Gürcüce: კონსტანტინე I, Konstantine I) (ö.1411 ya da 1412), 1407 ile 1411 yılları arası Gürcü Kralı. (Bazı kaynaklara göre 1405 ile 1412 yılları arası)
Konstantin, Gürcü Kralı V. Bagrat ile ikinci eşi Trabzonlu Anna'nın tek oğludur. Annesi, Trabzon imparatoru III. Aleksios ile eşi Teodora Kantakuzini'nin kızıdır.[1]
1400 yılında, düzenlediği seferler sonucu Gürcistan'ı harabeye döndüren Moğol Timur'a elçi olarak gönderilmiştir. Baba bir ağabeyi Kral VII. Giorgi'nin onayı ile 1402 yılında Timur ile bir anlaşma yapmıştır. 1407 yılında çocuksuz ölen VII. Giorgi'den sonra kral olmuştur. Timur'un seferleri sonrası harabeye dönen ülkede yeniden kalkınma programı başlatmıştır. 1411 yıllarına doğru, Şirvanşahlar Devleti hükümdarı I. ibrahim ve Şeki hükümdarı Sidi Ahmed ile Kafkaslar'da Karakoyunlu Devleti'ne karşı müttefik olmuştur. Aralık 1412 tarihinde yapılan savaşta müttefiklerinin bir kısmının taraf değiştirmesi ile baba bir kardeşi David ve Şirvanşah I. ibrahim'le beraber esir düşmüştür. Kara Yusuf, David ve 300 Gürcü asil ile beraber onu idam ettirmiştir.
Üç oğlu vardır: ardılı Alexander, Bagrat ve Giorgi.
büyük konstantin. roma imparatoru. ms 272 de günümüz sırbistanında niş şehrinde doğmuş, 337 de antik çağdaki adıyla nikomedia, yani günümüzdeki izmitte ölmüştür.
döneminde imparatorluk çift başlı yönetilmekteydi. batı ve doğu olarak. doğunun merkezi nicomedia(izmit) esas imparatorluk olan batının merkezi ise roma. konstantinus batının imparatoru olarak tahta geçti. doğu imparatoru liciniusla yaptığı ard ardına kanlı savaşlar sonunda, en son doğunun merkezine yakın bir yerde şimdiki adıyla üsküdarda yaptığı savaşı kazanarak liciniusu ortadan kaldırdı.
büyük konstantin, barbar olarak adlandırdıkları kavimlerin istilası nedeniyle ne roma’nın ne milan’ın ne de ravenna’nın güvenli bir başkent olamayacağını biliyordu. üstelik artık tek başına yönettiği imparatorluğun sınırları avusturya’dan kızıldeniz’e, ispanya’dan kırım’a dek uzanıyordu. yani ona son derece merkezi ve güvenli bir başkent lazımdı.
önce truva’yı (troya) yani çanakkale civarını geçirir aklından. fakat zaten trakyalı olan ve üsküdar’daki savaşta kadıköy’de (khalkedonia) konuşlanan 1.konstantin, hala küçük bir kasaba olan byzantion’un (byzantium) mükemmel konumunu kendi gözleriyle görmüştü. bu nedenle doğu ve batı arasındaki ticaretin merkez üssü olduğunu fark ettiği istanbul’u, başkent yapmaya karar verir.
mayıs 330 yılında büyük konstantin, şehirlerin kraliçesine taç giydirerek istanbul’u, roma’nın yeni başkenti olarak tüm dünyaya ilan etti.
romada hristiyanlığı kabul eden ilk imparatordur. 325 de iznik konsilinin toplanmasına kendisi öncülük etmiştir. tüm avrupanın hristiyanlığa geçişinde esas faktördür diyebiliriz.