eğer aşılabilirse einstein'in kuramları çökertilmiş olur.
bunu insan üzerinde denersek boyu kısalacak,yaşadığı zaman yavaşlayacak,bundan ne kadar emin olmasam da değişken olmayan kütle bile değişkenlik gösterebilecek.
yani çok ciddi sonuçları olacaktır.
ben aşılabileceği görüşündeyim.
bazı yazarların, uzay zamanın bükülmesi ve solucan delikleri üzerinden ışık hızının aşılabileceğini iddia etmesine istinaden yazmak zorunda kaldım. bu ışık hızını aşmak değil, sadece yolu kısaltmaktır, yani kestirmeden gitmektir ki bu bile mümkün görünmüyor.
ışık hızının aşılması demek beraberinde bazı paradokslara yol açar. ışık hızını aşan bir enerji , dalga boyu hatta daha ileri gidelim bir madde evet bir madde düşünün. bu madde ışık hızını aştığı anda ortadan kaybolur. neden ? çünkü ışık hızını aştığı anda o maddeyi gözlemeyecek ışığı gerisinde bıraktığı için bizim bu maddeyi gözlemleme gibi bir olasılığımız olmayacaktır. dolayısıyla bir maddenin ışık hızını aştığını asla gözlemleyemeyiz. ha ama ne olabilir ? biz o maddenin ışık hızını aştığını ancak daha sonradan gerisinde bıraktığı kozmik izler veya kalıntılardan öğrenebiliriz.
ışık hızı ile zaman ters orantılı çalıştığı için, ışık hızını geçmek demek sebep - sonuç düzlemini de ortadan kaldırır. buda bir paradoksa yol açar.
şöyle ki , ışık hızına yaklaşıldığında zamanda meydana gelen yavaşlama ile birlikte ışık hızına tam ulaşıldığında zaman tamamen durmuş olur yani sebep ve sonuç ayna anda zamanın durgun noktasında ve tek bir düzlemde meydana gelir.
bir örnekle açıklayalım.
1.) normal hızda zaman akışında sebep - sonuç ilişkisi :
sabah uyandınız kahvaltı yapmak için ekmek almaya karar verdiniz. bakkal ile ev yürüme mesafesi ile 15 dakika sürüyor. evden çıkıp ekmek almaya gittiniz ekmeği aldınız ve geldiniz. geçen zaman 15 dakika. şimdi sizin sebebiniz ekmek almak bu sebepten evden çıktınız ve bu öngörülen 15 dakika içerisine sebebinizi ve sonucunuzu sığdırmak için öngördüğünüz zaman dilimine hem sebebinizi hem sonucunuzu sığdırmış oldunuz. zaman normal seyrinde iken her şey güzel. hem sebep hem sonuç için zaman size müsade edebiliyor. ne güzel
2.) ışık hızında zaman akışında sebep - sonuç ilişkisi :
sabah uyandınız kahvaltı yapmak için ekmek almaya karar verdiniz. artık ışık hızında hareket edebilen bir maddesiniz. ekmek almak için ihtiyaç duyduğunuz şeyler : zaman, sebep ve sonuç.
ışık hızında hareket ederken ekmek almak için bulunduğunuz noktadan harekete geçtiğinizde zaman duracak ve sizin sebep ve sonuç olarak iki aşamada aynı anda meydana gelmiş olacak. çünkü zamanın içerisine sebep ve sonuç olamak üzere iki farklı durumu yerleştirebileceğiniz bir zaman aralığı malesef olmayacak. yani kısaca ışık hızında zaman durmuş iken sebep = sonuç. olacak.
3.) ışık hızının aşıldığında sebep - sonuç ilişkisi :
şimdi yukarıdaki iki farklı zaman algısında görüldüğü üzere doğrultu hep solda sağa yan ileriye doğru akışı ile ekmek almanın sebep - sonucu arasındaki bağlantının hep tek yönde olabileceğini ve sebepten sonuca varılarak ekmeğe ulaşıldığını gördük.
birde ışıktan hızlısınız ve ekmek alacaksınız. ne olur bu durumda ? zaman ışık hızında aynı anda içine sebep ve sonucu sığdıramamış ve sebep aynı anda sonuç ile sonuçlanmıştı. ışık hızından daha hızlı bir durumda olacak olan sonuçlar sebeplerden önce gelecektir. çünkü tersine doğru bir zaman anlayışı ortaya çıkacaktır. yani zaman normal seyrinde ileriye doğru akıyor , ışık hızında duruyor. ışık hızından daha hızlı iken başka bir seçenek olamayacağından zamanın geriye doğru akmasını bekleriz. şu anki fizik kuralları ve mantığa göre.
bu durumda siz ekmek almaya karar vermeden evvel ekmeği zaten almış olacak, daha sonra ekmeği almaya karar vereceksiniz. ve daha sonra uyanacak ve daha sonra uyku halinde bulunacak ve daha sonra da bir sonraki güne uyanmak için uyumuş bulunacaksınız.
bu üç örnekte gördüğümüz gibi şimdiki algılarımız ile ışık hızını geçmek demek bizde zamanda geriye doğru bir akış olacağını gösteriyor. ama şimdiki 3. boyutlu algı düzeyimizde mantık çerçevesi ile kısıtlanmış beyinlerimiz bize bunu böyle söyletiyor. belki bir gün 4. boyutu algılar ve aslında zaman - mekan - hız - ? ve soru işaretinin yerine gelmesi gereken olgunun varlığıyla tanışıp bu paradoksu çözeriz.
dünyadaki teknoloji bunu bulmaya sanırım en az bin sene kadar uzaktır... şuanki mevcut teknolojimizi zorlayarak ışık hızının binde biri hızla gidebiliriz ki bu bile çok karmaşık fizyon teknolojisi ile mümkün olabilir... lakin uzay zamanı bükerek ışık hızını aşmak mümkündür...
imkansız değildir ama şu anda bilinen fizik bilimine göre imkansızdır. ilerde belki bunu nasıl aşacağımızda ortaya çıkar. ne bileyim mesela evrenin genişleme hızı belki ışıktan hızlıdır ve biz bunu bilmiyoruzdur ve ileride öğreneceğizdir.
f16 uçakları 2475km 2 mach hızında kanatlarda aşınmalar oluyor. özel bir yöntemle bu kanatlar onarılıyor. ışık hızına gelmeden uçak partiküllere ayrılır. uzaydada partiküller ve mikro göktaşları var.
