Bağdat'ta 2003'ten beri musluklardan çikolata, ice tea, kola ve bilumum meşrubat renginde su akışı devlet tarafından yapılmaktaydı.
Şimdi ise Bağdat ve güneyindeki kanalizasyon ve içme suyu ağlarına biriken metan gazı ve sızıntı yapan gaz hatlarından doğalgaz karışmış bu seferde bölgeyi yanan su paniği sarmış.
2003'teki bombardımanlardan sonra kentin altyapısı çökmüş ve hala düzeltilememişti, şehirde su sorunu varken bir de bunun çıkması ülkedeki sorunlara bir yenisini daha ekledi.
En ufak elektrik su sorununu Irak'ın belediyelerinin birkaç senede çözdüğünü düşünürsek halkın işi zor.
kürtlere devlet kurma hakkını kim verdi. bu hırsızlıktır. iran, ırak, suriye ve türkiye arasında kalan kürdistan'ı iğdiş ederiz. nelerine güveniyorlar bu aşiret bozuntuları!
türkiye musul ve kerkük'ü ırak'a antlaşmayla bıraktı. eğer el değiştirmesi gündeme gelirse söz hakkımız doğar. barzani sıkıyorsa ilan etsin bağımsızlığı.
tam bir cehennem. hem de dünyada olabilecek en ateşlisinden.
burada yaşayan insanları anlayamıyorum. evet vatanları olduğu için buradalar ve evet suriyelilerin yaptığını yapmadılar, evlerinde kaldılar ama bölgede durum öylesine içler acısı ki...
eline silah alan herkes bir grup burada. haşt-i şabisi var haşt-i vatanisi var, peşmerge, ninova muhafızı var. kendi milli ordusundan bahsetmedim dikkat ettiyseniz. ve tabi ki işid.
işidin bittiği yerde sünniler ile şiiler boğaz boğaza geliyor. (bkz: musul) en ufak kıvılcım onları birbirlerine vurduracak.
amerika barış getirip nükleer silahları ortadan kaldırmak için ülkeye girdiği günden beri durum böyle. bitecek gibi de durmuyor. bölge yıllar boyunca bünyesinde o kadar terörist grup eritmesine rağmen insanlar hâlâ ellerinde silahla bir şey yapamayacaklarını anlayamıyorlar.
insanların cahilliği de üzüyor beni. Bu kadar cahil kalmayı hak ediyorlar mı, düşündürücü. isviçre de doğan bir bebeğin yaşadığı hayata, doğduğu dünyaya bakıyorsun bir de dönüp yani başında bu bölgede doğan bebeğinkine... bir bebeğin bu hayata maruz kalacak ne suçu olabilir ki?
şu atmosferde ne kadar ütopik gelse de, umarım bir gün burası da en azından ortalama bir dünya ülkesi huzuruna kavuşur.
günlük işlerimizi yaparken az biraz böylesi hayatları da düşünürsek eminim yaşantımız daha çekilebilir gelecek. ha bir şey yapabilir miyiz? sanmıyorum.
kendimize ne kadar hayrımız var ki, kafamızı kaldırıp başkasına bakalım.
belki çocuklarımıza kendi yapmadığımız şeyleri örneğin başkasının derdiyle dertlenmeyi öğretiriz. bu bile neresinden bakarsanız bakın bizim durumumuzdakiler için elle tutulur bir şey.
insanlık irak işgsli sırasındaki tutumuyla ruhsuz ibneler sürüsü olduğunu ispatlamıştır. Yalanlar, ihanetler, katliamlar, işkence, tecavüz ve daha saymakla bitmez insanlık suçuna kimse tepki göstermemiştir. Herkes kendince güçlü gördüğünün yanında konumlanma yarışına girdi.
Irak güvenlik güçleri ile Peşmerge arasında Kerkük-Erbil karayolunda dün yaşanan çatışmalarda Irak güçlerinden 150'den fazla kişinin öldüğü ve yaralandığı iddia edildi. https://tr.sputniknews.co...i-150den-fazla-kaybi-var/