak edinmemiş olursun. sevgiliyi sevmek, sevgilinin sevdiklerini sevmek, sevgili için ve sevgili yolunda sevmek, sevgiliyle birlikte sevmek, bunların hepsi insanın tabiatına uygundur."

    bir de şu kısmı;

    "bir madde, tabii olan merkezinden ayrıldığında sevgiyle ayrılır ve oraya yine sevgiyle dönmeye çalışır. ezelde harekete geçen eşya ebediyete sevgiyle yürüyecektir. göklerde, yerlerde ve ikisi arasında ne varsa sevgiyle vardır. gökler sevgiyle dönerler, yıldızlar sevgi sayesinde yerlerinde durabilirler. tıpkı kalbimizdeki sevgi yıldızları gibi... bu yüzden dış yerine içi, suret yerine ruhu sevmek gerekir. hayat ancak sevgiyle tatlıdır ve sevgilisiz dünyada hayat sürmek beyhudedir."

    yavuzu görmek istediğim gibi anlatmış bu kitap. tam olarak kahraman. ama gene taçlıya yazılan şiirler sorunu var. hoşuma gitmedi açıkçası. benim yavuzum öyle değil kafamda.
    --spoiler--

    son olarak bitirene kadar elimden asla bırakmak istemedim kitabı. ben çok beğendim.
    2 ...
  32. 42.
  33. okuduğum harika bir kitaptır. tarihi roman severlere şiddetle tavsiye ederim.
    1 ...
  34. 43.
  35. iskender palanın muhteşem bir anlatımı ve dili olan, belirgin bir şekilde taraf tutan tarihi romanı.
    0 ...
  36. 44.
  37. güzel bir kitap ama iskender palanın kateri matemine nazarn biraz hafif kalmış. yine sade bir dil tarihi gerçekleri yansıtsada çarpıtılan olaylarda mevcuttur. şah ismail annesini hiç bir zaman öldürmemiştir. annesiyle birlikte hareket etmiştir.yavuz sultan selimde daha çok övülmüştür. taçlı hatunuda bir çok kişiye tanıtmıştır iskender pala bu romanında.
    2 ...
  38. 45.
  39. iskender pala'nın aşkı en naif haliyle anlattığı kitabıdır. yaşamak istediğim dönemlere güzel bir yolculuk yaptırmıştır. kardeşin kardeşi kırdığı bir savaşın gölgesinde geçen en güzel aşk hikayelerinden birini anlatmıştır.
    1 ...
  40. 46.
  41. Yavuz Sultan Selim ve Şah ismail arasında geçen tarihi olayları genelde Şah ismail'in penceresinden anlatan iskender Pala'nın yazdığı okunmaya değer kitabıdır.
    0 ...
  42. 47.
  43. çok sürükleyici bir kitaptı. tabi içindeki bilgilerin doğruluğu tartışılır.
    0 ...
  44. 48.
  45. biraz tarafgir bir kitap olsa da, coğrafyamızda mezhepsel ayrışmaların tarihini anlatması açısından iyi bir çalışmadır. yavuz sultan selim ve şah ismail'in iki türk imparator olarak (şah ve padişah) her alandaki mücadelelerini güzel bir dille anlatmaktadır.
    0 ...
  46. 49.
  47. iskender Pala'nın yazdığı övülesi kitabın ismi.
    1 ...
  48. 50.
© 2025 uludağ sözlük