bizden kimler kimler gitti
ve yine bizler kimlerin arkasından
"- gidiyor musunuz?
güle güle
kapıyı da kapatır mısınız?
sizden üşüdüm" demişizdir
gidene sevinçlerimizi bırakmışız
ondan kalan acıları ise kendimize
ve ardından yalanlar uydurmuşuz
senden üşüdüm diye
evet çok üşüyorum;ama kendimden
ve üstelik sen yoksun diye
2009 yılında koskoca türkiye cumhuriyetinin sağ olduğunu bildiği halde bulamadığı iha muhabiri ismail güneşi hatırlatan, vücudun soğuğa karşı verdiği tepki.
insan vücudundaki bütün fonksiyonları durduran kötü his. tabi soğukluğun derecesina bağlı. bir arkadaşım şırnakta asker, operasyona gidip geliyorlar, sonra iyimisin hoşbeşmisin diye sorduğumda ''sadece üşüyorum okadar'' dedi. dağda bazen günlerce kalıp üşüyorlar. bunu düşününce ben aslında hiç üşümüyomuşum anladım..
eger ustunuze ortebileceginiz bir yorganiniz varsa usumek sicakligin vermis oldugu zevki artirir.ama sizi isitacak bir olan bulutlarin arkasinda kalan gunesten baska bir sey degilse ilk baslarda aci verir usumek.daha sonra cogu seyde oldugu gibi hissedemezsiniz sogugu da vucudunuzu da.o zaman anlarsiniz ikinci bir tenin nasil bir ihtiyac oldugunu.
her yalanda, her hayal kırıklığında, her iç burkulmasında, her kalp sancısında, başkaları için terk ettiğimiz yalnızlığımıza her dönüş yolunda, her yaralanışımızda ve her kendimize sarıldığımızda, yitip giden güzel şeylerin ardından her bakakalışımızda hissettiğimiz şeydir üşümek.
eskiden soğuk ve de sıcak havalarda okuldan birlikte dönülen sevgilinin artık olmaması durumunda yaz ve de kış aylarında gözlenen durumdur. fenadır efendim. *
üşümek, yanında sana ceketini verecek biri yoksa gerçekten zordur... ya da kollarının sıcaklığıyla ısıtacak biri... en güzeli de gözlerinin sıcaklığıyla yakıp kavuracak biri... üşümek bile güzel oluyor bazen..
