aslında ne kadar çok artarsa, o kadar rahatlık geleceği sanrısının aksine güzel şeylerden mahrum eden illet bir seviyedir. çünkü yapmak istemediğiniz şeylere üşenince, çok yapmak istediğiniz şeyleri de kolay yoldan yapmak istiyorsunuz. yani o istek ister istemez geliyor üşengeçliğin artan seviyesi ile.
Kesinlikle övünülecek bir özellik değil fakat haftasonlarını enerjim götüme kaçtığından koala türevi bir insana dönüşüyorum.
bunu benden başka yapan var mı bilmiyorum, üşengeçlik konusunda öyle bir seviyeye ulaştım ki artık geçen canım salata istedi salata malzemelerini dolaptan çıkarıp sırayla yedim. Aslında aynı şey
öyle üşenirim ki örneklerle çekirdek çitlemeye üşenip kabuklarıyla yiyorum,bunu belki vitamini kabuğundadır diyip bir kaç meyve üzerindede denedim ama tavsiye etmem,sırf üşendiğimden bir yıl arkadaşıma cevap vermedim aylarca cevap vermediğim arkadaşlarım cabası,bu üşengeçlik yüzünden en sevdiğim insanı kaybettim,hayat iki yaşında ve üşengeçseniz çok zor
Evde ısıtılmayı bekleyen hazır yemek varken yemeği ısıtmaya üşenmek, o gün üşengeçlikten yemek yememek, geceye doğru acıkmak ama yemeği ısıtmaya üşenmek, lahmacuncuyu aramak, lahmacuncunun kapıya kadar gelip zile basması, otomatik bozuk olduğundan apartman girişine kadar inmeye üşenmek, anahtarı camdan atıp aç gel la demek, arabanın anahtarının da anahtarlığa bağlı olması, arabanın kapının önünde olması, inceden bi yusuflamak.
Yatağa yattıktan sonra keyifle uyuyacağım derken ışığın açık kalması üzerine kısa süreli büyük bir acı yaşanır. Işığı kapatmak için yatağın kenarındaki çeşitli eşyalarla lambayı açmak için kullanılan tuşa nişan alarak yapılan atış buna bir örnektir.
