insanda kızma, boğma, dövme isteği uyandırmaması gereken "tip"lerdir. önyargıyla bakmamak gerekir. şöyle ki;
belki de hayatları boyunca sırtına ciddiyet vasfı zorla yüklenmiş kimseler olabilirler.
belki de küçücük yaşında kurallara uymaması halinde büyük cezalar almak zorunda kalmış olabilirler.
belki de karşılaştıkları sorunlarda kendilerini hep ağustos böceği olmakla-haksız yere-suçlayan insanlar vardır çevrelerinde. hiç bir başarıyı takdir etmesini bilmeyen. doyumsuz, aç.
belki de yaşadığı güzel-eğlenceli-mutlu anların kıymetini en çok bilen kişilerdir onlar.
belki de kafalarında oluşturdukları (ciddiyet/rahatlık)=(sıkıntı/mutluluk) orantısına körü körüne inanmışlardır.
belki de ellerindeki-içlerindeki küçük mutluluktan da almamak istemektelerdir.
belki de yalnız geçirdiği uzun senelerde kendi kendilerini lanetlemişlerdir.
belki de sevipte kontrolü elden bırakmamak amacıyla takındıkları bu ciddi tavır istemeyerek de olsa üzerlerine yapışmıştır.
belki de günden güne yozlaşan çevrelerinden kopmamak için ciddiyeti bir zırh haline getirmişlerdir. bu sayede hem yıllardır ait olduğu çevrenin içinde kalmayı başarabiliyor, hem de zarar görmüyordur.
belki de hep ulaşamayacakları hedeflerin peşinden koşa koşa yorulmuşlardır.
belki de sevipte kavuşamamamışlardır.
belki de hayat onaları fazla yıpratmıştır.
kim bilir...
bir de ciddiyetten hoşlandığınızı söylerseniz, ciddiyetten çatlayacak hale gelen kişilerdir. zannedersiniz ki, her dakika bilimsel bir buluş düşünüyor. bir havalar, bir kasılmalar. az sonra beyin ameliyatına girecek zannedersiniz. insanın bir karakteri, huyu suyu vardır, tamam da, bunu kendilerine zoraki ve abartılı yapıştıranlarda eğreti durur bu.
kendisini kontrol etmek, ya da etkileyici bir izlenim bırakmak için belki biraz falza kasan tiplerdir.
ama yapı ile ilgili bir durum da olabilir.
normal yüz ifadesi ciddiymiş gibi gelir ama halbuki sıradan bir zamanındadır.