bilinçili olarak yapılmıştır ve akp de işin içindedir ve olacaklar hakkında önceden bilgilendirilmişlerdir. çünkü bizzat mili görüşçü ahmet akgül kitabında bu olayı şu cümleler ile anlatmıştır.
'Erdoğan ve Gül, tezkerenin geçmesinde kendilerine destek olmayan Silâhlı Kuvvetler'i cezalandırmak için Amerika'dan bir şey yapmalarını istedi. Onlar da Türk subay ve askerlerinin başına çuval geçirdiler.'
Türk subaylarının başına çuval geçirilmesinden sonra Genelkurmay Başkanı ve Kuvvet Komutanları'nın istifa edeceği hesaplanıyordu. Ancak asker olaya çok öfkelenip yönetime el koymaya kalksaydı, Amerika, Erdoğan ve Gül'ü kaçıracaktı."
bordo klavyelilerin gücüne gitmiştir. ulan o adamlar istiyor diye sen oraya gönderilip, çatıştırılıp ölüyorsun. onlar istiyor diye devlet büyüklerin israil'den, amerika'dan aldıkları tanklarla, roketatarlarla seni aynı ülkelerin silahlarını kullanan pkk'nın kucağına atıyorlar. senin boynuna resmen tasma geçirmişler, çuvalı mı dert ettin? siz asker doğmaya devam edin, birileri de size kıçıyla gülmeye devam etsin.
egemen bağışın anlattığına göre bu olayın ardından başbakan tatil yaptığı yerde denizden çıkıp telefonu eline almış ve amerikan dış işleri bakanını arayarak bırakın o çocukları demiştir. *
(bkz: vurdum tekmeyi girdim komutanın odasına)
4 temmuz 2012, türk tarihinin en acı olaylarından birinin, abdnin türk askerlerinin başına çuval geçirmesinin 9. yıldönümüdür. bu bakımdan 4 temmuz, türk milleti için çuval günüdür!
türk milletini son derece rencide eden bu haksız fiil, mersin ve trabzon limanlarının amerikan askerlerine açılması ile 65 bin amerikan askerinin türkiyeye yerleştirilmesine ilişkin talebin tbmm tarafından 1 mart 2003de reddedilmesi kararına abdnin zararla karşılık vermesi eylemidir.
türkiye, bu hukuka aykırı eylem karşısında uluslararası hukuktan doğan haklarını korumak için en ufak bir girişimde bulunmadığı gibi çuval olayının görevlisi abdli general 2010 yılında türkiyeye gelmiş, genelkurmay başkanı ile görüşmüş, içişleri bakanlığında yapılan üst düzey bir toplantıya katılmış, kendisine ıraktaki mahmur kampının boşaltılması (burada yaşayanların türkiyeye yerleşmesi) için türkiyede yapılan hazırlıklar konusunda bilgi verilmiştir! tarihe geçen bu toplantıya, içişleri bakanının yanısıra abdnin ankara büyükelçisi, türkiyenin bağdat büyükelçisi, içişleri bakanlığı müsteşarı, başbakanlık müsteşarı, genelkurmay ikinci başkanı, genelkurmay harekat başkanı, emniyet genel müdürü ve mit müsteşarı katılmıştır. (4 şubat 2010, hürriyet)
aslında çuval, sadece türkiyenin değil genişletilmiş kuzey afrika ve ortadoğu projesindeki bütün türk ve müslüman ülkelerinin başına getirilmiş bir meseledir.
nitekim çuval meselesinden sonra meydana gelen bütün gelişmeler hep büyük devletlerin lehine, türk ve müslüman ülkelerin aleyhine olmuştur.
son olarak çuval gününün yıldönümüne günler kala nato değil ama abd-ab-rusya-çin dörtlüsü, aralarına katar, kuveyt, irak ve türkiyeyi de alarak 2009 yılında cami minarelerini yasaklayan isviçrenin cenevre kentinde müslüman bir ülkenin (suriyenin) kaderini belirlemek üzere toplanmış ve karar vermiştir: suriyede bir geçiş dönemi hükümeti kurulacaktır, bu hükümet bir yıl içinde yeni anayasa hazırlayacaktır! (1 temmuz 2012, hürriyet)
bm antlaşmasının 2. maddesine göre bm teşkilâtı, bütün üyelerin egemen eşitliği prensibi üzerine kurulmuştur, üyeler başka devletlerin siyasi bağımsızlığına karşı hareket edemezler. yine bm antlaşmasının 1. maddesine göre milletlerin kendi kaderlerini belirleme hakkına saygı gösterilecektir.
ancak inanılması güç bir şekilde bm genel sekreteri ban ki-moon, cenevrede toplanacak suriye toplantısı için bu konferans, suriyenin kaderini belirleyebilir demiştir! (30 haziran 2012, hürriyet, nerdun hacıoğlu)
düşürülen türk uçağıdır, kaybolan türk pilotlarıdır, suriyenin saldırısını gerekçe göstererek suriyenin kaderini belirleyenlerse hem suriyeyi karıştıran hem de bmyi yöneten büyük devletlerdir!
elbette belirlenmeye çalışılan suriyenin değil türk ve i̇slâm ülkelerinin kaderidir. bunun için ne gerekiyorsa yapılmaktadır!
ancak unutulmamalıdır ki türk milleti kendi kaderini bizzat tayin etmiş, milletin birliği, devletin birliği, egemenliğin birliği ve hukukun birliği (laiklik) esaslarına dayanan yeni türkiye cumhuriyeti devletini kurmuş, diğer türk ve islâm ülkelerine de istiklâl yolunu açmıştır. artık bağımsızlık yolundan dönülemez.
eğer buna benzer bi şey amerikalıların başına gelmiş olsaydı şimdiye dünya medyası krize girmiş uğruna 698 film çekilmiş 576 kitap yazılmış, insanlar sokaklara dökülerek eylem yapıyor olurdu...
ama türklerin başına geldi... o zaman siklemeyelim...
hakkında 11 entry girilmiş!! çok fazla!!!11!!
hala unutulmamış ve üzerinden yıllar geçse de unutulmayacak olaydır.
zira kasıtlı yapılan bu tutuklama, askerimizin başına geçirilen bu çuval milletimizin gururunu kırmıştır.
(bkz: unutma! unutturma!)
olay üzerine gazetecilerin başbakana efendim nota verecekmiyiz amerikaya sorusuna; başbakan: ne notası veriyorsun müzik notasımı dediği olay.
insanın yok sol anahtarı diyesi geliyor.
adana da bir albayın incirlikte görevli bir kaç askeri sarhoş oldukları gerekçesiyle aynı şekilde bağlayıp kafalarına çuval geçirmesiyle intikam aldığımız ama ne yazık ki ödlek basının duyurmadığı olay*.aptal halkım duymasada gerekli yerler mesajı almıştır.
24.12.2009 itibariyle, neden ve nasıl olduğu hakkında bisssssürü senaryolar mevcuttur.gerçeklerin ne olduğu ise(eğer açıklanırsa) yıllar sonra netleşebilir.