atkısıyla beresiyle üzerine aldığı battaniyemsi şalıyla ayrı bi güzel olan kızın tatlılığıdır lakin asla çiçekli elbiseler giyen yaz günü kızının tatlılığının yerini tutamaz.
''bu soğuk, karlı günlerde ayyuka çıkmış bir tatlılıktır efendim. kızımız lahana gibi kat kat giyinmiş ve beresini de takmıştır ve burnu da kızarmıştır. fakat buna rağmen üşüyordur ve yüzünde de o minnoş ifade vardır. tam mıncırmalık olmuştur'' cümlesinde tanımlandığı gibi tam yaşamın ortasında, olması gerektiği gibi mevsimin kendini hissettirdiği açık havada, soğuğu dışında hisseden kızın nefes aldığı hayatın canlı tatlılığı.
yaşıyor bu kız.
hayatı yaşıyor.
yaşıyla
varlığıyla
olması gerektiği gibi yaşıyor.
soğuğu teninde hissediyor,
mevsimleri vücuduyla yaşıyor.
zihninde değil.
bedeni üşüyor,
ruhu değil.
yaşıyor.
yaşayacakları var.
yaşatacakları var.
üşüyeceği
üşütecekleri var.
ısınacağı,
ısıtacakları var.
en büyük armağanı kaderin.
sahip olduğu bu varlıklarla daha da tatlılışan bir kaderi yaşayan kız.
kızın çok tatlı olması ve biz erkeklerin aşırı geri zekalı olmamız hasebiyle kızceyize kıyamayız ve üstümüzdeki bilumum malzemeyi kıza veririz. neticede mal gibi donarız.