Yengeçler gibi ayaklarının en öndeki çifti kuvvetli ve büyük iki kıskaç şeklinde gelişmiş olan, eti beyaz ve çok makbul, koyu yeşil veya koyu mavi rengi pişirilince kıpkırmızı olan kabuklu deniz hayvanı.
Istakozun büyümesine imkan sağlayan tetikleyici onun rahatsızlık (Stres) duymasıdır.
En büyük düşmanlarından birisi ahtapottur.
Istakozların uzun gövdeleri, kaslı kuyrukları vardır ve deniz tabanındaki yarıklarda veya oyuklarda yaşarlar.
--spoiler--
Istakozlar, en savunmasız ve kaçma yeteneği en zayıf olan canlılardan biridir.
Bu yüzden, yakalanırken hiç karşı koymazlar.
Her canlının kendini savunma hakkı vardır.
Ama ıstakozların yok sayılır.
Öldürülüp pişirilirse, zehirli kanı etine bulaşır.
Bu yüzden canlı canlı haşlanarak kanındaki zehir yok edilir.
Normalde ses çıkaramayan ıstakozlar, kaynarken canları o kadar yanar ki kıskaçlarını şiddetle birbirine vurur.
--spoiler--
deniz ürünlerinin şahı, kralı olan bir deniz canlısı. her yerde, her lokantada bulamayacağınız gibi bulduğunuzda da fahiş fiyatıyla yemenin adeta yürek dağlayacağını bilmelisiniz.
herneyse, özellikle sarımsak sosuyla deneyin dostlar.
"yüzyıllardır ıstakoz, olağandışı anatomisiyle bilinir. beyni boğazında, karnında sinir sistemi, midesinde dişleri ve kafasında böbrekleri bulunur. ayrıca bacaklarını kullanarak duyar ve ayakları ile tat alır."
1800'lerin ortasına kadar Istakoz, fakir yemeğiydi. Eskiden, en fakirler ve köleler ıstakozla beslenirmiş. Fare yemekle eş değer tutuluyormuş. Şimdiyse en sosyete yemeklerden.