sorun motor gücünde değil ki. ışık hızına yaklaştıkça kütlesi artar. kütle arttıkça hızı düşüşe geçer. velev ki düşüşe geçmesine rağmen aştı, o zaman da parçalanır. velev ki parçalanmadı, o hıza ulaşırsa sonsuz bi kütleye dönüşür.
ışığın uzay boşluğunda, saniyede 300.000 kilometre hızla gitmesi. bakın, biraz düşünün.
bir araba içerisinde saatte 150 km hızla gittiğinizi hayal edin. bir de bu hızı aynı kefeye koyun ve bu hız karşısında içinde bulunduğunuz araba yerinde sayan bir obje olur sadece. dünya etrafında bir saniyede 7 tur atabilecek bir hız, bir nefes alışverişinizde 1 milyon kilometre yol katettğinizi de koyun bir kenara. muazzam, akıl almayan bir hızdır.
Bunu her duyduğumda 6-7 sene önce lisedeki fizik hocamın bu kavramı abartırken çektiği çileyi hatırlarım. Şunun hızının bilmem kaç katı olduğunu düşünün vs...
aşılamaz sanılıyor. bence bir şeyin aşılamaz olması imkansızdır. iki bin yıl önce yaşayan insana, cep telefonundan foto çekiyorum, wifi var böyle havada ağlar, ekran var film izliyorum desen o kadar imkansız, o kadar olanaksız gelirdi ki... bu ışık hızı da aynı şey.
emenike nin koşarken yakaladığı hızdır adam gibi ışık kadar hızlı vesselam.
doğada var olan en büyük hız. pratik olarak ispatlanamamış da olsa doğada, ışığın kendisi de dahil olmak üzere hiçbirşeyin, ışık hızından daha hızlı hareket edemeyeceği kabul gören teoridir.
normalde hız göreli bir kavramdır, yani bir nesnenin hızından bahsederken aslında sabit kabul edilen bir mesnede göre olan hızından bahsedilmektedir (ki bu genellikle dünyadır). yani saatte 100km/h ile giden bir otobüste öne doğru 10km/h hızla koşarsanız müavin size höyt der ama bunun yanında sabit kabul edilen dünyaya göre hızınız 110km/h'dir. ama elinizde koştuğunuz yöne doğru tuttuğunuz bir el feneri varsa "fotonların hızı"="koşma hızınız"+"ışık hızı" değildir. fotonlar, sabit kabul edilen objeden ve ışık kaynağının hızından bağımsız olmak üzre, ışık hızı ile hareket ederler. misal, ışık hızında koşabilirseniz eğer fenerden fotonların uzaklaşamadığını görürsünüz. nası görürürüm fotonları tek tek demeyin. ışık hızında koşabiliyorsanız, fotonları haydi haydi görürsünüz bence.
yıllar sonra gelen edit: o zamandan bu zamana bi dünya şey bulundu, bağlı olarak bu 2001'de yazdığım şey neredeyse tamamen güncelliğini kaybetti. sağda solda buna güvenip millete artistik yapmayın. 2012 bilgileri ile gelir birisi, yamulursunuz.
saatte 300 bin km hıza sahiptir ışık hızı... eğer bir insanın ışık hızıyla hareket ettiğini düşünürsek dünyadaki normal yaşama göre daha yavaş yaşlanacaktır.
Anlık hızdır. Bi çok fizikçiye ve kuantum fiziğine göre, ışık hızı ile bir duvara koşmayı başarabilirseniz, kendinizi duvarın arka tarafında bulabilirsiniz.
ışığın kitlelere mal olmuş, en bilinen huyudur. o kadar yüksek bir hızdır ki, 10 metre ötenizde sıçan bir köpeğin bokunu, bok varmış gibi "çıktığı anda" diyeceğim kadar kısa bir zaman içinde görmenize sebep olur. halk arasında "bokun kokusu gelmeden ışığı gelir" sözü boşuna değildir. bu açıdan hoş olmayan yanları da yok değildir.
hızlanmaz veyahut yavaşlamaz. ışık hızına çok yakın giden bir tren içinde vagonda koşarsanız ışık hızını zorlamaya kalktığınız anda o sınırda kalırsınız ve geçemezsiniz.
edit: ışığın kırılması ve bükülmesi ile hızı düşer.
eğer düşmese idi cam denen şeyi hiçbirimiz göremezdik.