üslubu gayet güzel. fikirleri hakkında konuşabilecek kadar entry sini okumuşluğum ya da sohbet etmişliğim yok. kendisini günbatımında denize karşı, 1 kadeh şarap eşliğinde entel bir sohbete davet etmek isterdim. hiç anlamasam da yönetmenlerden, film sektörünün mutfağından falan bahsetmek isterdim, entel görüntüme bok sürmeden, 3-5 artistlik kelime ile süslü bir muhabbette bulunmaktı arzum...
dedim ya nedir, necidir, kimdendir, nereye gitmektedir, ne düşünür, kime oy vermiş, fıçı birayı mı daha çok sever yoksa şişe birayı mı, en sevdiği canciş, hanimiş badisi kimdir bilmem... ama söyleyeceklerini güzel ifşa ediyor gibi. biçimsel olarak güzelliğini takdir etmek isterim.
unutmadan; klavyesinde ğ harfi olduğunu farkettim. ah bir de o " ş " harfini farketse, sanki benim kadar tequila'yı seviyormuş gibi mutlu olacağım.
12 saat 42 dakika süren geyiğin ortağıdır. evet bunu yapan insan olamaz denebilir, poponuz oturmaktan düzleşmedi mi lan denebilir, ne konuştunuz oha denebilir, mal mısınız denebilir hatta denmelidir zira tüm bu sorulara rağmen 1 dakikası bile sıkıcı geçmemiştir. böyle bir insan olamaz, şiddetle geyiğini tavsiye ediyorum zira benim yapmadığım zamanlarda *
negzel muhabbeti var lan adamın. bir de düşünceli, evde kalacağımı düşünüp, yazık sana evlen benimle dedi. kendini bile feda edebilecek yapıda, ayakta alkışlıyorum. zira özel mesajlardan gelen dedikodulara göre, uludag sozluk kızlarını tek tek belirlemiş ve hepsine aynı şeyi söylemiş... bunlar hoş şeyler değil elbette. o değil de uykusuzluktan mıdır nedir bi ara pek titredi korktum yahu.
o artık silik. moderasyonun aklında ne vardı bilemem, belki de geçerli bir sebepleri vardı, ama onlarca kalitesiz yazar, saçma sapan başlıklar ile sözlüğün içine etmekteyken, akıl ve mantık ile entry giren, sözlükte uzun süre durması gereken bir yazardı.