Bir şeye çok üzüldüyseniz, karşılaşabileceğiniz durumdur.
Yalnız kalmak istersiniz, kendinizi yastığa, yorgana gömüp ağlar durursunuz. Deli gibi yanar gözleriniz, uykunuz gelmek bilmez. Belki bir süre içiniz geçer ama tekrar tekrar uyanırsınız.
Sonra gün ağarmaya başlar.
Zaten zor geçen gecenin ardından yaklaşan sahte güne lanet edersiniz. Çünkü çevredekilere bir şey belli etmeden, her şey yolundaymış gibi davranacağınız saatler sizi beklemektedir.
laf anlatmaya çalışırsınız. karşınızdakine hissettiklerinizi, düşündüklerinizi açıklayabilmek için bin dereden su getirir, örnekler verir, yine de başaramazsınız. çevrenizdekilerin arkadaştan çok yabancılara dönüştüğünü, size karşı incelikle yaklaşmadıkalrını fark eder, kalbinizin kırıldığını hissedersiniz.
insanların yol açtığı stres ve öfkenin canlılığını geceleyin de korumaya devam etmesinden ötürü gerçekleşendir.
Kalp çarpıntısı, göğüs kafesine giren sancılar eşliğinde her gece yaptığımdır.
O değil insan kırılınca değişiyor be. Daha çok yalnızlaşıyo, özgüvenini iyi niyetini kaybediyo. Ne hayal kurabiliyosun ne de mutlu uyanabiliyosun. Gözlerinin altı çöküyo rengi kararıyo kilo kaybediyosun. Halsizlik ve miskinliktem bahsetmiyorum bile.
Bişeyler kötüye gitmeye başladı mı herşey eşlik etmeye başlıyo ona. Kimse durup da ne yaşadığını seni bu hale sokan şeyin ne olduğunu merak etmiyo. Görünmez silik bi tip olabiliyosun insanlarin gözünde..
Düşmanımın başına bile gelmesin ne diyelim. Kalp kırmamak önemli gençler böyle şeylerin müsebbibi olmayın..
içimdeki boşluk ile birlikte uyuyamama sebebim. Gözlerimden uyku akıyor tam anlamıyla ama gel gör ki içteki sıkıntıdan, boşluktan ve üzüntüden uyuyamıyorum. Sebebini bilmiyorum ya da kendime itiraf etmek istemiyorum. içimdeki üzüntünün nedenini değil de yarattığı hissiyatı anlatmaya başladığımda ise direkt susmanın daha iyi olduğunu düşünüyorum. içimde de kalıyor gerçi. Yani “Söylesem tesiri sussam gönül razı değil” durumunun içinde sıkışıp kalıyorum.
Bazen bir şeyler birikiyor ve sırtımdaki yük daha da ağırlaşıyor. Bu öyle bir yük ki, şu zamana kadar hiç hafiflemedi ama gittikçe ağırlaştı. Uyuyamamak noktasına gelmek bu durumun en berbat yönlerinden biri.
Uyuyup bir daha uyanmak istememek, ancak uyuyamamak. ironik.