şehir içinden geçen kamyonların terör estirmesini engelleyecek olan ve tüm kamyonların mecburen
3 köprüye yönlendirerek, bir nebze olsun trafiğe olumlu yansıyacak olan güzel bir projedir.
çevre katliami diyenlere sesleniyorum: karşıdan karşıya geçicem diye saatlerini trafikte harcayan insanlara neden acımıyorsunuz? saatlerce trafikte harcanan benzine mazota neden acımıyorsunuz?
kamyon ve transit geçiş için kullanan araçları misafir edecek köprüdür. istanbul'un yükünü fazlasıyla hafifletecektir. hayırlı olsun.
istanbul, çok güzeldi. Biz onun güzelliğini, beceriksiz yöneticileri ona musallat ederek mahvettik. Eğer bu köprü yapılırsa, son güzel tarafına da darbe vurulmuş olacak. Sonra ne mi olacak ? Eski mücahid şimdi mütahit olanlar, aç gözlü, hayvani hırsıyla o güzelliği bitirene kadar tecavüz edicekler. Bu onların lugatında, 'gelişme' ya da 'ilerleme' olacak. Ama istanbul çoktan beton ormanına feda edilmiş bir kurban olarak tarihe yazılacak. Afiyet olsun muktedir mütahit ve şirketler. istanbul fiilen biter.
Aslında istanbul'a yeni şehir planının bir parçasıdır. Kuzey Marmara otoyolu, istanbul kuzeyindeki yeni konut bölgeleri, 3. havalimanı ve 3. köprü bir bütündür. 3. boğaz köprüsü; bu yapılaşmanın temeli olacak otoyolun iki ucunu bağlama görevini görmekten başka bir işleve sahip değildir.
Bazılarınız, neden istanbul'a yeni şehir projesine karşı olduğumu merak edebilirler. Siyasi iktidarın hayalindeki şehir ile benimkisi taban tabana zıt. Onlar 30 milyon nüfuslu, Dubai vari bir mega-avm hayal ediyorlar. Bu hayalde bol konut ve alışveriş merkezi var. istanbul'un ekolojisinde yaşamsal yere sahip kuzey ormanları ve doğal bölgeleri kademe kademe önümüzdeki 10 yıl içinde yok edilecek. Tokyo gibi maskelerle dolaşılan, fakat zengin bir kent olacağız. Dubai gibi insanlığın büyük bir ayıbına dönüşecek istanbul. II.Mehmed'in kemikleri sızlayacak. Çocuklarımıza hesap veremeyeceğiz.
Konu hep "ülkeyi satıyorlar/satmıyorlar ilerletiyorlar" ekseninde tartışılıyor. Fakat bunun çok ötesinde bir durumla karşı karşıyayız. Ülke yok ediliyor. istanbul'a yeni şehir projeleri kapsamında Türkiye'nin yıllık GSMH sı kadar bir rant ortaya çıkacak ve bu rant ile ekonomik büyüme garanti altına alınacak. işin ekonomik rasyoneli de burada. Fakat ekolojik tahribat o kadar büyük olacak ki cebinde parası olan parasını da sağlık hizmetlerine harcayan kanserliler olacağız.
var olan esprileri bile değiştirecek olan yapıdır.
a: 1. köprü sana girsin. kızdın mı?
b: hayır kızmadım.
a: o zaman 2. köprü de girsin. şimdi kızdın mı?
a: yok.
b: iyi o madem 3. köprü de girsin o zaman.
3. Köprü yapımındaki çevre katliamını meşrulaştırmak ve halkı bu beton yığınına mecbur bırakmak için bugünlerde ' köprü bakım çalışması' adı altında oynanan oyun sergileniyor.
Bu oyunla 'bakın 3. Köprü olmazsa her gününüz böyle zehir olur' deyip bizim bu rant ve çevre faciasina göz yummamız, bu suça ortak olmamız isteniyor-bekleniyor.
parası kuruşu luruşuna bize ödetileceği için; çocukluğumuzda "şşşt lan olm bu köprü var ya? sana girsin" esprilerini yaparken olayın yıllar sonra bu kadar gerçekçilik kazanacağını tahmin edemediğim köprüdür.
kamu kaynakları ile yapılması durumunda 81 ilden 80 inde yaşayanların enayi yerine konulacağı köprüdür.
(bkz: vergi) (bkz: kamu kaynakları)
oysa ki kamu kaynakları verimli kullanılmalıdır. birinci köprü, ikinci köprüyü, ikinci köprü ise üçüncü köprüyü doğurmuştur. çözüm köprüyse dolduralım denizi sen sağ ben selamet moduna geçelim. geçecek köprü olmayınca seçim zamanı da ne ayılık kalır ne dayılık.
çözüm, ayağı frende kalmış arabaların gaza basmasını sağlamak değil, istanbulun nüfusunu frenlemektir. bu da anadoluda yatırımı arttırmak, iş olanakları ve yaşam olanakları sunmaktan geçer. taşı toprağı altın istanbul diye yıllarca beyinlere kazınmış fikirden her köşesi cennet vatan fikrini benimsetmekten geçer. bunun için belki bir köprüden çok daha fazlasını isteyen bütçe gerekicektir ancak dördüncü köprüyü yapmaktanda kurtaracaktır.
edt: eksileyen arkadaşa seslenmek istiyorum. yeterince anlaşılmıştır her halde.
inşaatının ihalesine hiçbir yabancı firmanın iştirak etmemesinin tek nedeni abd'dir. abd, suriye'ye nato adına saldırmamızı istediği için elinde koz olarak düğmeye basmıştır.
...ve abd bu sene başka başka dayatmalarla da karşımıza çıkacaktır. ekonomik kriz yaşama ihtimalimiz artık yüksek.
ihalesine giren 18 firmadan tek teklif dahi gelmemesi, bu köprüden elde edilecek gelirin, maliyetini karşılamayacağından dolayıdır. ancak istanbul'un son yeşilini ve su havzalarını yok edecek bu köprünün devlet eliyle yapılacağına yönelik açıklamanın tek bir açıklaması var: beykoz, şile, gebze, sarıyer, eyüp ve arnavutköy ilçelerinde köprü yapılacak diye arsa alan birkaç işgüzarı sevindirmek. bana göre 2 köprü arasından deniz altından tüp geçitle yeni bir geçiş yapılabilir. ama ille de köprü yapılacaksa bu 2 köprü arasında olmalıdır. ayrıca marmaray bittikten sonra ilk köprü yıkılıp, üzerinden raylı sistem de geçecek şekilde yeniden yapılmalı ve raylı sistem altunizade'de üsküdar-sultanbeyli metrosuna, uzunçayır'da kadıköy-kaynarca metrosuna (o metrodan sabiha gökçen'e kol açılacağı kesin, ancak diğer kolun tuzla'ya kadar devam etmesi şart) bağlanıp, söğütlüçeşme'de marmaray'la birleşmesi şarttır. ayrıca bostancı'dan dudullu'ya metro veya cadde tramvayı şart.
'siz new york ta central park a otel dikebilir misiniz? bizim ülkede dikiliyor' kimsenin amacı yeşil alana bakıp iç geçirmek değil, ya da ağaç seviciliği değil. çocukluğumuzdan beri öğretilen bir bilgi asıl amaç. ağaçlar oksijen üretir. e senin şehrinde zaten ağaç kalmamış, her yeri otel yapmışsın, bir tek kalan yere de üçüncü köprüyü yapıcam diyorsun. ayrıca üçüncü köprünün trafik sorununu çözemeyeceğini de biliyorsun.*, bakın bu konu da eski istanbul belediye başkanı ne demiş 'üçüncü köprü intihardır.' rte. peki bu üçüncü köprü niye yapılıyor? üçüncü köprünün yapım amacı tamamen ranttır. yurt dışındaki yatırımcılara, yatırım yapacak yeni alanlar sunmaktır. sonuçları bu kadar vahim olan bir projeyi gerçekleştirdikten sonra istanbul da maskesiz dolaşmak imkansız olacaktır *. peki bunun sorumlularınıdan hesap sorulmak istendiğinde onlar nerede olacak? amerika da sefa sürüyor olacak. dikkatinizi çekerim, oy verenlerin düşüneceği gibi şeriatla yönetilen bir ülkede değil, hizmet edilen ülkeye kaçacaktır.