çoğu kez acil işlerimin olduğu günlerde hızlıca mideye gömdüğüm yiyecek. yalnız fena oturuyor. iddiasına bir gün 11 tane yemiştim. vay hayvan vay demeyin işin ucunda güzel bir şey vardı. alkolden sonra evlere dağılmadan da iyi gidiyor.
Islak hamburger yalnızlığın sembolüdür; eve yalnız dönenler yer onu, ağzının sarımsak kokmasından çekinmeyenler, sabaha kadar midesinin ağrımasından gocunmayanlar; salçalı olmasına rağmen ketçap sıkarlar, yağlı olmasına rağmen mayonez eklerler, en son kırmızı pul biber serperler. Hızlıca yerler, çok yerler. Boş vermişler yerler, boş vere vere yerler, üzerlerine yağ damlasa önemsemezler, önemsemeyenler.
çok büyük bir merakla ilk kez 2-3 hafta kadar önce yediğim istanbul'da çokça tüketilen aslında hiçbir özelliği olmayan yiyecektir. Saçalı küçük bir hamburger ekmeği arasında sadece et bulunmaktadır. Ne turşu vardır ne başka birşey. insanların büyük bir iştahla yediklerini gördüğünüzde şaşırabilirsiniz. Ya biz çukurova'da dünyanın en güzel yemeklerini yiyoruz, ya istanbul'da yaşayanlar yemek yediklerini sanıyorlar, ya da benim yediğim ıslak hamburger değildi.
Ayak üstü 2 lokma atıştırmak için uygun bir yiyecek olduğu gerçek. 1 hafta sonra yine istanbul'dayım. bu sefer başka biryerde yiyeceğim. Taksim'de köşe başında ve marmaris büfede yemiştim. Varsa farklı biryer önerebilen açığız efendim. Hatta buyururlarsa birlikte yeriz.