ışık

    49.
  1. 33.
  2. madde mi yoksa enerji mi diye hala tartışılır. enerji ise aynaya çarpım nedne yansır? madde ise ağırlığı,kütlesi neden yok?

    Işığın parçacıklardan oluştuğu fikrini ilk kez Isaac Newton ortaya koydu. Sonraları ışığın dalgalardan oluştuğu düşüncesi yayıldı, ve rahatlardı; ta ki Max Planck bazı deneylerinde ışığın tanecikmiş gibi davrandığını farkedinceye dek. Işık sanki devamlı dalgalar değil de, enerji paketcikleri gibi geliyordu. Einstein ve Planck bu enerji paketlerini ışık quantumu veya foton olarak adlandırdılar. Fotonlar sanki birer parçacıklarmış gibi davranıyordu. Relativite (izafiyet) teorisine göre, bir parçacığın ışık hızında gidebilmesi için kütlesinin sıfıra eşit olması gerekiyordu! Demek ki ışığın enerjisi sadece kinetik enerjiydi; kütlesinden kaynaklanan hiçbir enerjisi yoktu. Einstein o güne dek açıklanamamış olan fotoelektrik olayını bu kavramla açıkladıktan sonra, bilim adamlarının ağzında yeniden 'ışık nedir?' sorusu gündeme gelmişti. Eğer ışık dediğimiz olgu parçacıklardan oluşuyorsa, frekans veya dalgaboyunun ne anlamı var acaba? Aslında sorulması gereken en iyi soru: "ışık gerçekten nedir?" Cevap: 'Hem dalga, hem parçacık Işığın bazı özellikleri sadece dalga olgusu (mantığı) ile açıklanırken (girişim veya kırınım gibi), bazı özellikleri ise sadece foton konsepti ile açıklanabiliyor (Fotoelektrik olay veya atomların enerji soğurması ve salması gibi).
    3 ...
  3. 53.
  4. Kutlesi olmayan, dalga-parcacik dualitesine sahip, kuantasi foton olan elektromanyetik radyasyon.
    2 ...
  5. 63.
  6. 31.
  7. ışık güneşten dünyaya 8 dk. gibi uzun bir sürede gelebilir. sonuç olarak, güneş kazara patlarsa biz 8 dk. sonra anca görürüz.
    2 ...
  8. 32.
  9. zaman ve mekan kavramı değişken iken ışık sabit kalabilecek bilinen tek ölçüdür.

    mesela güneşe baktığımızda onun 8 dakika önceki halini görebiliriz.

    şu an gözlemlenebilen en uzak mesafe quasardır ve 12 milyar ışık yılı uzaktadır.

    bunun anlamı şudur: eğer quasardan dünya gözlemlenebilse idi dünyanın 12 milyar yıl önceki hali görülebilirdi.
    2 ...
  10. 52.
  11. bir zamanlar zengin ve yaşlı bir çiftçi varmış. bir gün hastalanıp hastaneye kaldırılmış. kendini biraz iyi hissedince üç oğlunu yanına çağırmış ve onlara bir görev vermiş: 'benim artık şu dünyada fazla vaktim kalmadı. içinizden biri yıllar boyu çalışarak kurduğum bu çiftliğin başına geçecek. aranızda hanginizin bu görevi üstleneceğine karar vermek için, üçünüze de bir miktar para vereceğim. bu parayla ne alabiliyorsanız alacaksınız. ama akşam geri döndüğünüzde aldığınız şey, hastane odamı bir uçtan diğer uca doldurmalı ona göre' demiş.
    oğulları hemen işe koyulmuşlar. akşam geri döndüklerinde babaları sormuş. "büyük oğlum, paranla ne aldın?" "iki balya saman alabildim" demiş. sonra saman balyalarını odaya getirmiş ve havaya savurmuş. samanların tamamı yere inmiş fakat odayı dolduramamış. adam:
    "peki ortanca oğlum sen paranla ne yaptın?" diye sormuş. oğlu "ben de iki tane yastık aldım" diyerek yastığın içindeki tüyleri bütün odaya dağıtmış. tüyler yere düşmüş ama odayı dolduramamış.
    çiftçi, "oğlum, sen paranla ne yaptın?" diye sormuş üçüncü oğluna. delikanlı cebinden bir kutu kibrit ve bir mum çıkarmış. odanın ışıklarını kapatıp mumu yakınca, oda mum ışığıyla aydınlanmış. "paramla bir kibrit ve bir mum aldım, kalan para da cebimde" demiş.
    çiftçi, oğlunun bu akıllıca davranışını çok beğenmiş. çiftliğin yönetimini ona devrederek onun aklını ödüllendirmiş.
    3 ...
  12. 13.
  13. dalga yapıda mı yoksa parçacık yapıda mı hala tartışılan hede.
    1 ...
  14. 3.
  15. ilkokulda devamlı ılık süt içmesi söylenen fiş kızı.
    2 ...
  16. 20.
  17. tünelin ucundaki parlak şey.

    (bkz: şey)
    1 ...
© 2025 uludağ sözlük